ölümünden sonra, büyük demokrat, laiklik bekçisi, ulusal solcu, hatta en vahimi işçi babası ilan edilen siyasetçi.
Peki ecevit gerçekten de işçi babası mıdır? yoksa patronlara hizmet eden klasik bir siyasetçi mi? ecevit bunu ortanın solu kitabında şöyle açıklıyor;
"Halkı adaletsizlikten, yoksulluktan, baskıdan kurtarıcı ve toplumu sosyal adalet içinde kalkındırıcı tedbirler alınmaz ise, ezilen, yoksulluk çeken insanlarda birikecek isyan duyguları, kabarıp taşma noktasına varabilir. işte o zaman aşırı sol akımlar, bu isyan duygusunu, yıkıcı ve yaygın bir sel haline getirebilir. ortanın solu*, bu sele karşı en sağlam duvar, en etkili settir."
göründüğü gibi ecevit işçi babası değil, burjuvanın abisidir. amacının işçi ve emekçileri kapitalist düzene modern yöntemlerle bağlamak ve isyan etmesine sebebiyet vermeyecek şekilde sömürmek olduğu görülüyor.
yıllarca halkçı, demokratik, solcu görülen ecevit bakın siyasi hayatı boyunca neler yapmış;
*iktidara gelmeden önce söz verdiği halde kontrgerillanın üzerine gitmemiş, vazgeçerek ülkenin başına uzun yıllar boyu bela olmasını sağlamıştır.
*19 aralık 2000 hayata dönüş operasyonuyla, övülen hümanist kişiliğini ortaya çıkarmış, faşistlerle işbirliği yaparak savunmasız insanları katletmiştir.
*demokrasiye katkıları çok büyüktür denilmiştir. ama 28 şubat askeri müdahalesinin hukuk ve demokrasi dışı yöntem olduğunu anlamamış, destekleyip, yerine kurulan hükümette başbakan yardımcısı olmuştur.
*kamu çalışanlarının toplu sözleşme ve grev hakkını gasp eden sahte sendika yasası, işçi babası! ecevit döneminde kabul edilmiştir.
*ulusal çıkarları koruma konusunda da övgüler alan ecevit, amerika'nın 2001'de afganistan savaşı için destek almak için gönderdiği raporları incelemek yerine, "amerika'ya uygun gelen belgeler bize de uygun gelir." demiştir.
su anda memleketin ileri gittigini düsünen sütcü beygiri kisilerin kasanin soyuldugundan haberleri bile olmaksizin "kendi ürünümüzü kendimiz üretir, kendimiz kullaniriz... bizim kimseye ihtiyacimiz yok" diyerek yola cikarak; gercekten bagimsiz bir türkiye kurma cabasinda oldugundan haberdar olmaksizin o adam hakkinda ileri geri konusarak sadece koyun politikasi sergilemeleride büyük bir saygisizliktir...
Koalisyon hükümeti sonucu kriz çıkması nedeniyle Türkiye'ye yaptığı hizmetlerin ortaya çıkmamasına neden olmuş ve çok saygı duyduğum eski bir başbakan.
Eğer bir dönem Recep Tayyip Erdoğan gibi tek başına iktidar olsaydı çok ama çok fazla Türkiye'ye faydası dokunacağına inandığım bir lider.
mason bir doktor tarafından zehirlenmiş siyaset adamı. askeriyenin durumu fark etmesiyle beraber apar topar gata'ya getirilmiştir.
merak ediyorum. yok öldüydü, yok yemek yiyemiyordu, yok yürüyemiyordu diyenler biliyorlar mı,
acaba ecevit şu an başbakan olsaydı izin bekler miydi.
