bir kısım partili ve parti tabanı ile çelişmesini sağlamış, "evet" diyen parti mensubu milletvekilini ihraç etme/kaybetme pahasına chp üst kademesinin aldığı karar.
chp cephesi bizde evet diyoruz diyerek sıyrılabilirdi işin içinden fakat daha ileri bir demokrasi ve yargı bağımsızlığı için hayır demektedir. bu da gayet normal durumdur.
kendi parti tabanına/içine bile demokrasiyi getirememiş var olan gidişata dur demek yada yeni çözümler sunmak yerine mevcut durumu destekleyen aman değişmesinci chp'nin ülkeye nasıl bir demokrasi getireceği tartışılır.
Senin milletvekilin ki bu milletvekili ankara halkının senin partinde görevlendirdiği millet vekilidir. (gerçi bu anlayışla işlemiyor hiç bişey ya neyse)
Adam "evet" doğru olandır diyor diye ihraç etmeye kalk. sonra gel bana demokrasiden bahset. hadi canım sende!
mecliste vekillerinin görüşmeler sırasında boykot etmesinden sonra garip olan durum. e madem boykot ediyordunuz devam etseydiniz, arkasında dursaydınız savınızın, şimdi bu mu sizin dik duruşluluğunuz derlerse ne diyeceksiniz?
Yargıc'ın oturduğu koltuğun hakkını vermesini savunduğu ve verdiği kararın kamu tarafından vicdanında kabul görmesi için '' Hayır '' demesini uygun görmesidir. Kanımca doğruda görmektedir Kemal Kılıçdaroğlu.
mecliste hayır oyu veremeyenler halktan ne yüzle hayır oyu istiyorlar merak edilmektedir. önce siz hayır oyu verip örnek olmalıydınız.
yarın, öbürgün chp'den ayrılıp biz hayır oyu vermedik ve değişikliği bir nevi destekledik diyebilecek milletvekileri çıkarsa ne diyeceğiz? önce chp kendisi hayır demeliydi ve milletvekilleri, temsil ettiği halkına ne tarafta olduğunu göstermeliydi...
aslında referanduma değil akp ye hayır demektir. bunu chp liler de kabul ediyorlar. hayır dedikleri anayasa olsaydı anayasadan bahsederlerdi ama adamların derdi anayasa değil kayısı.