-çok özleyeceğim,
-sözlük onun boşluğunu dolduramayacak
-zall, kurmayları moonlight sonata ve salça ile toplanıp ceylina ikna edilmeye çalışılacak,
-sözlükte yas ilan edilecek, karmalar yarıya indirilecek...
not; şaka tabi* şaka,bu ne lan, bu sözlüğe kimler geldi, kimler gitti, siz bana adını ilk defa duyduğum bir yazardan bahsediyorsunuz.
sözlükte dişe dokunur bir entrysi bulunmayan, sıradan bir yazardır. tek farkı erkek tarafından olmadığını nickiyle ilan etmesidir. ha bir de hostes olması uludağ sözlük erkeklerini kudurtmuş, "vay be taş hatun ha" dedirttirmiştir ya da öyle sanılmıştır. o kadar.
şimdi bu hatun kadar yüksek karma sahibi olup, nick altımın bu kadar dolması için ve "sözlüğü bırakıyorum abi" dediğimde buna başlık açılması için kadın olduğumu ayan beyan ilan mı etmem lazım? aha benim nick altıma bakın doğru dürüst bir şey yok. ** benim ceylina'yla hiçbir derdim yok dostlar, zaten kendisini tanımıyorum, lafım da yok kendisine. benim derdim ceylina'yı bu kadar havaya kaldıran sözlük yazarlarıyla. sözlükte entrylere değil, yazarın cinsiyetiyle ilgilenilmesine kızıyorum.
güle güle ceylina. sözlük erkekleri seni çok özleyecek, emin ol.
tanımam etmem ama bir yazarın daha sözlüğü fazla ciddiye alma hastalığına yakalanıp, harakiri yapıp yok olup gidenler kervanına katılmasından başka bir şey değildir kanaatimce. hakikaten kimler geldiii kimleer geçti bu sözlükten yahu. ne vodviiller ne rapper lar kimler kimler. fakaat giderken başlığı dürtülen yazarlar genelde şu sözlüğe çok güzel şeyler katmış, gitmesi burukluk yaratmış yazarlar oluyordu.
tamamen kişisel gözlemim ( çok afedersiniz ama gözümü kapasam götümle görürdüm bunları yani o kadar aleni ) fakat kendisinin isminin bu kadar anılmasında 1- hostes oluşunun ( eeöööhhhh duymayan kalmadı vallahi duyduk hepimiz yeminlen duyduk içiniz rahat olsun artık), 2- nickinin kadın kadın kadın diye haykırışının (bak önce şunu söyleyim bence bunda bi sıkıntı yok, hatta bayan yazarların cinsiyet saklamak durumununda bırakılmasına karşıyım. objektif değerlendirmek adına. yine de nicki malum sözlük abazalarını zılgıtlarla çağırıyor olabilir)3- moderasyonla olan ilişkisin ( ben demedim valla, kendi didi ) 4- sözlük kankilerinin çok oluşunun ( onu da ben demedim kendi dedi. bak orda doğru söylemiş hatun, çok seviliyorum demiş. ama bunun moderasyonla olan ilişkimle alakası yok demiş. badisi olmayanlar bok atmasın, sttrin gidin badi yapın kendinize demiş), 5- sözlükteki bazı kesimlerce sözlükteki tek kız ve güzel olduğunun zannedilmesinin ( yani güzel olduğu derken öyle değil ayol, güzeldir mutlaka ama tek güzel o değildir hani onu demek için şeyettim ben. anlatabildim mi? yoksa ben gördüm kendisini şeyi var yani.. gideri. maşallah ) etkisi olduğunu düşünüyorum.
her neyse ayar vermeye gelmedim buraya lüffen kayıtlara geçsin, şimdiye kadar bi sorun da yaşamadım kendisiyle. bunları gördüm yeri geldi belirttim, beyin bedava ayol ahahha. selam ederim.
ancak kendisi hem kadın hem hostes. 14 sayfa nickaltı var kendisinin ve yarısı ''ayy çok şeker''. kadınlığını kullanmak istememiştir muhtemelen sözlükte zaman geçirmek isterken, ancak pek dişe dokunur entrysi olmayan 7.nesil bir yazarın bu kadar çok nickaltı alması ne yazık ki kadınlığındandır.
bunun sebebi kendisi değil, sırf yazıyla bile kadın görünce libidosu yükselen hemcinslerimdir.
ilk olarak elim ayağım birbirine dolaştı bi bilinsin de. konuya giriş; giden gider, ''gidiyom ben yea'' vaveylasına ne ihtiyaç var ki lan? çekemeyeni mi varmış, düşmanı mı varmış o yüzden mi gitmiş, savaşmalı mıymış, kalsa mıymış... hee, lan valla burada savaş meydanıydı. ''yenilmeyeceam olm'' diye diye savunma yapmalıymış. ama (bkz: savaşaymış iyiymiş) çok özlenirmiş... lakin ''sözde özleme'' replikleri diyoruz biz bu minvalli konuşmalara.
hüsn-ü zannımı güncel tutarak şunu da belirtiyim ki, eğer bi tane yardıcı bi entrysine rastladıysam, şerefsizim ismail abi bu yazarın. niye bu kadar seveni vardı ki abi o zaman? o değil de mesleği neydi ismail abi bu yazarın?
''bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü'' kıvamında cevapsız kalıyor sorular. cevapsızlığa kabuk bağlıyor resmen. ayrıca geri de gelebilir de, benim muannit duruşum şuradan geçiyor; yazılarını mı özletecek na bu aplağ şindi onu bi diyiverin hele?
ulan bu nickaltı ne pislik, sığ bi şeymiş ismail abi.. onu da önümüzdeki hafta çıkaracağımız bu başlıktan takip edebilirsiniz tarzı teselliyle bkz'ı dayarım... (bkz: nickaltında sevgi kelebeği nasıl olunur)
yemeyin bizi, yemeyin lan. nerde kaldı ''uludağ twitter kardeşliği?'' oradan takip edersiniz artık h'e mi?
şu sözlükte o kadar güzel yazan adamlar var ki, adam 4. 5. 6. nesilden kalma, babalar gibi yazan biriyken, kimseyle atışma içine girmiyo diye bilinmiyor.
ersin karabulut'un sandık içinde çiziktirdiği ''ortalardan kaybolan adam olmak'' şeklinde bir bölümü vardı.
ersinciğim, üniversitede uzun bir süre bilerek devamsızlık yapar, o süre içerisinde herkesin kendinden bahsettiği hayalini kurar, mutlu olur. uzun bi aradan sonra okula çok karizmatik bir şekilde geri dönüp arkadaşlarının yanına oturur;
a*; yaaa dün hoca şey dedi ya
e*; bilmem ki ben yoktum
a; sonra mahmut da şey dedi
e; bilmem, uzun süredir yokum ya ben hani
dialoglar sallanmış olmakla birlikte, olayın sonu ''siklenmemektir.'' ceylina'yı tanımam etmem, geri döner mi dönmez mi belli değil bilirim ben bi kara ağaç... öhöm.
geri döner mi dönmez mi bilinmez ancak, sözlük tecrübemin bana öğrettiğine göre ''kaybolan adamlar'' 1 ay sonra geri dönüyor ve 3-5 yandaş dışında kimse siklemiyor.
umarım kendisi geri dönmez, dönse bile başka bir nickle gelir. ceylina bittiyse bitmiştir, uzatıp sakız yapmaz umarım.
