10 m/s nin karesini alırken bişey düşünmüyoruz ama hem uzunluğun hem zamanın karesini alıp uzay ve zaman yüzeyleri olarak iki yüzey tanımlıyoruz.
bu kısım önemli ölçü biriminin karesi yüzeyi tanımlıyor ama zamanın karesi neyi tanımlıyor. sorun bu.
aslında sade bir anlatımla şunu demek istemektedir ayınşıtayn bey..
şöyle ki..
yani yazarak düşünmeye çalışıyorum açıkçası..
cismin enerji yaydıkça kütlesini kaybettiğini ortaya kayan ayınşıtayn bey madem cisim enerji yaydıkça kütlesinden kaybediyor, o halde hangi enerji seviyesinde bütün kütlesini kaybeder yani tamamen enerjiye dönüşürün merakına düşmüş olmalı..
bunun sonucu olarak da birim kütlenin ışık hızının karesine ulaşması durumunda - ki buna ulaşılabilecek maksimum enerji diyebiliriz herhalde madde hala madde iken-.
yani c2 birincil ya da temel bir birim ya da nitelik olmayabilir..
biraz izafiyeti okumak gerekir zannımca..
yani 10 m/s ile esen rüzgarın hızının karesini alırken fiziksel olarak hızın şiddetinin artması dışında bir anlam aramıyoruz..
ama soru şu derseniz?
neden ışık hızının karesine ulaştığında bir madde tamamen enerjiye dönüşüyor? o halde izafiyete bir dönmek gerek..
burada tabii kütlenin korunumunu da daan! diye bi akla getirmek gerekebilir..
ki artık konumuz itibariyle klasik mekanik/fizik kapsamında olmadığımızı da hatırlamamız gerekir..
c yi açıklamışlar da c kareyi es geçmişler.
kitap yazarlarının bir yzak şekli bu. sanıyorsun ki c2 yi açıklayacak ama o gidip c yi açıklıyor. onu zaten biliyoruz.
c2 nedir. bi fikrin olmalı.
gene bir deneme yapayım. sonucta c hız. yani m2/sn2
m2 dediğimizde ne anlıyoruz? bir alan anlıyoruz. eni boyu belli bir alan.
s2 dediğimizde ne anlamalıyız. süresi belli bir zaman alanı yani zamanın iki boyutlusu. demek ki zamanın doğrusal değil küresel olması demiştik. çünkü zamanın küpünü de alabiliriz.
buradan da uzay zaman meselesine atlarsak. m2/s2 belli alan ve belli zaman kastediliyor ama zaman tek tarafa doğru akmıyor. karesi olduğu için bir farklı bir yöne akıyor ve zaman alanı oluşuyor. tıpkı bir tarla alanı gibi, zaman alanı. ve bu tarlada istenildiği gibi sağa sola koşabilmemiz gerekiyor. şu an koşamıyoruz da. zamanı gelince koşulacakmış gibi hissediyorum.
Sadece birimlere bakarak da anlasilabilecek bir durumdur.
Enerjinin birimi joule, newtonmetre, voltampersaniye yada wattmetredir ama hepside si birimleriyle asagidaki acilimi verir.
1 joule = 1 kg*m²/s²
Bu durumda e=m*c²'yi acarsak;
Kütle (m) = kg
Isik hizi (c) = m/s
E = kg*(m/s)² <=> kg*m²/s²
Eger c'nin karesi alinmaz ise; momentumu elde ederiz. (momentumun birimi: kg*m/s)
Daha ayrintili anlamak icin; einstein'in görelilik kuramıni anlamak gerekir.
Yan bilgi: Bos olan bir akkü dolduruldugunda o akküye 40 nanogram agirlik eklenir. Nükleer fizikte ise kütle-enerji baglantisi daha net sekilde bellidir.
şu meşhur aynştayn formülündeki ışık hızının karesinden bahsetmeyim.
e=mc2 formülünden terimleri tek tek cekip ayrı eşitlikler kurulduğunda acaip görüntüler ortaya çıkıyor.
mesela c2 için c2=e/m yani, enerjinin içinden kütleyi çıkarırsan ışık hızının karesi olan bi şey çıkar.
1-her enerjinin içinde kütle mi var?
2-c2 nasıl bişey ki aynı anda madde ve enerjiyi içinde barındırıyor.
beyler galiba kütlenin bir üst versiyonunu buldum. yani kütlenin, kütle olmadan evvelki halini.
hilmi abi herkeşe benden çay. yeni bişey buldum galiba. köşe olucaz.
