das leben der anderen

entry90 galeri13 video1
    64.
  1. izledikten sonra Ulrich Mühe'nin muhteşem oyunculuğundan etkilenip kendisini biraz araştırayım dedim ve 2007 yılında kanserden vefat ettiğini öğrenince gerçekten üzüldüm.

    --spoiler--

    filmde weisler'in kaskatı bir memurken gözlerinin nasıl açıldığı çok iyi yansıtılıyor. filmdeki son replikle de öldürücü darbe indiriliyor.

    --spoiler--

    bütün dünya almanın daşşağını yesin filmi.
    2 ...
  2. 63.
  3. bir gün bunu diyeceğim aklıma gelmezdi ama (bkz: başyapıt)
    1 ...
  4. 62.
  5. Öyle bir film ki başta kıl olduğum bir karaktere sonunda hayran bırakmayı başarıyor. Peki bunu nasıl yapıyor? inanılmaz bir senaryo ile tabii ki. Amerikalılar bu filmi pek normal olarak görüyormuş. Kendileri çekse acaba aynı şeyi düşünürler mi merak konusu. Boşuna da merak etmeyin. The Hurt Locker'a Oscar'ı yapıştıranlardan herşey beklenir. Böyle güzel bir film sayesinde birçok şeye karşı bakış açım değişti. Bu da yetmedi ama bana, filmin sonunda dumur oldum. Bir sanat filmi olduğu kesin. Ama bunu sanat olsun torba dolsun diye değil gerçek bir bakış açısıyla anlatmışlar. Sosyalizme dair çokça şey var. Duvar yıkıldığı an da aslında özgürlük ve sanatın önünün açılmasından bahsediliyor. Bunları da baştan kötü gözüken bir adam ile gözümüze sokuyorlar.

    Hauptmann her duyguyu canlandırdı bende. Aslında o soğukkanlı adamdan hiç beklemediğim şeyler aldım filmde. insanın gerçek görüntüsünden ne kadar uzak olabileceğinin bir resmi gibiydi adeta. Sanata ve sanatçıya karşı bir duruş sergiliyordu belki de, kim bilir. Filmde de beni en çok etkileyen karakter olmayı başardı. Fakat yaptıklarıyla değil, hissettikleriyle.

    Baskının altından kalkmak her zaman zordur. Doğu Almanya Hükümeti bunu zamanında hissettirdi fazlasıyla çoğu insana. Demokratik ve özgürlük düşünceleri sanatçı ağırlıklıydı. Ancak fikirlerin önüne hiçbir şey geçemiyor. Bütün baskı rejimleri zorlamalarla birşeyler olacağını sanmıştır çoğu zaman. Öyle ki filmde insanlar intihar kitaplarıyla göz göze geliyorlar. Ne kadar zorlayıcı olduklarının sadece bir göstergesi.

    2006 yapımı film mutlaka izlenmesi gerekenlerden.. Çok farklı pencereden alabildiğine yaşam yumağı. Bunu çok güzel bir dille anlatıp sonlarına doğru kurgu parçasını ortaya sermiş. Film bittikten sonra çok yoğun duygular hissedebilirsiniz. Şu kare filmi izlerken çok şey ifade edecektir.

    http://g1211.hizliresim.com/13/4/flu5p.jpg
    1 ...
  6. 61.
  7. sosyalizm gibi muazzam bir ideolojinin bile insanların sefil egoları araya girdiğinde can sıkar hale gelebileceğini anladığımız film.

    he bizim memleketteki adam sosyalizmi anca inanç, namus, osmanlı-rus ilişkileri falan gibi salak argümanlarla, yalın ayak başı kabak bir tarzla eleştirir.

    o bakımdan doğu alman bir yönetmenden, geldiği yere dair güzel bir eleştiri olmuş ve hatta eleştirinin aslında bir sanat olduğunu ortaya koymuştur.

    ancak filmin asıl derdi kesinlikle siyasi değildir.

    film aslında bir nevi wiesler'in yoludur.*
    wiesler olaylar karşısında kendi doğrusunu ortaya koyan ve kendi doğrusu için ait olduğu yere, ait olduğu yerin anlayacağı dilde muhalefet eden adamdır.

    bir not da ulrich mühe'ye düşmek isterim. evet, son sahne çok vurucuydu. ama film bittiği gibi sözlükleri gezip, gözümden ne kaçmış, atladığım ne var diye bakarken ulrich mühe'nin 2007'de öldüğünü öğrenmek ciddi anlamda daha vurucu oldu. böyle oyuncu az bulunur.

