bildiğiniz gibi 3 kere üstüste cuma namazı kaçıran erkek müslümanın hali vahimdir.
öğrenciler özellikle cuma namazı vakitlerinde ya sınav yapıldığını ya da çok önemli derslerin koyulduğunu söylüyorlar. bu konuda hocalar ellerinden gelen esnekliği göstermelidirler.
bazı anlayışlı ve dindar hocalarımız bu konuda elbette dikkatli davranıyorlar ama dinden bihaber hocalar da yok değil. ders olduğu zaman çoğu gencimiz derslere girmiyor, o derslerden eksik kalıyor, bu tür şeylerin engellenmesi için mutlaka üniversitelerimizde böyle bir uygulama olmalıdır.
gerekli dilekçeler gerekli yerlere verilmiştir, verilecektir.
saygıyla yaklaştığım öneri. lakin ileriye götürülüp diğer namaz vakitlerinde de izin istenmesi gibi nedenlerle sömürülmesi sonucu; "bayram namazı anfide kılınsın"a kadar gidebilir bu talepler.
namaz kılmayanlara da rakı servisi yapılsın şeklinde gelecek karşı talebe karşı hoşgörülerini merak ettiğim insanların talebidir.
Bana cuma namazı vakti rakı servisi yapılsın okulumda isteyen de gitsin namazını kılsın, sonra namaz bitince birleşir dersi yapar çıkar gideriz cemaat yurtlarımıza.ha sizin yurt uzak di mi? tüh tüh tüh, e size bir de cemaat odası açalım okulda, nasıl olur paşam?
hatta cuma namazını kaçırmak istemeyen öğrenciler imza kağıdına isimlerini öğrenci numaralarını yazıp imzalarını attıktan sonra yanına "cumaya gittim dönecem" notunu eklesinler diyerek desteklediğim kampanyadır. hatta ve hatta bu durumun bir dönem süreklilik göstermesi halinde bu öğrencilerin vizelerine hoca 20 puan eklesin , fakülte yönetimi de birer tane seccade hediye etsin dönem sonunda... (bkz: bölümün musluklarından zemzem suyu aksın)
edit: 8 ay önce yazmışım yukarıdaki entry i ama üzerinde hiç düşünmeden yazmıştım. o zamandan beri ne zaman sözlüğe girsem bu entry aklıma geliyor ve acaba çok mu önyargılı davrandım diye düşünüyorum.
evet cidden önyargılı davranmışım. ilahi dinler diye kabul ettiğimiz yahudilik ya da hristiyanlığın kutsal günlerin tatil olduğu ve ibadetlerini istedikleri gibi yapabildikleri bir ülkede, müslümanların en kutsal ibadetlerinden olan ve kazası olmayan cuma namazı vaktinde üniversitede ders olmamasını istemeleri yerinde bir istektir. ama bunun için ekstra bir yasa çıkarılması değil üniversite yönetimlerinin hassasiyeti doğrultusunda gerçekleştirilmesi daha doğru olur kanısındayım.
her üniversitenin yanında cami olsun. suyu okunmuş olsun bir de. finallere sudan içip girelim. camiye yakın olmayan üniversitelerde koridorlarda namaz kılsın öğrenciler. haremlik selamlık olsun, okul kantininde de perde olsun ki bacılarımızı görmeyelim.
Üniverstelere sağ ayakla girip solla çıkalım. erkeklerle kadınlar ayrı ayrı ders yapsın özellikle tıp fakültelerinde, ezan vakitlerinde kimse kımıldamasın olduğu yerde namaza başlasın şeklinde yaptırımları ardından getirecek istek.
hemen her üniversitede var olan öğle arasındaki boşluk-yemek saatlerinin, saatlerin ileriye veya geriye alınmasına göre ufak ayarlamalarla cuma namazına gidecekler için ayarlanabileceğinden illa da cuma namazını kılamama sorununa birincil çözüm değildir. vakit namazları için de üniversitede mescit bulunması yetecektir, ders aralarındaki 10-15 dk aralar mescit bulunması halinde yeterli olur.
umre yapmak isteyenler de düşünülmelidir. bu sayede öğrenci istediği tarih aralığında okula gelmeme hakkına sahip olacak ve daha başarılı bir eğitim sistemi yürürlüğe girmiş olacaktır.
burası önemli:
unutulmamalıdır ki hemen hemen hiçbir toplumda -özellikle türkiyede- insanların düşünceleri bakımından homojen bir yapı yoktur. bu yüzden kurallar kişilere değil toplumlara koyulur.
akl-ı selimle yaklaşıldığında mantıklı olan önerme.
