büyüyünce aynı düşüncede olacakları için kötü. fakat çocuk olduklarından insan şimdi kızamıyor bizde elde tahta tüfeklerle amerikalaılarla savaşırdık küçükken.
yediği kaba tüküren bir köpek gibidir. devletin okullarına bedava giderler, elektriğini kaçak kullanırlar. zaten fakirlik belgeleri illaki vardır çünkü fakirlik maaşı zaten askari ücret kadardır. çalışmaya bile tenezzül etmez ebebeyinsizleri. sonra hepsinin ağzında aynı laf vardır. (bkz: dövlet bize bokmiir). böyle cahil ailelerin her yola çekilebilecek çocuklarıdır. çoğunun sonuda bir it gibi dağda ölmek olacaktır.
ailesinin psikolojik sorunları olan çocuktur. çünkü çocuk, daha yeni dökülmüş beton zemin gibidir, üzerine ne koyarsan onun izini görürsün. dolayısıyla asıl suçlu olan ailesidir. şimdi çok eksileneceğim bir entry'm olacak ama umrumda değil. van depremi yaşandı bildiğiniz üzere. oradakilere yardım etmek ''görevimiz'' ama hala o yapılan yardımları görüp de nankörlük eden ailedir aynı zamanda. bu çocuğun ailesine de sormak istiyorum;
depremde sadece doğu ve güneydoğu anadolu'dan mı yardımlar geldi size ki hala etnik kimliğinizi kullanarak türklere öfke kusuyorsunuz? işte van depremi jeolojik bir olay olmasına karşın türk- kürt kardeşliğini gözler önüne seren bir depremdi aynı zamanda. e, o zaman hala nedir bu etnik kimlik maskesi altında türkleri düşman olarak görmek? her kürt olmasa da böyle olanları da var yani.
ulan allahın salağı, senin bugün hiç kimseye köle olmananı, sağlayan atatürk ve silah arkadaşları* acaba bunları sölemeden önce, hiç düşünüyormusun, ''ulan atatürk ve silah arkadaşları olmasaydı ve bu ülkeyi kurtarmasaydılar ne bok yerdim acaba?''
ee tabi sizin, gibi şerefsiz ve türü belli olmayan canlılar`dan bunu beklemek zor.
(bkz: birşey söylemeden önce iki kere düşünmek)***
bu çocukları gördükçe kürtleri kardeş kabul etmek, aynı topraklarda huzur içinde yaşamak şimdi zorla mümkün, ama en fazla 10 yıl sonra imkansız olduğu su götürmez bir gerçektir.
ayrıca büyüyünce terörist öldürücem demekle büyüyünce asker öldürücem demek aynı şey değildir. asker ile terörist aynı şey değildir. ekmeğini yediği vatana hiyanet eden asker değil teröristtir. etnisitesinin ayrımcılığa maruz bırakıldığını öne sürüp dağda ovada asker sivil demeden insan öldürenle vatanını hiçbir çıkar gözetmeden koruyan aynı değildir. o etnisite ki geçmişte ve bugün devletin ve ülkenin nimetlerinden sonuna kadar faydalanmış ve halen de faydalanmaktadır.
türk devletleri tarihten bu yana hangi azınlığa sonsuz imtiyaz tanıdıysa ondan her türlü nankörlüğü görmüştür. bunu görmezden gelmek için gerizekalı olmak gerekir. yada demokrasinin yılmaz savunucusu fanatik ak partili olmak da sanıyorum bunun için yeterlidir.
Çocuktur en nihayetinde ve duydukları ile beyni yıkanmıştır.
Vicdani,akli ve ruhi yetileri henüz yerinde olmadığı ve gelişimin tamalamadığı için ona hain denilemez,sadece beyni yıkanmış çocuk denir.
Doğu ve Güneydoğu'da çoka rastlayabilrsiniz.Askeri araca taş atan,siz geçerken arabanın önünü kesip zafer işareti yapan ve 'abilerine' özene çocuklar.6 yaşında,10,12 yaşında..
Çare onları 'vata haini' diye dışlamak değildir.
Çare gerçekten de eğitimidr.
'... hanım,şu karşıdaki Tendürek'e genç çıkmasını engellemektir benim asıl görevim' demiştim muhteşem bir okul müdürü bana..
Bildiğiniz ahırdan Doğu şartlarına göre çok iyi bir ilköğretim okulu yaratmış,anasınıfı açmış,bilgisayarlı kitaplık kurmuş,köy kadınlarına dikiş kursu açmış ve burun büyüklüğü yapıp 'ben buralarda oturamam' demeyip eşini de alıp köyde oturmuş.
O çocukları işte böyle öğretmenler kurtaracak.
Kapı kapı gezmesi lazım tüm köy öğretmenlerinin.Çocuklarını okula yollamayan aileleri ikna edecek,enselerinde itecekler her an,köyde köyl ile yaşayacak ve her an elleri üstünde olacak..
işte o zaman bu çocuklar bir şanslarının daha olduğunu görecekler..
işte o zaman şehirde ya da köyde köşebaşlarını tutan ve boşta gezen bu çocukları kapmak için nöbet tutanlara çocuklar yüz vermeyecek.Ve okulu cazip hale getirecek öğretmenler sayesinde çocuklar sokaktan kaçıp sınıflara gelecek ..
Onların eğitime ihtiyacı var.Bunlar hain boşverin gitsin dersek hergün birini daha kaybederiz.
Tabii bu eğitimi verecek cesur öğretmenlere..
Ama hepsinden önemlisi öğretmene,eğitime değer veren,bunu sistemli bir devlet politikası haline getirebilen bir yönetime..
Öğretmeni maden ve manen iyileştirip o köyde oturtabilecek ve her imkanı ona seferber edebilecek bir devlete..
yılanın başını küçükken ezmek gerekir. ağaç yaşken eğilir. etc..
bunları böyleyken eğiteceksin. bak yavrım diyeceksin. bu yol yol değil, anlatacaksın abi. o ortamdan alacaksın. yoksa nesillerce bunların babaları bunları anlatacak oğullarına.