boştaki bir ingiliz kulübünün teknik direktörlüğü için başvurmuş çoğu kişinin kendisinden kazandığı tecrübeyi avantaj olarak gösterdiği rivayet edilmiş oyun. aslında oyun değil, bambaşka bir dünya...
Hasan kabze’ yi galatasaray’a transferinden 3 sene önce keşfettiğim oyun.
- avrupa kulüplerinden fotoğraflar arka planı renklendirir,
- sevilen futbolcu gelince bazı futbolcular kulübün binasının koridorlarında sevinçle koşar,
- basının transferini verdiği oyuncu yıllar önce keşfedildiğinden gururlu bir tebessümle izlenirdi.
bir neslin erkeklerini - kadınlar da vardı elbette büyük ihtimalle - bilgisayar başında gözler kan çanağına dönmüş halde bırakmış efsanevi oyun. beşiktaş ile girilen şampiyonluk yarışının son haftasında, beşiktaş ankara telekomspor ile oynamaktadır deplasmanda. galatasaray ise sahasında galiptir ancak beşiktaş puan fazlasıyla önde olduğu için 2. bitirecektir bu gidişle. ekrana bakılır " buraya kadar iyi geldik arkadaşlar, hepinizin emeğine sağlık " denilir. ardından son ve çaresiz bir ümitle canlı maç sonuçlarına bakılır ve telekomspor" un alp küçükvardar ile eşitliği sağladığı görülür. havaya zıplanır, maç biter, galatasaray şampiyon olur.
bir de 19 yaşında, isveçli bir yıldız adayını 350. 000 - 400. 000 civarında bir bonservis ile transfer etmiştik bu oyunda. adı ne miydi ?
football managerdan ve bilumum menajerlik oyunundan daha güzel bir arayüze, havaya sahip olan oyundur. Şampiyonlar ligi finalini kazaninca sevinçten halıda kaymış, adidas eşofmanımın dizini eritmiştim. Hey gidi günler hey.
03 04 serisinin başında saatlerimi harcadığım oyun. bazen öyle havaya girerdim ki beyaz adidas eşofmanlarımı giyip sarı bir topu kaleye sokmaya çalışan minik yuvarlak adamlara el kol ile taktik verirdim.
bazen oyun sizi şampiyon olamamanız için elinden geleni yapardı. sakatlıklar, cezalar, saçma sapan puan kayıpları vs.
her oyuncuyu tek tek incelediğimi bilirim. özellikle genç olanları. Tottenham Hotspur ile sayısız kupa kazanıp, son sezonumda şampiyon olamadığım için istifa etme gibi bir tribe girmişliğim var mesela. sizden sonraki teknik direktörlerinin, 34 üne kadar oynatıp aynı zamanda teknik adam yaptığınız bir oyuncunuzun olması güzel bir hatıraydı. o kadro ve istikrarla 2 sene daha şampiyon oldular. sonra ben boştayken aston villa 'nın teklifte bulunması ve takımın başına geçtiğimde taraftarın coşkusu. insanın egosunu çok güzel okşar cm.
gel gelelim ki en son üniversitede oynamıştım. sonra iş güç... başına geçmeye de cesaret edemiyorum artık açıkçası.
yaklaşık 10 yıl aradan sonra champ man 14 adı altında android platformuna çıkmış oyundur bir football manager handheld etmez ama gerek oyuncu çokluğu gerekse bilgisayar versiyonları hatrına oynanır oynatılır.ayrıca türkiye nin 2 ligi bulunur.
bağımlılığı süren oyun. hala 01 02 oynuyorum. 3 gündür evden bile sayılı çıktım markete filan. hatta geçen sordular "ev arkadaşların nerde?" diye. size yemin ediyorum istemsiz bir şekilde "ülkelerine gittiler" dedim. memleketlerindeler şuan sınavları bittiği için.
üniversite yıllarında arkadaşlara misafirliğe gitmiştik..
yemekler hazırlanırken sohbeti geçti arkadaş çok iyi oynarım dedi bende gel kapışalım dedim..
lig italya seçildi o lazio yu aldı ben roma-inter arasında gittim interi seçtim..
lig başladı baktım adam hemen şampiyonlar liginden uefadan elendi bende elendim.. amaç ligi kim önde bitirir idi.. avrupa macerasının sakatlıktan başka faydası yoktu..
neyse efendim.. maçlar ilerledi..
o önüne gelen 3-4 atıyor bense 3-1 4-2 lik skorlarla ilerliyordum..
karşı karşıya geldiğimiz iki maçta 4-0 ve 6-2 lik skorlarla yendim onu..
ancak lig tablosuna baktığımızda adam benim 2 puan önümde şampiyon oldu bense ikinci oldum..
bir gecede hatta 5 saatte ligi bitirmiştik..
yenilen taraf olarak herkese magnum ısmarladım..
2 hafta geyiğini yaptık oyunun..
2001/2002 versiyonu ile tanıştığım günümüzde football manager adıyla devam ettiğim kopamadığım oyundur.
2001/2002 yılında Fenerbahçe ye mail atarak başta Wattenscheid dan Altıntop kardeşler olmak üzere 10-15 adet oyuncu listesi mail atmıştım nafile birini bile almadılar peeehhhh
01 02 versiyonu dünya çapında bir efsanedir.En iyimser yorumlar bile bu versiyonun yapılmış en iyi menejerlik oyunu oldugu yönündedir ki bana göre bu versiyonu oyun tanımından çıkmıstır.maxim tsigalko bugün michael jackson kadar ünlüyse eğer bazı insanlar bu oyunu bir şekilde bulamam diye 10 adet kopyasını sakliyorsa ,hak verirsiniz ki bu yorum abartılı bir yorum değildir.ama hala aksini düşünenler varsa duyduğum şu olayı paylaşmak isterim,ünlü bir işadamı bir toplantı için ankara ya gider ,gittiğinde fark eder ki sadece cm 01 02 oyununu oynamak icin kullandigi pc yi istanbul da unutmuştur.adam acil olarak istanbula haber gönderir ve hemen o pc nin kendisine gönderilmesini ister.fakat toplanti baslamak üzeredir .pc gelir adam bir maç oynar ve 1 saat gecikmeyle toplantıya katılır.
ingiltere 2.Lig takımları teknik adamlarının takımları sahaya sürmeden önce referans olarak başvurdukları söylenen futbol simülasyon oyunu. Gittim, gördüm; doğrudur. Norwich takımı antrenmanlarda bile bu oyunu kullanıyor. Hele transfere gelince daha bir işe yarıyor bu meret. Yüzde yüz güvenmemek lazım; fakat istatistiklerden de ayrı kalmamak gerek kanımca.
football manager candır ama bu oyunun yeri ve tadı farklıydı. aileden azar işitileceğini bile bile 11 saat, gözlerin pancara dönmesini umursamadan bilgisayar karşısında oturulurdu. ilhan mansız transfer edilemeyince zararsız küfürler edilir, kennedy bakırcıoğlu driplinge kalkarken takım arkadaşlarının kulübeye yaklaşıp su istediği hayal edilirdi. isveçli, boylu poslu, o zamanlar kapitalizmden nasibini almamış zlatan ibrahimovic diye bir çocuk çıkar, michalis konstantinou ile birlikte tek forveti duraklamadan yürütürdü. beşiktaş' ın bir puan gerisinde girilen son haftada, eski galatasaraylı alp küçükvardar, 89. dakikada beraberliği sağlayıp, galatasaray kazanınca hüngür hüngür ağlanırdı. oyun değildi sadece, bir parça da hayattı.