gaspar noe'nin tek plan çalıştığı kesitlerin birleşmesiyle oluşmuş film.
filmin konu basit, manyağın biri sangria'ya lsd katar ve olaylar gelişir. daha böyle kanlı, am göt kesmeli bişeyler beklerdim ama olduğu kadar işte. o sarışın lezbiyen hatuna bittim ayrıca. o hatun için amerigalara giderim. *
Fragmanını izlemeden, konusunu detaylı okumadan gaspar noe filmi izleyeceğim diye giren biri olarak, vermek istediği hissi oldukça başarılı bir şekilde aktarabilmiş olduğunu düşünüyorum. Kısacası filmden sonra çöktüm. Fazlasıyla baş döndürücü, bad triplere sokan, çıktıktan sonra soğuk bir içeceğin iyi gideceği bir film olmuş diyebilirim. Bunları bilerek yani bir beklentiyle gidildiğinde nasıl bir etki bırakırdı gerçekten bilemiyorum.
--spoiler--
Bir film eleştirmek asla haddime değil ancak sahneler kesitler halinde uzatılmış, yani ropörtaj sahnesi, diyalog sahnesi, dans sahnesi, vs hepsi kendi içerisinde uzun ancak bir daha tekrarlamayan sahneler olmuş dolayısıyla tam yeter bitsin çok uzadı dendiğinde gerçekten bitiyor ve bir daha gözükmüyor. Bu sanki sınırda da olsa dozunda kullanılmış izlenimi verdi bana. Filmi kesinlikle ara olmadan izlemek gerek yoksa olaydan tamamen kopulur diye düşünüyorum.
--spoiler--
.
Film oldukça etkileyiciydi, herkes tarafından denildiği gibi mutlaka sinemada izlenmeli yoksa filmin bütün olayı gidiyor.
Filmi izleyin, kendinizi önceden hazırlayın ama çok da hazırlamayın.
fragmanı izleyip gerim gerim gerildikten sonra, büyük bir beklenti ile izledim. Ancak maalesef beklentimin baya altında kaldı film. Fragmanın çok etkileyici tabiri caizse hypnothising olması bu filmin talihsizliği olmuş.
Evet rahatsız edici öyle kolay bir film değil, mekan ışık kullanımı, çekimler falan insanı alt üst ediyor katılıyorum.
Dans koreografileri, renkler, müzikler şahane. Bu açıdan, hele de açılıştaki dans sahnesi tam bir görsel şölen kabul ediyorum. Ama bence abartıldığı kadar muhteşem değil.
Kendi adıma, yine uyuşturucu temalı bir film olan requiem for a dream'i izledikten sonra abartmıyorum bi 2-3 gün kendime gelememiştim, rüyalarıma girmişti. O kadar çarpıcıydı ve çok rahatsız ediciydi. Tam bir tokat etkisi.
Bu filmde kendimi gerilime çok hazırlayarak gittiğim için olabilir, öyle baam baaam bir tokat etkisi hissedemedim.
Buradan sonrası ----spoiler--- içerir;
Fragmanda görüp etkilendiğim sahneler, filmin içerisinde görünce o kadar da çarpıcı gelmedi mesela. Konumlandığı sahne itibari ile içinde bulunduğu duygu biraz aceleye geliyor, araya serpiştirilmiş gibi. Çünkü oyuncuların hep doğaçlama takılması, olayların kopukluğu, mekanın her köşesinde ayrı bir şeyler dönmesi ve bunların birbiriyle yeterince güzel etkileşime girememesi hikayeyi daha doğrusu olay örgüsünü biraz zayıflatmış gibi geldi bana.
Çok da gömmek istemiyorum, ortada başarılı bir çalışma olabilir bazı otoritelere göre ama ben bütününe baktığım zaman uyuşturu etkisinde bi grup gencin sağda solda garip hallerde sevişmesi,ensest ilişkiler, çığlıklar, bad tripler, yumruklamalar, bıçaklamalar gibi kopuk kopuk şeylerden görüyorum sadece.
