inanmanın insanı rahatlattığı gerçeğidir.
inanmak güzel umutların, hayallerin olmasını sağlar.
insanlar bunu erken zamanlarda keşfetmiş ve inanç töresi başlamıştır.
her kurallar dizisinde olduğu gibi aksayan zararlı yönleri olsa da iyi niyetle faydalanmaya çalışırsan guzel bi şey.
Cahiliye döneminde kimi bir taşa, kimi bir hayvana inanırdı.
Birileri göklerde birinin olduğunu iddia etmeyi öğrendi. Sonra en Zeki ve görmüş geçirmiş olanlar onla konuştuğunu,görüştüğünü iddia etti. Sonra inandırıcılığı arttırmak için mesajlar getirdiler.
Toplumsal düzeni sağlamak için başlayıp, düzen sağlandıktan sonra bazı bireylere hizmet vermek için milleti yalan dolanla kandırmaktır.
Alın size özet.
sümer mitolojisi doğru bir önerme olmakla birlikte;
bütün dinlerin ve/veya dini öğretilerin özü toplumsal yaşamı denetlemek ve düzenlemektir.
bu sebeple 20. yüzyılın sonlarına doğru yükselişe geçen ve 21. yüzyılda şahlanan bireyselleşme, bilginin ve materyalizmin yükselişiyle doğru orantılıdır.
o sebeple ki bireysellik önem kazandıkça dinleri unuttuk. binlerce sene beni dinlerde arayıp, en sonunda kendi kendine buldu insan. tüm dinler bireyselliğin keşfini talep eder. tanrısal erdemlerle insanı kutsar ve keşfedilememiş benlikler için de en sonunda yine benlik vaadeder.
. . . hukuktur. Her ne kadar allah, peygamber, kutsal kitaplar da olsa ilkel dönem insan topluluklarının sosyal yaşam rehberleri, ilkel hukuk sistemleridir.
iyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah´a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah´ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. işte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!