cennet cennet dedikleri
birkaç köşkle birkaç huri
başkasına ver onu
bana seni gerek seni diye bambaşka amaçlar uğruna söylenilen bir yunus emre dörtlüğüdür. zamanında bu mısralarıyla kafirlikle bile suçlanan üstad yunus, tahmin edildiği gibi uzun yıllar sonrasında kastettiği manasını anlatabilir olmuştur. cehennemde yanma korkusuyla ve cennete girmek için kolpa müslüman olmak yerine, gerçek aşkı ilahi aşkı isteyenleri ve onun peşinde koşanları anlatmaktadır. bunun gerisinin yorumu da tasavvuf ehlinindir.
Sadece Senin için kulum ben, Senin rızan olsun, Sen beni sev sadece; cennet için değil; sen lütfet de cehennem de kabulümüzdür rızasından kaynaklanan hoş sözler bunlar.
cennet cennet diye dilinizde dolandırdığınız o çok merak ettiğiniz yer, allah'ın kendisi olmadan birkaç huri ve birkaç köşkten ibarettir. cenneti güzel yapan, yüce sevgiliye kavuştuğumuz yer olmasıdır onun dışında cennetin bir anlamı olmazdı diye düşünüyorum.
cennet için yaşayan, cennete girebilmek için yaşayan insanlar için hiçbişey ifade etmeyen söz. yaratıcın sana akıl vermiş eğriyle doğruyu ayırt et diye, vicdan vermiş merhamet et diye. duyguların var aşık ol sevebil diye, etten ve kemiktensin dokunhisset diye. kötülüklerden kaçınacaksın evet. nedir kötülük? bir canlının canını nefsin için almak, hırsızlık, yalan, arkadan konuşmak yani gıybet, insanları aldatmak yani dolandırıcılık, insanların inançlarını sömürmek kullanmak. bütün insanlar bunların olmaması için hemfikirdir eminim. ayrıca din denilen olgu da bunları öğütlüyor, ama çoğu hem ben öyle inanıyorum böyle inanıyorum diyip bunların hepsini yapıyor. hırsları rotaları olmuş durumda, bastırılmış duyguların esirleri inançlarının arkasına saklanıp kendilerini kandırıyor. çok kan kaybetti insanlık, yine inançları kullananlar diğerlerine hayatı zindan ediyor.hepsi yine korku yüzünden, öyle bi korkutmuşlar ki insanları allah tan, insanlar insan vücudundan korkar, allah la konuşmaktan bile düşünmekten bile korkar hale gelmiş. ama gariptir bu korku insanlara bi şekilde güven duygusu da veriyor, "korkuyoruz, kendimize herşeyi yasakladık oley cennete gidicez". sen yaratılanı sevememişsin ki, yaratan seni sevsin.. köşkler de huriler de gemicikler de sizin olsun, az da olsak bize insan olmak yetiyor. çoğunuza 1400 yıl önce yazılan bi kitabın vaadettiklerinden daha çekici gelmese de, uyanacak birgün insanlar, yeniden düşünmeyi öğrenecek, haksızlıklara karşı durmayı asilik değil de erdem olarak kabul edecek.
diyen insanların hurilere tav olmasını bekleyemessiniz.
bir tarafta Yunus emreyi cenneti kucumsemekle suclayan guruh ,
diger tarafta müslümanları huri peşinde koşan, huri deyince salyaları akan insanlar olarak tanımlayan baska guruh.
iki guruhada gerekli cevap yunus emre tarafından verilmiş zaten.
oyle bir eve davetlisiniz ki eve gidis sebebiniz sizi mihenk taşına vurur zaten. Evin sahibinin ikramlarına mı tavsınız evin sahibine mi ?
Evin sahibi ile tesrif olmayı daha önemli sayıp; sırf ikram pesinde kosanlara allahım sen onlara istediğini ver bana benim istediğimi demek ikramı küçümsemek mi ?
Bir aşık için en büyük azap nedir yada en büyük haz ?