Filmin ilk yarısında kuytu köşelerde gördüğümüz doğaçlama ikili muhabbetler, bilhassa zencilerin s.kiş, sokuş muhabbetleri, David'in şunu s.ktm, bunu da s.kmek istiyorum söylemleri gereğinden fazla uzun tutulmuş, neredeyse 15-20 dk bu muhabbet dinlemek bayıyor.
Geçişler biraz ayarsız olmuş. Partide herkes kendi çapında bi yerlerde takılıyor, kimse çığrından çıkmış değil. Ana karakter Selva içkide ne vardı, ilaç mı vardı diye sangriayı hazırlayanı sorgulayınca işler çığrından çıkıyor. 1 dakika önce standart bir parti insanı gibi takılan tipler kendini kesmeye falan başlıyo. Korku ve panikle birlikte ortaya çıkan garip tepkiler de olabilir tabi bunlar, lsd'nin bilinçaltını olduğu gibi ortaya döken ne kadar hayvani dürtü varsa hepsini harekete geçiren bir yapısı varmış.
Ama o geçiş biraz hızlı.
Çocuğu olan kadının neden çocuğu o elektrik odasına kilitlediğini de anlamlandıramadım. Çocuğu yatağına yatırdın, çocuk sonra kalktı geldi. Sen de baktın parti çığrından çıkmış, çocuk da sangriadan içmiş olabilir vs. Çocuğu al geri yatağına yatır, odanın kapısını da kilite.
Ne demeye çocuğu elektrik panolarının olduğu yere kilitliyorsun. Hayır bi de, çocuğu oraya kapatırken elektrik dolabını kapatıp bak buna sakın dokunma diyecek kadar aklın yerinde, madem bunu akıl edebiliyorsun al çocuğu geri odasına götür?
--------------------------
Neyse, özetle beklentimin çok altında, abartıldığı kadar çarpıcı olmayan, biraz overrated biraz da aceleye gelmiş bir film bence.
https://galeri.uludagsozluk.com/r/1750996/+
Türkiye'de filmekimi aracılığıyla gösterime giren gaspar noé filmi.
Şöyle üç saat kadar olsa daha iyi olurmuş. Beklentiyi biraz düşük tutmak gerek.
Spoiler: lsd, dans, yine dans, noé ışıkları, %3 kadar seks, ön yargı.
değişkendir. okuyucunun duygusal yaklaşımına bağlı olarak değişen tepe noktasıdır. mesela bana göre camus'nun yabancı'sının climax'i, elemanın yargılanmaya başladığı kısımların tümüdür. camus ard arda şok eder okuyucuyu, kavramdan kavrama taşır, etiği, adaleti, duyguyu, üzüntüyü, mutluluğu, umursamazlığı ve yabancılılığı yaşatır.
her zaman da sonda olmayabilir. öyle bir şartı yoktur. ama mesela bazı yazarlar vardır climax'i klasik yerlerde tutarlar. mesel e.poe'nun'ki hep sonlardadır.
usher'ın güzel sözlere ve melodiye sahip hoş şarkısı. ayrıca sanat eserlerinde duygu patlamasının yaşandığı anlara verilen isim.
going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to
run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax
i've fallen somehow, feet off the ground
love is the cloud, that keeps me raining down
where are you now? when i need you around
i'm on my knees but it seems we're over
going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to
run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax
i gave my best, it wasn't enough
you came and said we argue too much
we made our mess, what used to be lust
why do i care, i care at all, at all, at all, at all
going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to
run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax
you say, it's better if we love each other separately
i just need you one more time
i can't get the one, we had on my mind
where are you now? when i need you around
i'm on my knees but it seems we're over
going nowhere fast
we've reached the climax
we're together, now we're undone
won't commit so we choose to
run away, do we separate?
don't wanna give in
so we both gave up
can't take it back
it's too late we've reached the climax, climax
herhangi bir edebi eserde olay akışının zirveye ulaştığı en duygu dolu an. genelde öykünün sonlarına doğru varılır, bundan sonra bir resolutiona bağlanır.