şair yunus un belki de acı bir itirafı. kim bilir belki de altından ırmak akan cennetler, tubiş ağaçları elmalar aymutlar ayvalar meyveler onu tatmin etmemiştir. huri huri dediğin de sonuçta dünyada ne huriler var. gidiyorsun kevserden su içiyorsun bir daha susamıyorsun. oysa tekrar tekrar susayıp şarabın dibini bulmak gibisi mi var? futbol yok, internet yok, kumar yok. e hadi diyelim bunlar var. o zaman yunus neden bu sözü söyledi? elcevap: bana seni gerek seni.
yorum: bunlar felsefik cümleler. hiç gerek yok.
cennet cennet dedikleri
birkaç köşkle birkaç huri
başkasına ver onu
bana seni gerek seni diye bambaşka amaçlar uğruna söylenilen bir yunus emre dörtlüğüdür. zamanında bu mısralarıyla kafirlikle bile suçlanan üstad yunus, tahmin edildiği gibi uzun yıllar sonrasında kastettiği manasını anlatabilir olmuştur. cehennemde yanma korkusuyla ve cennete girmek için kolpa müslüman olmak yerine, gerçek aşkı ilahi aşkı isteyenleri ve onun peşinde koşanları anlatmaktadır. bunun gerisinin yorumu da tasavvuf ehlinindir.
cennet için yaşayan, cennete girebilmek için yaşayan insanlar için hiçbişey ifade etmeyen söz. yaratıcın sana akıl vermiş eğriyle doğruyu ayırt et diye, vicdan vermiş merhamet et diye. duyguların var aşık ol sevebil diye, etten ve kemiktensin dokunhisset diye. kötülüklerden kaçınacaksın evet. nedir kötülük? bir canlının canını nefsin için almak, hırsızlık, yalan, arkadan konuşmak yani gıybet, insanları aldatmak yani dolandırıcılık, insanların inançlarını sömürmek kullanmak. bütün insanlar bunların olmaması için hemfikirdir eminim. ayrıca din denilen olgu da bunları öğütlüyor, ama çoğu hem ben öyle inanıyorum böyle inanıyorum diyip bunların hepsini yapıyor. hırsları rotaları olmuş durumda, bastırılmış duyguların esirleri inançlarının arkasına saklanıp kendilerini kandırıyor. çok kan kaybetti insanlık, yine inançları kullananlar diğerlerine hayatı zindan ediyor.hepsi yine korku yüzünden, öyle bi korkutmuşlar ki insanları allah tan, insanlar insan vücudundan korkar, allah la konuşmaktan bile düşünmekten bile korkar hale gelmiş. ama gariptir bu korku insanlara bi şekilde güven duygusu da veriyor, "korkuyoruz, kendimize herşeyi yasakladık oley cennete gidicez". sen yaratılanı sevememişsin ki, yaratan seni sevsin.. köşkler de huriler de gemicikler de sizin olsun, az da olsak bize insan olmak yetiyor. çoğunuza 1400 yıl önce yazılan bi kitabın vaadettiklerinden daha çekici gelmese de, uyanacak birgün insanlar, yeniden düşünmeyi öğrenecek, haksızlıklara karşı durmayı asilik değil de erdem olarak kabul edecek.
beynelmilelci yunus emre'akillara zarar tespiti. evet ya yunus emre beynelmilelcidir. bugun yasamis olsaydi dini, milliyeti, devleti inkar ederdi 72 milleti ayni kefeye koymaya kalkardi. o'na gore cennet 3-5 huri birkac kosk, bayrak siradan bir bez parcasi, anne-baba siradan iki insan olurdu.
bu yüzden mi millet namaz kılıp hac'ca gidiyor diye sorulası, cevap verilesi, bir şeyler söylenesi söz. yahu bu nineler dedeler huri, köşk için mi uğraşıyor. ondan mı o kadar insan kapanıp kendini ibadete veriyor. lan yapmayın etmeyin lan.
Sadece Senin için kulum ben, Senin rızan olsun, Sen beni sev sadece; cennet için değil; sen lütfet de cehennem de kabulümüzdür rızasından kaynaklanan hoş sözler bunlar.
Sadece Senin için kulum ben, Senin rızan olsun, Sen beni sev sadece; cennet için değil; sen lütfet de cehennem de kabulümüzdür, rızasından kaynaklanan hoş sözler bunlar.
ne öemr hayyam'ı ne de yunus'u anlamak o kadar kolay değildir. ve tabii ki ismi akla gelmeyen bir çok şairimiz.
yunus emre
ömer hayyam
bir çok aşk şiiri* bu şekilde yanlış yorumlara açık olmasına rağmen dikkatle defalarca okunulması gerekir.
ömer hayyam bunun bariz örneğidir. kendisini "şarapçı" olarak nitelendirmek çok acı bir durumdur. bunu kendisi de söylemiştir. yeni nesillerin kendisini şarapçı olarak anacak olduğunu ancak yanlış tanıyacaklarını belirten bir sözü de vardır.
rubailer, şiirler çok ince bir çizgide bulunur. bunu herkes anlayamaz.
diyen insanların hurilere tav olmasını bekleyemessiniz.
bir tarafta Yunus emreyi cenneti kucumsemekle suclayan guruh ,
diger tarafta müslümanları huri peşinde koşan, huri deyince salyaları akan insanlar olarak tanımlayan baska guruh.
iki guruhada gerekli cevap yunus emre tarafından verilmiş zaten.
oyle bir eve davetlisiniz ki eve gidis sebebiniz sizi mihenk taşına vurur zaten. Evin sahibinin ikramlarına mı tavsınız evin sahibine mi ?
Evin sahibi ile tesrif olmayı daha önemli sayıp; sırf ikram pesinde kosanlara allahım sen onlara istediğini ver bana benim istediğimi demek ikramı küçümsemek mi ?
Bir aşık için en büyük azap nedir yada en büyük haz ?
cennet cennet diye dilinizde dolandırdığınız o çok merak ettiğiniz yer, allah'ın kendisi olmadan birkaç huri ve birkaç köşkten ibarettir. cenneti güzel yapan, yüce sevgiliye kavuştuğumuz yer olmasıdır onun dışında cennetin bir anlamı olmazdı diye düşünüyorum.
iyi de daha ne desin? köşkün birinde otur, diğerlerini kiraya ver, hurilerle de kafana göre takıl. bunu kim reddedebilir?
diğer taraftan bakalım. bu da minimal bir hayat tarzı değil mi? ötesini aramıyor adam. bununla yetinmek de bir şekilde ucundan köşesinden ermişlik değil mi? düşünün. selam ve dua ile.
Cennetin en büyük güzelliği cennette ölüm olmayışıdır. insan ölümle değil ölecek olduğunun farkında olduğu halde bunu engellemek için hic bjr şey yapamayacak olmakla lanetli tek canlı türüdür.