özellikle ulaşım araçlarında en çok tercih edilen, camın hemen yanındaki yerdir. kocaman kelli felli adamlar, hanım hanımcık teyzeler bile olgunluklarını bir kenara bırakarak pencere önünü kapmaya çalışırlar.
şehirler arası yolculuklarda, uğruna pek bir tıra$ların döndüğü, buna mukabil, rahatta olan oturma yeri.. yine de, daha biravantajlıdır sanki, yolculuk yapmayı bilmeyen hödükler için. çünkü bu kişiler daha önceden koltuğa oturduğu için, yayılır da yayılır, bacakları kavga çıkartacak derecede açılır; 'yüz-göz allah ne verdiyse' girişme çabalarınızı destekleyecek derecede yayılgan olurla genellikle, cam kenarı yerin sahipleri.. cama dayanma, yaslanma, kafayı dayama, kaloriferin ızgarasına ayakları koyma gibi avantajlara sahip iken, yanında oturan masum kişi ise, yanındaki kişiye içinden ''saydırma'' ile meşguldur..
uzun yolculuklarda tercih etmediğim koltuk tipi. yanınıza nasıl bir tipin geleceği belli olmaz, mazallah iri yarı bir insan evladı çıkar, sizi o köşeye sıkıştırıverir. bir de çoğu otobüste hala sıcak hava cam kenarından, aşağıdan üfleniyor, insan böyle bir durumda biştikçe bişiyor. koridor olsun, ayağımı dışarı sallandırayım ferah ferah.
cam bir levhanın herhangi iki yüzeyinin birleştiği çizgi. katana kadar keskindir. elden kaydırılması durumunda hoş olmayan sonuçlarla karşılaşılabilir.
4 sıra koltuklu otobüslerde tercih etmediğim konum. Boyunuz 185 den uzun ve bacaklarınız da çok uzun ise cam kenarına oturmak ve orada konservelenmiş canlı balık misali işkence çekmek istemezsiniz.
eskiden otobüse binerken takıntımdı bu cam kenarında oturmak, artık nedense hiç fark etmiyor. gideceğim yere gidiyor muyum, müzik çalarım yanımda mı? evetse benden iyi yolcu yoktur. böyle düz bi insan oldum. yazık bana.
uzun yolculukların vazgeçilmezi.daha rahat olursun daha bir kendinle kalırsın cam kenarlarına .bi nevi evde odanın kapısını kapatmak gibidir ilginç bir şekilde otobüsteki diğer insanlarla bağını kopartırsın cam kenarında.