cellat

entry33 galeri2 video1
    1.
  1. idam cezasina carptırılan kişinin infazını yapan şahıs.
    2 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. Dolduruyor
    Güneşi, ayı, yıldızları, dolduruyor hepsini

    Baldıranıyla
    Kararıyorlar

    Akşamüstünü dolduruyor ve sabahı, kararıyorlar
    Denizi dolduruyor

    Doldurulmuş kör göğün altına giriyor
    Doldurulmuş ışıksız yüzünün üstünden geçip suyun

    Irmakları dolduyor, yolları ahtapot kolları gibi
    Dereleri dolduruyor, patikaları, damarlar gibi

    Karanlık damlıyor musluktan karanlık
    Yapışıyor insanın tabanlarına

    Aynayı dolduruyor, kupayı
    insanın düşüncelerini dolduruyor gözlerine dek

    Görülüyor insanın arkadaşlarının gözlerini doldurduğu
    Ve elini kaldırıp gözlerine dokunuyor insan

    Onun tümüyle doldurduğu
    Ona dokunuyor

    Ne olduğunu bilmiyor
    Artık kendinin olmayana

    Herşey daha
    insanın gözlerinin açılmadan olduğu gibi

    *
    0 ...
  5. 4.
  6. tabure tekmeleyen, kurşun sıkan, giyotinle ya da kılıçla kelle kesen türevleri görülmüştür tarihte. devletin beslediği ve devletin istediği gibi çalışan, sabah dokuz akşam beş mesaisi olan asgari ücretli katiller *.
    1 ...
  7. 5.
  8. yelkovan sırtı gibi
    kör bıçak
    bir kadının
    aşksızlığına mı
    sığınacak yine

    acı zamana değil de
    ete aksın
    diye

    bu
    nasıl bir
    cehennem sorgusu demiyeceğim
    erkeğin kabusunu
    ininde öldüreceğim

    acı
    kadına değil de
    cellata aksın
    diye

    *
    1 ...
  9. 6.
  10. 7.
  11. bugün salı
    bir ay oldu onu asalı
    solmuştur şimdi
    karısının, mezarına koyduğu çiçek
    vücudu yavaş yavaş çürüyordur
    yakında burnu düşecek

    oysa
    ne bir kötülüğü oldu bana
    ne de kendini tanıyorum
    birkaç kuruş için geçirdim ipi boğazına
    parmaklarımdan utanıyorum

    *
    0 ...
  12. 8.
  13. sadece çingenelerden seçilmişlerdir...
    1 ...
  14. 9.
  15. adnan menderes, fatih rüştü zorlu, hasan polatkan, deniz gezmiş, yusuf aslan ve hüseyin inan i asan ama apo yu asamayandır.

    cellat sana söylüyorum, artık kim üzerine alınır bu saatten sonra kim üzerinden atmaya çalışır onu bilemem.
    1 ...
  16. 10.
  17. başrolde kadir inanır ın oynadığı sinema filmidir.

    kötü ötesi bir filmdir. sakın gitmeyin.
    0 ...
  18. 11.
  19. - eski türklerde kırbaçla uygulanan dayak cezalarını yerine getiren kişi.

    - osmanlıda her türlü ölüm cezasını yerine getiren kişi.

    - divan edebiyatında sevgilinin gözleri ve gamzesi aşığın ölümüne neden olacak kadar güzel sayıldığından cellat diye tanımlanır.
    "olmaz ol gamze-i cellad gibi bir afed" (nefi)
    1 ...
  20. 12.
  21. beddua almasinlar diye dindar ahaliden ayri gomulen ve bos mezar tasina sahip olan lanetlenmis kullardir...
    0 ...
  22. 13.
  23. abd de bu sıfatı hemşireler taşımaktadırlar.
    (bkz: lethal injection)
    1 ...
  24. 14.
  25. osmanlıda mezar taşı olarak kendilerine, üzerinde hiçbir şey yazmayan siyah granit bloklar seçilen ve şehrin çok dışında bir yere gömülen kişilerdir. nedeni ise insanlar isimleri ile beddua etmesinler diye. *
    1 ...
  26. 15.
  27. ahmet erhan şiiri.

