ülkemizde akordiyona değer verilmediğinden eriyip giden sanatçı. akordiyonun üstadıdır. süper akordiyon çalar keşke şansını türkiye yerine bulgaristan da deneseydi zengin olmuştu.
gerçekten iyi bir akordeon üstadı. sanırsam sesininde 3-4 oktav olduğu aklımda kalmıştı. yamuluyorsam düzeltin. çokda keyifli bir adamdı neden gittiki sözlük?
geçenlerde aklıma gelmişti. lan dedim hayat, topsun sen. ne çabuk sildin attın adamı. farkettim ki hala onu hatırlayanlar varmış. içimi huzur kapladı, arkama yaslandım, "çalgıcı karısı binnaz" eşliğinde bu entryi kendisine armağan ettim.
bu tarz adamların şarkı yapıyor deyip albümlerinin basılması ve kliplerinin önümüze sunulması insanı ister istemez birilerinin bizimle taşak geçip geçmediğini düşündürüyor.
zira albümü yapılmayan kaliteli amatör sıfatını taşıyan fakat profesyonel olan o kadar çok müzisyen varki, barlarda sahne alırken bile istediği şarkıları hatta kendi bestelerini söylemelerine izin verilmeyen amatör profesyoneller.
binnaz binnaz nidalarıyla, hoplayan çekirge satırlarıyla giderek basit bir kültüre sahip olması sağlanan türkiye halkı her alanda geri bırakılmaya çalışılıyor. (bkz: yabancı ülkelere satıldıktan sonra yüzlerce bedava dakikalar veren hatlar)
(bkz: bir dönem sinüzite ve bilimum hastalığa yol açmış jöle sürme tutkusu) ****
benim gördüğüm böyle.
fakat insanlar hala neden saçma salak sözlere değer verirde ağzından eksik etmezki.
size müstehak...
ama kurunun yanında yaşta yanıyor...
akardiyon çalardı, gerçek adı ahmet'ti. ciguli bulgarcada hızlı giden otomobil demekmiş o da akardiyonu çok hızlı çaldığından ona bu adı vermişler zamanında. bu abi'nin ilk albumu binnaz böyle bir ilaç kutusunda satılır, hastalıklara deva yazardı üzerinde. o albümün cd versiyonunu dinlemiştim bir arkadaşımda ve mixaj olsun, enstrumanların kayıdı olsun çok büyük hassaslıkla yapılmıştı ama tabii bunları dikkate alacak çevreye hitap etmiyordu albüm genel yapısıyla pek fazla.
yine zavallı adamı güdük bi dizide oynattılar, sonra da 2001 senesinde bir albüm daha çıkarttılar ki bu album ilkine göre oldukça sönük bir albümdü, böylece medya yaratmış olduğu bir starı (!) daha kendi elleriyle öldürmüş oldu. 4 çocuğu vardı kendisinin, şu an onlarla kasımpaşa'nın arka sokaklarında sokak müziği yapıyor olsa gerek, tabii bir de eşe dosta göstereceği iki albümü var yanında da bonus olarak ben olsam acilen toplatıp bantları yakardım bir kaç bölüm çekilmiş bir dizi.
sigulinin albumu var mi? sigulinin albumu var mi? diye yillar yili kafami kondomsuz siken amerikali zerzevat takiminin icinden akli calisan birine, nasil yaziliyor biliyormusun diye sormam. elemanin ciguli yazmasi uzerine, usenmeyip google'a baglanip grafiklerden aratip, bu adam mi aradiginiz diye sormam sonucu elemanin gozleri parlayarak yes god dammit diye parlamasi; akabinde sok olmami saglayan garabet insan dunya stari ..
ciguli türk ırkına mensup -türkiye nin yetiştirdiği diyemeyecegim kendisi bulgaristan türküdür bilindiği üzere- gelmiş gecmiş en iyi akerdeon virtiözlerinden birisidir..enstrumanına son derece hakimdir ayrıca sesini de gayet iyi kullanır şarkılarında..iki veya üç ayrı tondan vokal yapabilmektedir..
peki ciguli ye nedir bu nefret..yurdum enteli koçani orkestar goran bregoviç dinler,gogol bordello ile uçar taraf da haidouks la mest olurken neden ciguli yi dışlar,irrite edici bulur.küçük görür..
sebebi basittir..tanzimattan beri milletimizin yakasını bırakmadıgı yabancı hayranlığı..batı yaparsa iyi yapar benim turkum içine sıçar düşüncesi..neyse bu mesele uzun..üşendim;asıl konuya dönelim..
bir kocani orkestar şarkısı ile ciguli nin binnazı arasında kullanılan enstrumanların çeşitliliği dışında pek bir fark yoktur..her ikisi de hemen hemen aynı coğrafyadan çıkmış aynı kültüre mensup insanların muziğini yapar..yani ciguli kendi adıyla değilde kocani orkestar uyesi olsaydı aynı enstrumanı aynı ustalıkla çalacaktı ve yurdum enteli koştura koştura konserine akacaktı..
tek hatası kendini medyaya kaptırmak oldu..
sahip çıkmak ve gurur duymak varken eleştirmek tam da yurdum enteline yakışacak bir davranış..ben seviyorum ciguli yi..keşke kamil sönmez e verilen devlet sanatcılığı unvanı ciguli ye de verilse..keşke muziği türkiye tanıtım filmlerinde kullanılsa..