1. cuma namazı münferit bir olay değildir. önemli bir kısmı teşkil eder cuma namazına gidenler.
2. cuma namazının kazası yoktur. yani cuma namazı, belirtilen zamanda toplu olarak belli bir yerde kılınır ve imamın selam vermesiyle sona eren bir süreçtir. halbuki diğer günlük farz namazlarda böyle bir durum yoktur. nitekim bu namazlar belli bir zamanda değil belli bir zaman aralığında kılınması gerekir. sözgelimi iki namaz arası en kısa zaman olan akşam ile yatsı namazı arasında 1,5 saate yakın bir zaman dilimi vardır. yani "ileride bunun için izin isteme bahanesi olacak" savı da an pek de makul gözükmüyor.
Bayram namazına geline de; bayramları zaten bütün eğitim yuvaları tatil edilmekte. o yüzden sorun yok.
devletin vatandaşına dini bir özgürlük tanıması gerekmez. devletin temel görevleri arasında vatandaşının ibadet ve iman hakkını yaşatabilmesi diye deli saçması görevleri de yoktur. kaldı ki devlet zaten inanan vatandaşlarını inandıkları için hapislere atmadığından dolayı, ve camiilere belirli kısıtlamalar getirmeyip herkesin istediği saatte camiiye gidip ibadet etmesine müsaade ettiğinden dolayı, vatandaşının iman hakkını(o da ne demekse artık) yeterince yaşatmaktadır.
ayrıca bu; dinin, inancın, tamamen kişisel olduğunu ve özgürlükse de kişisel özgürlükler kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin hesabını yapamayacak kadar sığ düşünen ve tamamen provoke amaçlı ya da dikkat çekme çabalarındaki kişilerin yapabileceği önermedir.
ben de paganım, her doğa olayında okul kapansın isterim. o olaya ibadetim gelir o an. bi de arkadaşım var kendisi budistin önde gideni. yanımda şu an. hacı benim için de okul bahçesine heykel* iste diyor. o da tapacakmış arada. e ona göre de bi düzenleme yaparsınız artık?
laikliği işine geldiği gibi algılayan zihinin son ürünü..kardeşim kurtulun artık şu basmakalıp din işlerinin devlet işlerinden ayrılmasıdır tanımından biraz daha içine özüne bakmaya çalışın...
Laiklik ilkesiyle uyuşmayan bir istektir. Uygulanması da laiklik ilkesinin ihlali olur. Ülkemizde bir çok dine mensup insan vardır her biri çıkıp benim çarşamba dersim olmasın senin perşembe olmasın onun cuma olmasın derse ne dirlik ne düzen kalır ne de bir eitimden söz edilebilir. Laiklik ilkesi saçma sapan bir türban yasağında değil burda içi dolu bir anlam ifade etmektedir ve kullanılacaksa da bu şekilde uygulanmalıdır.
laiklik ilkesiyle uyuşan bir istektir. zira laiklik din düşmanlığı değildir.
lisede mescit olması ve öğrencilerin namaz kılması gibi buna benzer haberlerde sık sık basında yer alır. bu tip olaylar laikliğe aykırı değildir. öğrencilerin dinlerinin gereğini yerine getirmesi doğal bir olaydır, tıpkı hristiyanı, yahudisi yada başka bir dine mensup bir insan gibi... eğer o okulda başka bir dine mensup insan varsa onun içinde ona özel bir ibadet yeri ayrılmalıdır; ama haberlerde buna hiç değinilmemektedir maalesef.
cuma saatinde ibadetini yerine getirmek isteyen insan için özel uygulama yapılabilir. hristiyan olan veya yahudiler içinde bunun gibi özel uygulamaların yapılması gerekmektedir. bu konunun istismarına göz yumulmadıkça gayet güzel bir şekilde sistem işleyebilir.
bunun aksi olarak laikliği katı bir şekilde din olgusunu tamamen kabul etmemek gibi yorumlarsanız -ki dayatılmak istenen yorum budur- o zaman şimdi olduğu gibi işin içinden çıkılamaz.
