yüreği sıkıştırandır tamda şu an.
fonda fırat tanış... olmuyor diyor.
kimse gelmiyor beklesem de...
yapmak istediklerim başka, yaptıklarım başka.
nasıl geçecek bu günler bilmiyorum.
ama biliyorum ki, can sıkıntısı hayatın yarısını çalar.
dün fena sıkıldım akşama kadar
iki paket cigara bana mısın demedi
yazı yazacak oldum, sarmadı
keman çaldım ömrümde ilk defa
dolaştım
tavla oynayanları seyrettim
bir şarkıyı başka makamla söyledim
sinek tuttum bir kibrit kutusu
allah kahretsin, en sonunda
kalktım buraya geldim.
3 kelime ile özetlersek: berbat bir durumdur... yapacak bir şey bulamazsınız, aklınıza hiç bir eğlenceli şey gelmez normal zamanlarda hoşunuza giden keyif aldığınız aktivitelerden bile zevk almazsınız.
söylenecek her söz , dile getirelecek her konudan önce ''vay anasını be'' gibi isyan belirtileri ile dolu dialog içersine girebileceğiniz insanın içersinde bulunduğu sorun.
insanı saçma sapan hareketlere/aktivitelere sevk eden durum.
an itibarıyla bilgisayarın başında google chrome'da ceylan gibi sekmeler arasında yol alıyorum.* kalkıyorum evin içinde bir-iki turluyorum, sonra tekrar oturuyorum. facebook'ta onca çevrimiçi arkadaş! arasından konuşabileceğim kimse yok. araba yarışı oynayayım dedim, oyunu bütün çirkefliğiyle oynayan nooblar yüzünden küfür ederek çıktım oyundan birkaç tur atamadan. sınavlarım başlayacak diyorum kendi kendime, daha bir hafta var otur götünün üstüne diyor içimdeki piç. e staj bulamadın hala ne bok yiyeceksin yazın, onu ayarlamaya çalış internetten diyorum, bu kez de geç kaldın olm boktan bir yerde heba edeceksin 20 iş gününü diyor yine aynı piç.
sanırım beni dinleyebilecek birine ihtiyacım var. ben söylesem o dinlese, yaslasam başımı omzuna içimi döksem rahatlasam hiç fena olmayacak. ben de onu dinlerim elbette, o kadar da odun değilim. hatta iyi bir dinleyici olduğum bile söylenebilir.