    Sanırım bitiyor artık
    Bu serüven, bu yaşam
    Eski bir dost kılığında
    Ve dönüp bakmadan

    Dört yönden, aynı anda
    Vuruyor rüzgarlar
    Böyle ayakta durabiliyorum ancak
    Poyraz, lodos, karayel

    Şiirler okuyorum
    Yatağında uyuyan oğluma
    O bir su damlası gibi
    Gülüyor katılırcasına

    Artık çok geç
    Yağmurun izini sürmek için
    Gençliğimin solduğu sokaklarda
    Ağır ağır ip sıkıyor cellat
    Uyanıyorum
    Kendi elim boynumda...
    1 ...
  28. 16.
  29. günümüzde idam cezası olsaydı, mutlaka kpss3 puanına bakılarak seçilecek meslek grubuna ait insanlar olurlardı. her iş alanında yığılma var.
    1 ...
  30. 17.
  31. topkapı sarayı avlusunda bulunan bir çeşme, kendilerinin infaz sonrası kanlanan ekipman ve ellerini yıkamaları için vücuta getirilmiştir. buram buram tarih kokar. ancak; insanımız burayı hayrat sanıp para atmaktadır, içe dert olmaktadır.
    haklarına dair tek kalıntılar; pierre loti tepesi ardındaki bir mezarlıkta konuşlanan, isimsiz mezar taşlarıdır.
    1 ...
  32. 18.
  33. Gönül hecesi şarkısıyla bizlere işkence yapan insan. **

    1 ...
  34. 19.
  35. Osmanlı'da cellat mezarlarına, yazısız, düz, dikdörtgen taş konurdu. istanbul'da iki yerde cellat mezarlığı vardı ama artık ikisi de tamamen yok oldu.
    Osmanlı'da adam asmak, boğmak ve kelle kesme cezasını dilsiz ve sağırlardan oluşan cellatlar yerine getirirdi. infaz şekilleri, yani öldürme şekilleri kişinin konumu, mevkii, rütbesine ve işlediği suça göre değişirdi. Osmanlı sultanları ve şehzadelerinin kanı dökülmez, yay kirişi, ip ve kementle boğularak öldürülürlerdi. Padişah ve diğer yüksek rütbeliler için her an hazır durumda sarayda kadrolu cellatlar bulunurdu. Ölüm cezalarını onlar uygulardı.

    infazın Topkapı Sarayı Bahçesinde, Cellatlar Çeşmesi'nde yapıldığı ileri sürülüyor. infazdan sonra kanlı baltalarını ve ellerini yıkadıkları anlatılır. Çeşmenin etrafında ibret taşları vardı. Bunların üzerinde kesilen başlar sergilenirdi. Öldürülen kişinin üzerinden çıkan kıymetli eşyalar ve kıyafetleri celladın olurdu. Cellatların, cesetleri yakın akrabalarına sattığı da anlatılıyor.

    Osmanlı'da cellatlar normal mezarlıklara alınmıyordu. Gece ve gizlice gömülüyorlardı. Mezar taşlarında, isim ve tarih yoktu. Dikdörtgen, düz taştan ibaret mezar taşlarında hiçbir işaret bulunmamasının sebebi, öldürülen kişinin geride kalan yakınlarının, bunları mezar taşlarından bulup tahrip etmemesi düşüncesiydi.

    istanbul'da iki yerde cellat mezarlığı olduğu biliniyor. Haldun Hürel, "istanbul'u geziyorum gözlerim açık" adlı eserinde bunlardan birinin, Edirnekapı'dan Ayvansaray'a inen kara surlarının Eğrikapı civarında olduğunu yazar. Fakat bu mezarlıktan geriye hiçbir şey kalmamış denilebilir.