    film duygu olarak bana biraz filler ve çimen'i hatırlattı. evet, çok çok farklılar ama iki tarafta da filler ve çimenler vardı.
    2 ...
  8. 60.
  9. demir gibi adamın midesine oturan filmdir. oyunculuk, hikaye ve görüntü ile birbirine uyum sağlayan hatta harikalar yaratan bana kalırsa tek alman filmi.

    http://oznurdogan.com/201...hers-baskalarinin-hayati/
    1 ...
  10. 59.
  11. tek kelime ile başyapıt. son 10 saniyesindeki HGW'nin donuk bakışı ile yüreklerin amına koymuştur. Filmde verilen mesajlar ise üst düzey bir kalite ile ortaya konulmuştuş. Konu ve işleniş 10 numaradır.
    1 ...
  12. 58.
  13. oskarı köküne kadar hak etmiş film.

    --spoiler--
    filmin sonunda dreyman bir apartmanın önündeyken evsizler gösteriliyor hemde duvar yıkıldıktan sonra sanırım kapitalizmin etkisine vurgu yapılmış ya da ben öyle hissettim.
    --spoiler--

    komünizm ve kapitalizm arasında seçim yapılmamış. iyi insan kötü insan arasında ki fark yansıtılmış.

    aklımda kalan tek sahne ise yarbayın sanatçıları guruplandırıp seninki 4. sınıf 1 sene hücre hapsindne sonra hiç bir şey yazamaz demesiydi.
    2 ...
  14. 57.
  15. 137 dakika olmasına rağmen hiç sıkılmadan izlediğim avrupa sinemasının en iyilerinden bir film: das leben der anderen.

    --spoiler--

    filmin bitmesine yakın çoğu kişi gibi georg dreyman "wiesler ile neden konuşmadı ki" demiştim son sahneye kadar. ancak son sahneyi gördükten sonra böyle olmasının ne kadar mantıklı ve anlamlı olduğunu anladım. (ya da konuşsa mıydı lan?)

    (bkz: iyi bir insan için sonat)

    bir de filmin sonları aceleye gelmiş gibi geldi bana. birden 4 yıl, sonra da 2 yıl atladı. * biraz daha uzun tutulabilirdi bence o kısımlar.

    --spoiler--

    ayrıca almanca oldukça kibar bir şekilde kullanılmıştı bu da dikkatimi çekti.

    sonuç olarak; güzel bir filmdi, bu tarz film sevenler kaçırmasın.
    2 ...
  16. 56.
  17. bu tür filmlere ilgi duyanlar için bir baş yapıt.

    --spoiler--
    "hayır, bu benim için"
    (hgw xx 7)
    --spoiler--

    daktilonun kırmızı mürekkebini rapora bulaştırması yaptıklarının mükafatını vermiştir.
    2 ...
  18. 55.
  19. 54.
  20. en sondaki cümle akıllarda yer eder bu filmden sonra:

    "nein, das ist für mich."
    3 ...
  21. 53.
  22. teğmenin yemekhanede fıkra anlattığı sahne en can alıcı sahne, bir fıkra yüzünden sadece kariyeri değil hayatı bitebilecek olan bir teğmenin yaşadığı korku insanların nasıl bir hayat sürmek zorunda olduklarını açıkca gösteriyor. sürekli izlenmek, sanki bir hapishanede yaşamak.
    etkili anlatımı ve hümanist yaklaşımı ile çok etkileyici bir film.
    1 ...
  23. 52.
  24. izlemek isteyen okumasın özet içermektedir..

