mustafa armağan'ın bi tweeti ile ortaya çıkmış durumdur. adamlar biranın faydalarını saya saya bitirmemişler. amaç alkolik bi nesil peyda etmek sanırım. evet.
bir yobaz iddiasıdır. cumhuriyet rejimi bira içmeyi ne yasaklar ne de teşvik eder. demokrasi karar verme yetisine sahip olan kişileri böyle konularda iradesiyle başbaşa bırakır/bırakmalıdır.
şeriat geleydi de az biraz kesik kafa göreydik, hadım edilmeler izleseydik, taşlamalar karşısında "pop-corn" yiyeydik. Ne güzel olurdu lan. Ağır ironi yaptım yen mi?
ayran içip ayakta uyuyan, gelmişinden geçmişinden bihaber nesiller yaratmaktansa içmek isteyeni serbest bırakan bir yönetim döneminde verilmiş reklamdır.
olmayan bir durumdur. Cumhuriyet böyle bir şeyi teşvik etmez. Ancak insanların kanuna aykırı olmayan işler yapmasına karışmaz ve engellemez. Ayrıca genel olarak içinde %5 alkol bulunan bir içkinin insana ne kadar zarar verebileceği ve bağımlı yapabileceği merak edilen bir durumdur.
kim veya ne birilerini bira içmeye teşvik eder, etmez bilemem. ama cumhuriyet rejiminin asla ayyaş bir toplum yaratmaya çalıştığına inanmam. buna inanmak da saçmalıktır zaten. tek bildiğim var ki ne içeceğine insan kendisi karar verir. ister bira içer, ister süt içer. buna karışmak, özel hayata müdahaleden başka bir şey değildir.
arkadaş ne teşvik edilesi insanlarmışız yahu.kadının saçı teşvik eder, ruju teşvik eder, topuklu ayakkabısı teşvik eder, parfüm kokusu teşvik eder, müzik teşvik eder, dans teşvik eder... biraz da siz sıkı dursanız da teşvik olmasanız.yahu bir de sallanır da bu kadar mı cumhuriyet rejimi rakıdır, rakı.
biranın besin değerleri hakkındaki bulguların paylaşılması sonucu görenler bira içmek isterse bu kişilerin kendi kararıdır. herkesin neyi ne kadar ne durumda içeceğini düşünmek için yeterli zekası bulunmaktadır.
söz konusu reklam'ın rejim ile bir alakası olmamakla birlikte, kaç sene önce yapılabilen bu uygulama günümüzde yasaktır. günümüzde alkollü içkilerin besin değerleri, özendirici olabileceği gerekçesi ile bu şekilde halka sunulamaz. merak edenin interneti açıp kendisinin araştırması gerekmektedir.
buradan çıkartılabilecek bir sonuç var ise günümüz hükümetinin baskıcı olduğu ve halkını aptal yerine koyarak onlar adına düşünmeyi görevi olarak gördüğüdür.
ekstra bilgi: bira içerdiği düşük alkol ve dekstroz nedeni ile bazı kültürlerde kahvaltı içeceği olarak tüketilmektedir. dekstroz içeceğinizin düşük miktarda kalori vermesini sağlarken, düşük miktardaki alkol ise yanında yediğiniz gıdalardan aldığınız alkolde çözünen maddeleri vücudunuza geçişini arttırır. az miktarda şarap tüketiminin kalp sağlığına faydalı olması da aynı sebepten, üzümdeki fenolik bileşiklerin alkolde daha çok çözünmesine bağlıdır. zararlı olan alkol değil tüketim miktarı ve şeklidir.
o zamanki proje hedeflerinden birisidir. bira bu topraklara cumhuriyet ile birlikte gelmedi elbette, o zamanki yıllarda şarap ve rakı kadar popüler olmasa da tüketimi vardı. ama bunu gıda eşdeğeri falan gibi saçma sapan bir şekle sokması tabii ki çok yanlış olmuş. "alkollü içki bu kardeşim, al iç, ama götünle değil ağzınla, kararını bil bokunu çıkarma" şeklinde sunulması daha iyi olurdu tabii.
Rahmetli ihap Hulusi'nin işine benziyor afiş; bu afişe bakarak diyebiliriz ki cumhuriyet maalesef bunu teşvik etmiş.
gerçekten o dönemlerde bira bir ilaç gibi görülür, eczanelerde satılırmış. sonraki yıllarda istanbul'da "bira bahçeleri" oluşmuş.
ve osmanlı-müslüman-türk toplumu bu şifa veren içeceği bol bol tüketmeye başlamışlar.
o dönem malum savaşlar, yoksulluk, kıtlık.
bira bağışıklığı güçlendiriyor.
kemikleri güçlendiriyor.
kalbi koruyor.
kanser oluşumunu geciktiriyor.
vücutta oluşan iltihaplara iyi geliyor.
sindirim sistemine iyi geliyor.
kolesterolü düşürüyor.
ve zengin b vitamini (b1, b2, b6, b12) içeriyor.
sonracığıma o dönem bira, soğuk algınlığı tedavisinde kullanılıyor.
grip mi oldun?
git bir bira iç.
annenin sütü mü az, bebeğine süt mü yetiştiremiyor?
onun da çaresi bira. anne bira içiyor ve sütü daha bol geliyor.
eh bir de malum herkesin bildiği böbrek taşı meselesi var...
hülasa bira faydalı bir içecek olup şifa niyetine tüm avrupa'da, amerika'da tüketilirken cennet mekan abdülhamid han da bunu ümmete tavsiye ediyor.
işte o malt hülasası da aynı bira gibi son derece faydalıdır.
osmanlı döneminde ve cumhuriyet'in ilk yıllarında bira fabrikalarında bebeklere ve çocuklara yönelik olarak imal edilmiş ve eczanelerin başköşelerinde yer almıştır.
malt, sadece türkiye’de değil dünyada da bebekler ve çocuklar için kullanılmış bir içecektir.
malt hülasaları, gliserofosfatlı ve gliserofosfatsız olmak üzere iki tip üretilmiştir. yıllar boyu “zayıflık” ve “halsizlik” çeken bebek ve çocukların dertlerine derman olmuştur.
ayrıca iştah açıcı, kuvvetlendirici, kansızlığa çare olarak satılan şark malt hülasası’nı bebekli annelerin de “süt artırıcı” olarak kullanabilecekleri belirtilmiştir.
"çocuk birası" olarak da adlandırılan şark malt hülasası adlı içecek, atatürk döneminden 1989 yılına kadar tekel idaresi tarafından üretilmiş, 1989 yılında ise üretimi durdurulmuştur.
neyse...
yazının başında da dediğim gibi, cumhuriyet rejimi keşke yeniden insanları bira içmeye teşvik etse.
büyükler bira içse, küçükler de şark malt hülasa'sı tüketse.
daha sağlıklı bir toplum oluruz. misal ayk73 gibiler daha sağlıklı olur, kafaları çalışır öyle değil mi?
not: bütün bunlara rağmen ben rakıcıyım. kargadan başka kuş tanımam. bira içerim ama az. o da benim kişisel tercihim. kime ne?