Sıcaklar gelmeye başladığı zaman ki mayıs ayında yavasdan gercekleşmeye başlar. Vakıa sayısı ve ölüm oranları aşağı inerek zamanla bitme noktasına gelir. Sonra da aşı bulunur.
açıkçası salgın önlense dahi biteceğini düşünmüyorum.
çünkü salgını önlesek dahi yeniden başlamaması için kendimizi tüm dünyadan izole etmemiz gerek.
aşı konusuna gelirsek.
bir yıla değin bulundu diyelim. iyi de şu an farklı türleri mevcut. mutasyona meyilli bir virüs. mutasyonla birlikte işe yaramayacaktır mevcut aşı.
bence insanlık bu virüse alışana kadar böyle gidecek.
domuz gribi, kuş gribi gibi alışana kadar.
tek fark bu biraz daha etkilisi olacak.
belki ortalama yaşam süresini biraz kısaltacak.
27 derecede virüs ölüyor falan yalan çıktı. daha doğrusu yüzey ömrü azalsa da hücre transferiyle bir şekilde yine bulaşabiliyor. nisan'dan sonra biter diye bir şey yok. yayılma hızı oldukça yavaşlar ama yine de yayılabilir.
tahminlere göre birçok ülkede 4.ay gibi pik yapıyor ve sonrasında yayılım hızı azalmaya başlıyor. enfekte olan gençlerin %80'i 1 ay içerisinde atlatıyor bir kısmı şiddetli yaşıyor.
ülkemize şubat sonu girip mart başı tespit edildi bu virüs. muhtemelen haziran ayında zirveye ulaşır ve istatistikleri düşer. bir de, virüs enfekte olacak kişilerden bir diğerine geçtikçe giderek gücü ve ömrü azalıyor diyen sağlıkçılar var. yani aynı virüs 2,3,4.hastaya enfekte olduktan sonra 5.kişide daha zayıf, devamındaki kişilerde de çabucak yok edilebilir seviyelere inebiliyormuş.
velhasıl ağustos, eylül anca diyorum. hiçbir uzmanlığım teknik bilgim de yok.
Şu biyolojik silah diyenler, hangi delinin aklına uyup bunu söylüyor acaba. Deli, kuyu, taş misali kulaktan kulağa gidiyor.
Birde mevsim sıcaklıkları arttıkça diyenler var, türkiye'nin yazın görmediği sıcaklığı gören ülkeler de bile bu salgın var, demek ki havalar ısınınca bitmiyormuş. Nasıl ki insanlar yazın nadiren grip oluyorsa bu virüste de bir yavaşlama olacağını tahmin ediyorlar. Bu da çok iyi tedbirler alındığın da olacakmış.
En iyi ihtimalle mayıs sonu gibi görünüyor. Kötü senaryoyu düşünmek bile istemiyorum. Belki de bununla yaşamaya alışacağız. imkansız başımıza geldiği için bundan sonra hiçbir şey imkansız gelmiyor.
bu cahillikle zor biter gibi. tv de gösteriyor dolmuş tıklım tıklım para için yolcu al. işi yok sırf gezmek için dışarı çık gez. kurallara uyan yok. hükümet çalışıyor ama başta işi biraz sıkı tutsalardı bu kadar yayılmazdı. termal kamera koydular ama kuluçka süresi 14 gün dediler. yurt dışından gelenleri karantinaya alıp sonuç temizse serbest bırakacaklardı. biz bile bir balık aldıkmı direk akvaryuma koymayız. karantina akvaryumuna koyarız parazitlere uygun ilaç kullanır önlemi alıp öyle koyarız. yoksa direk akvaryuma koyarsan tüm balıklara hastalık bulaştırır.
önlemler insanların vicdanına bırakılamaz. adam kalkmış ben korkmuyorum bana birşey olmaz kafasında geziyor.
mesela bin tl dağıtılacak dediler ptt önleri ana baba günü. marketlerde millet dip dibe sıraya giriyor atm ler en büyük tehlike.
Bitme değil de 1 haziran itibariyle hayat normalleşmeye başlar. Sosyal mesafe ve maske kullanımı aylarca sürer. Ramazan bayramından sonra evde oturabilene helal olsun derim. Bugün 4 Günlük kısıtlamanın ardından cadde ve sokaklarda korkunç bir kalabalık vardı.
bitmez. aklıma yatmayan çok şey var. örneğin; bir futbol müsabakasında 60 bin kişilik stada 8 bin seyirci alirlar, 60 kişilik otobüse ise 100 kişi doldururlar. mantığa sığmayan saçma sapan kısıtlama taktikleri ile bir sik olmayacağını düşünüyorum. Ya hep ya hiç. beceremiyorsanız salın insanları.