    Rejimin yıkılmaması sağlamak amacıyla Stasi adı altında kurulan bir istihbarat bulunmaktadır.Rejimin yıkılmaması adı altında çoğu sanatçıyı ve düşünürü fişlerler.Bu istihbahratın akademisinde ders veren ve eskiden sınıf arkadaşı olan Yüzbaşı Wiesler ve Amiri Grubitz birlikte yazar Dreyman'ı mualifet olabliceğinden şüpelendiklerı için takip altında tutarlar. Bakan Hempf bu emri verir. Aslında bakanın emeli Dreymanı ülke dısında tutup sevgilisine sahip olmaktır.Dreyman aslında devletine sağdıktır.
    Eve gizlice girip bütün pirizlerin arkasına dinleme cihazları yerleştirirler. Bütün hayatlarını gece gündüz hiç ara vermeden dinlerler.Bütün herşeyi rapor haline getirler. Uyuşturucu kulanan kız arkadaşının zorla bakanla birlikte olduğunu öğrenen Dreyman birde mualif olduğu için artık hiç bir oyunu oynatılmayan arkadaşının intiharını öğrenince Batı almanyada çıkan bir dergiyle anlaşarak olayları anlatan bır yazı yazmaya karar verir ve bunun için özel daktilo getirtilir çünkü o zaman almanyada bütün daktilolar kayıt altında minyatür kırmızı bantlı olan bu daktiloyu yazdıktan sonra kapının eşiğinin altına saklar.Aslında herşeyden haberdar olan Wiesler Dreyman'ın yazdığı yazıları rapor etmez ve ona gizliden hayranlık duymaya başlar.Kimse yokken eve girer ve okudugu kıtapları okur. Bir gün kız arkadaşını Stasi zorla alır. Kız arkadaşına daktilonun yerini söyletir. Eve baskın yapılır, bu sırada kız arkadaşı evden hızla cıkar araba çarpar ve kız ölür. Arama sırasında kapının eşiğindeki daktilo bulunamaz. Wiesler onu saklamıştır.
    Grubitz bunları bilir ama kanıtlayamaz o yuzden Wiesleri mektupların konturol edildiği biryere sürer.4 yıl geçer ve Berlin Duvarı yıkılır Almanya birleşir. Stasti butun belgelerını halka açar ve Dreyman bunları okuyup Wieslerinin onlara yardım ettiğini anlar ama gidip konuşmaz. Ona hitaben kitap yazar ve bu şekilde Wiestere teşekkür eder. Wiesler bu kitabı gördüğünde ona yazıldığını anlar.
    1 ...
  25. 51.
  26. imdb top 250'de 10/8.5 ile 56. sırada bulunan izlenesi film.
    0 ...
  27. 50.
  28. dolu dolu olan gözlerinize engel olursunuz filmin son cümlesine kadar.
    "hayır bu benim için" den sonrası için aynı şey mümkün olur mu bilmem. mutlaka izlenmesi gereken filmlerdendir. *
    1 ...
  29. 49.
  30. başkalarının hayatı isimli dergi ikinci sayısıyla taşradan, başkalarının hayatını hayatımıza dahil ediyor. bu harika dergi için salim nacar'a aşk olsun...
    0 ...
  31. 48.
  32. bakanın limuzinde tiyatrocu kadına saldırdığı ve kadının düşüncesine bakmaksızın hayvani ihtiyaçlarını giderdiği; kısacası tecavüz ettiği sahnede dedim ki: işte totaliter her düzen halka böyle tecavüz ediyor. film demokrasinin toplum hayatında ne denli hayati bir öneme sahip olduğunu bir kez daha altını çiziyor.
    3 ...
  33. 47.
  34. bu adla* çıkan taşra edebiyat dergisi. kendi taşradan geldi amma

    Taşradan geldi çemen sahnına bî-gâne diyü
    Devr-i gül sohbetine lâleyi iletmediler

    beyti

    Andadur mâ-hasal-ı kadr ü hüner
    Taşralarda kim okur kim dinler

    beytine inat bu dergi için söylenmiş. dergiden ilgi çekici başlıklar:

    zahid bizi sol eyleme
    sinema bizi iyi bir insan yapar mı
    yoklar tezgahı
    ayrıca
    [null http://www.dunyabizim.com/news_detail.php?id=6045 ]
    0 ...
  35. 46.
  36. 45.
  37. almanlar iyi iş çıkarmışlar. gerçekten zevkle izlenebilecek ve izlerken farklı farklı duygulara kapılabileceğiniz ender filmlerden bir tanesi. ulrich mühe'nin ve martina gedeck'in gösterdikleri performans için burada ayrı bir başlık açmak gerekir sanırım.

    (bkz: vay be)
    1 ...
  38. 44.
  39. izlerken en odun insanın bile duygusallaşacağı bir film. ben şahsen sosyalist devletlerdeki o sinsi siyasilerin tasvirini çok beğendim, güzelim kadını zorla kullanan koca götlü adama da laflar hazırladım.
    3 ...
  40. 43.
  41. HWG, yani Ulrich Mühe'nin beni benden aldığı film. Böyle bir oyunculuk, böyle bakışlar olamaz. Kendimi yerlere atıp tepine tepine ağlama isteği uyandırıyor insanda.

    avrupa sinemasının en iyi yanı da bu, bombalar, araba kazaları, dövüşler ya da hard-core seks sahneleri olmadan insanı en derininden yakalayabiliyor.
    3 ...
  42. 42.
  43. bu zamana kadar nasıl oldu da ıskaladım diye kendime kızdığım yapım. ölmeden önce mutlaka izlenmesi gereken filmlerden birisi.
    0 ...
  44. 41.
  45. "das buch ist für mich" cümlesiyle beni benden alan film.
    0 ...
  46. 40.
  47. hayatımda izlediğim en iyi alman filmi. bu kadar kült görünüpte bu kadar sürükleyici ve ders alınabilecek, üstelik romantik ve duygusal bir film izlemedim daha. *
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük