demokrasi şehidinin ismi ile anılan imralı ismini kirletmek için oraya konulmuş pisligin, yanlış ifadesidir, imralıdan akan kanalizsyonun kokusu bile ondan daha hoş gelir insana, ergenekon un köpegi.
gül peygamber kokusudur, insandan aşagı, hayvandan da aşagı yaratıgı güle benzeten ancak onun kadar bok kokulu birisi olabilir.
ergenekon çetesinin köpegi, imralı nın kanalizasyonu,
ulan şerefsiz, dünyayı aldattın kürdüm diye, çıkmaz sandın degil mi gerçek, şerefli savcıları susturulmuştu ülkemin, savcıları susturulan yerler ancak diktatörlüklerdir, birileri hep yanlış hedefler gösterdi bugüne kadar, yok demokrasimiz eksik yok bilmem ne, tamam bunların hepsi dogru idi ama, nedeni neydi bunun? nedeni hukukun olmaması idi, hukuk bazısına işlemiyor, bazısının ise evini sattırıyor, hatta yakıyor, ateş düşürüyordu ocaklara, ergenekon davası türkiye nin hukuk mecrasına dönme davasıdır, hep şu örnek aklınız da olsun,
erdal inönü yü bilirsiniz, ismet in oglu, bu bir yalı da oturuyordu, ölmeden önce, tabi sorgulamıyoruz, hangi para ile alınmış, mesele şu idi, bu birgün yalısının yan tarafında bulunan parkı, yalı duvarını yıkıp, parkıda içine alacak şekilde ördürdü duvarı yeniden, yani kamu malı parkı, üstelik bogaz kıyısında bahçesine kattı, o günlerde vakit gazetesi bagırdı çagırdı, tabi o günlerde bugünler gibi etkili degildi vakit in sesi, malum 28 subatlar yaşanıyordu memlekette, kim görecekti bir park iç edilmiş!!! peki hukukta yeri neydi bu iç etmenin, türk tipi yargıda neydi, brifinglerde agızlarının payı verilmiş yargı mensupları, refah partisini kapatmak için ugrasıyordu, kapattılarda, altın tabakta sundular partiyi bazılarına, ne oldu, başardılar mı hayır elbette milletle mücadele edilmez, bu milletle hiç edilmez...o parka da gelir bir gün sıra, ne derler bilirsiniz devlet kör degil topaldır, gelir ama geç gelir, bir gün mutlaka gelir.
her insan gibi onu da allah yaratmıştır fakat insan değil yaratık olarak hayatını idame ettirebilmiştir. ne yazık ki hala aynı atmosfer koşullarında küresel solunumu paylaşıyoruz.
bizim millet olarak kitap sayfaları arasında çiçek ve gül kurutma alışkanlığımız vardır. ancak bunu kurutacak yeri henüz seçemedik. belki de kurutmadan...