    Diğeri de Eyüp Sultan Mezarlığı'ndaydı. Pier Loti yakınlarında, diğer mezarlıklardan uzakta kurulan cellat mezarlığı da tamamen yok olmuştur. Uzun aramalardan sonra tek tük cellat mezar taşı bulunmuştur. Dünyada bir başka örneği olmayan mezarlığın açık hava müzesi olan kullanılması bir dönem istense de bu gerçekleşmediği gibi mezar taşları da korunamamıştır.
    3 ...
  36. 20.
  37. kılıçlarının ucu küt, tokmaklı olurmuş. diğer kılıçlara göre biraz daha ağır kılıçları vardır.
    1 ...
  38. 21.
  39. umumiyetle hırvat dönmeleri veya çingenelerden seçilen cellatlar, 15. yy dan itibaren kullanılmaya başlanmıştı. 16. yy da padişahın özel koruması olan dilsizler, aynı zamanda cellat vazîfesini de ifa ederlerdi. dilsizler, padişahın en küçük bir işaretinin dahi ne anlama geldiğini çok iyi bilirlerdi. sağır ve dilsizlere bu vazifenin tevdî edilmesi, mahkumun son çığlıklarını duyup etkilenmemesi ya da kurbanın yalvarmasıyla merhamete gelmemesi içindi.
    3 ...
  40. 22.
  41. 23.
  42. eski devirlerde, kılıç veya balta kullanılarak yapılan infazlarda, bir süre sonra kullandıkları materyallerinin aşınmasından şikayetçi olurlardı. hatta 1600'lerde bir cellat, suçlunun başına tam "29 defa" balta indirmesine karşın, gövdesinden ayırma başarısını gösterememiştir. benzer durumlar nihayetiyle, zanlı yakınlarının kendilerine "suçlunun canını acıtmaması için" para teklif ettikleri bile oluyormuş. anne boleyn'in idamı için kocası kral henry'in en tanınmış cellatlardan birisini, yüklü bir parayla görevlendirdiği bilinir.
    tüm bunlar, muhalif sindirmek isteyen iktidar sahiplerini, daha ölümcül ve pratik ölüm makinaları icat etmeye itmiştir.
    0 ...
  43. 24.
  44. türkiye cumhuriyeti döneminde gerçekleştirilmiş infazların hemen hemen tamamında devlet cellatlık görevini çingenelere yaptırmıştır.
    devlette hiçbir zaman cellat kadrosu olmadı. infazlar gerçekleştireleceği zaman çingenlerden birine yapacağı infaz kaşılığında yevmiye verilirdi.
    eli kanlı devlet adeta çingeneleri kiralık katil olarak kullanıyordu.

    bu konuya nazım hikmet'de bir şiirinde yer vermiştir.
    söz konusu şiirin söz konusu kısmı şöyledir:

    ...
    ölüm
    bir ipte sallanan ölü
    bu ölüme bir türlü razı olmuyor gönlüm
    fakat emin ol ki sevgilim
    zavallı bir çingenenin
    kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli
    geçirecekse eğer ipi boğazıma
    mavi gözlerimde korkuyu görmek için
    boşuna bakacaklar nazım'a!
    3 ...
  45. 25.
  46. osmanlı döneminde cellatlar genellikle hırvat ve çingeneler arasından seçilirmiş. bu seçilen cellatların arasında atılan çığlıkların duyulmaması ve celladın etkilenmemesi için sağır ve dilsiz olanları ön planda olurmuş. ün sahibi olan kişileri ise rütbeli cellatlar öldürürmüş. o dönemde yaşayan insanlar cellatları hiç sevmezmiş ve lanet okurlarmış. ayrıca cellat mezar taşında ise herhangi bir yazı bulunmaz. 1.5 metrelik yazısız düz taş görürseniz bilin ki cellat mezarıdır.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük