Mevcut cumhurbaşkanının başa geldiğinden beri yaptığı her şeyi yazıp sonuna " değildir " yazmaya yeltenmiştim ama Silivri'de fetö'cülerle aynı koğuşta ne yapacağım amk?
demir yumruk olurum, atatürk'e sövüp sayan götlek tayfaya ''allah aşkına adamı diriltin bizi kurtarsın bu manyaktan'' dedirtirim.
ama memleketi de mis gibi yaparım, kimse halkın hakkından 1 lira haram yiyemez. rüşvetin, kamu hakkından menfaat sağlamanın cezası idam olur.
herkes sike sike çalışır ama kimse boğaz tokluğuna çalışmaz. herkesin 2 anahtarını devlet olarak ben veririm.
size bunlar imkansız mı geliyor? suriyelilere harcanan parayla bu memlekette gariban bırakmazdık.
ne ab'ye, ne abd'ye ihtiyacımız olurdu.
şimdi erdoğan çıkıyor, ha babam asgari ücret arttırıyor. 150 euro olan asgari ücret 300 olsa ne farkeder?
kiralar ikiye katlandı bir defa. velev ki katlanmasaydı da 30 yaşında bir insan bu parayla evlenecek mi, borç mu ödeyecek, tatile mi gidecek, bu ötv'lerle araba mı alacak?
ve buna ek olarak ödenen vergilerin yıllık dökümünü, parayı ne yaptığımızı tüm halka canlı yayında anlatırdım. tüm kanalların beni göstereceği tek gün, o gün olurdu.
örtülü ödeneği ve bürokrasinin lükslerini tamamen kaldırırdım. saçılan parayı ve gereksiz masrafı iyi planlasan bu devletin memuru gene mercedesle gezer. yeter ki akçeli iş olmasın.
memlekete bu kadar hayrım dokunduktan sonra da illa birisi kuyumu kazardı. onları da paket ederim tabi, yapacak bir şey yok.
her yıl lise ve dengi okullardan, her ilçe 20 şer tane öğrencisini,
ülkenin tarihi yerlerini ve müzelerini görmeye götürecek.
tarihi yerinde görüp öğrenecek öğrenci.
Dini devletten kesin olarak ayırmak. Anayasaya öyle bir madde koyarım ki hiçbir dini cemaat veya tarikat hatta bırakın diyanet işleri bile biter gider. Camileri vakıflar genel kuruluna bağlar. Camileri dernek statüsüne getiririm. Her caminin kendi yönetimi kendi ihtiyaçlarını cemaatten topladıkları makbuz karşılığı olan bağışlar ile devam ettirir. imamları tazminatları ile yollar derneklere kendi imamlarını seçme ayrıcalığı veririm. isterlerse 7 bin isterlerse 700 lira maaş versinler. isterlerse gönüllü olarak kendi namazlarını kendileri kıldırsın.
ilk faaliyet değil de bir dizi faaliyetler herhalde şöyle olurdu.
- öğretmen maaşlarını biraz daha iyileştiririm
-diyanetin bütçesini yarıdan fazla kısarım
-ayasofya'yı tekrar müze haline getirip, eski fiyatı yerine 2 kat zamlı fiyat koyarım içeri girmek için
-umre ve hacca gideceklerden 5 bin lira dini vecibe vergisi alırım
-en düşük gümrük vergi limitini 50 euro'ya çıkartırım. 50 euro'nun altındaki her ürün gümrüğe takılmadan size ulaşabilir.
-özellikle küçük şirketlerin gelir vergisini daha çok değil, aksine daha da azaltırım. böylece rekabet ortamı daha adil hale gelir.
-türkiye'ye vizesiz girebilen avrupalılar, amerikalılar vs diğer ülkelerden hangisi bize vize uyguluyorsa, o ülkelere aynı zorlukta vize uygularım (turizmi kötü etkilemek pahasına)
-Avrupa birliği ile var olan gümrük anlaşmasını iptal ederim. Biz ithal edince kdv almıyor devlet ama ihraç edince onların devleti kdv alıyor. yok öyle.
-suriyelileri hali hazırda TSK'nın kontrolündeki bölgelere göç etmeye zorlarım
-yunanistan'ın işgal ettiği, italya'dan devraldığı adalardaki güvenlik güçleri ile it dalaşı yaparım
ve daha bir çok radikal değişiklik. şimdilik aklıma gelen şeyler bunlar.
hayal kurmayı sevenlere sorulan sorudur efendim. ben olsam; eğitim ve tarımı ayağa kaldırırım, sonrasında üretim odaklı fabrikalar açarım. devamı zaten gelir.
Cumhurbaşkanı olsam yapacağım ilk faaliyet bakanlık ve başkanlıkların bütçeleriyle oynamak olacaktir. Eğitimde yeni ve düzgün bir sisteme geçirilmesini sağlamak olurdu. Bütçenin büyük çoğunu eğitim ve fabrikalaşmaya ayırırdım. Yapılması gereken en acil şey bu olmalı.
BaşlıkNot:cumhurbaşkanı olsan yapacağın ilk faaliyet .
Hemen TBMM'de yangın çıkartmak ve suçu bölücülere atmak. Ardından bütün yetkileri kendimde toplayıp, muhalefeti ortadan kaldırmak. Çeşitli stratejik adımlarla satın alan değil, üreten devlet haline gelmek. Bütün işsizleri tespit edip 5 sene boyunca askeriye'ye hizmet ettirmek. Daha sonrasında seferberlik ilan edip 40 yaşına kadar, sağlıklı olan bütün erkekleri orduya alıp eğitmek ve sonrasında da Yunanistan'a 12 adaları vermesi için ültimatom, Yunanistan'ın işgali, doğuda Ermenistan'ın işgali, Kıbrıs'ı ilhak etmek, amerika ile saldırmazlık paktı imzalayıp, Avrupa'nın içinden geçmek. o sırada ABD'nin çini haritadan silmesi derken en sonunda ABD ile beraber Rusya'nın anasını ağlatmak. ABD ile soğuk savaşa girmek, soğuk savaşın sıcak savaşa dönüşmesi, iki tarafın da asla kazanamayacak olması. Ve final; dünyanın sonu...
ilk işim Kıbrıs Rum Kesimi'ne giriş yapan yabancı uyruklu vatandaşlara turist vizesi bile vermemek. Nasıl olsa Avrupa Birliği'ne alınmayacağız. Bari egemen devlet olmanın gerektirdiği insiyatifleri alalım.
Bu süre zarfında ilk olarak tarım işini düzene sokar, aracıları kaldırırdım. Hem çiftçi hem de tüketicinin kazançlı çıkmasını sağlarım.
Ayrıca toplumsal meselelerde ceza yöntemleri sertleştirmesini sağlar, gerekirse 90 milyona yetecek şekilde her köşe başında cezaevi konulmasını sağlardım. Herkes yaparsa kimseye ceza verilmez mantığı olmamalı. Böylece insanları kurallara uyulmasını sağlayabiliriz. Ayrıca verilen cezalara tatmin olmayıp cezasını kendi kesmeye kalkanlara da en ağır ceza verilmesi taraftarıyım.