2002 seçimlerinden önce, abd nin ıraka yapabilecegi olası operasyonun konusldugu günlerde abd ye giden ve orda "abd nin ikna olduguna, bizde ikna olduk" diyebilen, ulusalcıların gözbebegi, türk topraklarını abd işgal ordusuna açan bir siyasi liderdir..
pülümür'ün bir dağ köyünde gördüm onu
yaşını sordum, bir giz gibi güldü
kimi seksen dedi köylülerden, kimi yüz
yüzüne baktım, bir giz gibi güldü
bir asa vardı elinde
bir solmuş krallığın kadifeden harmonisi üzerinde
bir hititliydi o, bir selçukluydu
bir ermeniydi, bir kürttü, bir türk
zamanı onda yitirdim ben
yitik zamanlara onda eriştim
en soylu yoksulluğun toprak döşeli sarayında
bir taç gibi kondu başıma türkiyeliliğim
1989 yerel seçimlerinde turgut özal tarafından sol oyları bölmesi beklendiği için desteklenmiştir. anap, shp'nin ardından en başarılı ikinci parti olmuştur. shp 652 belediye başkanı, anap 569 belediye başkanı ve dsp ise 37 belediye başkanı çıkarmıştır
Başörtüsü ile uğraşmanın gereksiz olduğuna inanıyorum. Gardırop Atatürkçülüğünün tipik bir örneği Olsa olsa Atatürkçülüğün başörtüsü yasaklanarak kanıtlanamayacağı belirtebilir. Atatürk'ün her türlü dogmacılıktan uzak bilimci yaklaşımı bırakılıyor; tüm bunların günahı, başörtü yasaklamakla örtülemez. Bazılarının farkında olmadığı bir gerçek var: Atatürk kadınları kılığına kıyafetine hiç karışmamıştır. O konuda hiç yasa çıkarmamış, herhangi bir zorlamaya da gitmemiştir... Atatürk, kadınlara her hakkı ve özgürlüğü tanımıştır, her olanağı sağlamıştır ama ne giyeceklerine müdahale etmemiştir. B.ecevit
muhterem tayyipler gelene kadar 40 yil meclisteydi. donem donem basbakanlik yapti birsekilde o da turk siyasi tarihine damgasini vurdu. bi menderes, sulo, erbakan, ozal gibi calip cirpmadi, kendi halinde mutevazi hayati vardi. bu konuda saygim buyuktur lakin bulundugu 40 senelik siyasi hayatinda da turkiye icin ne katti? koca bir hic. zaten kotu olan durumu daha da kotuye goturenlerdendi. kibris harekati derler hep, o hareket oyle yada boyle zaten olacakti, rumlar kesip bicerken tsk sessiz kalacak degil ya, onun o donemde baskan olmasi tesaduftur. daha kotusu ecevit kibrisi politik amacli kullanip, benim sayemde kurtuldular der gibi secime gitmis ve secimde istedigini alamamistir. yazilacak cok sey var aslinda, guney kore'nin gunumuzde ki durumuna bakiyorum bir de ulkemizin. her politakaci gibi ulkenin bu durumda olmasinin onunda payi var.
özelleştirme çercevesinde, devlet bütcesine para getirmek yerine sürekli bütçeden para çeken bir fabrika kapatılmak isteniyordu. haliyle işciler ayakta, eylemler falan. eylemlerin birine bülent ecevit de katılmıştı. iyi güzel işci haklarını korumak lazım her zaman da arkasındayım ama zarar ediyor işte fabrika. bu fabrikayı elde tutmanın anlamı var mıdır? neden o eyleme katılırsında kendinden soğutursun. allah rahmet eylesin
(bkz: bir şeyler olacak yarın) adlı şiir kitabında bu cümleleri sarfetmiş kişidir, karaoğlan'dır.
"...her siyaset adamının siyasetten başka bir dünyası da olmalıdır.zaman zaman o başka dünyasına geçip siyasete siyasetin dışından da bakabilmelidir. siyasetin bir soyut uğraş olmadığını siyasetin öz konusunun insan olduğunu öz amacının insan özgürlüğü ve mutluluğu olduğunu unutturmayacak bir uğraşı bir bakış açısı bulunmalıdır siyaset adamının."
Hemşerimdir. Ancak memlekete yararından çok zararı dokunmuştur. Ahmet Necdet Sezer'den suratına gönderilen anayasa kitapçığını yakalamayadığı için memlekette kaos oluşmasına neden olan kişiliktir. Hakkında çok şey yazılıp çizilmiştir.
türkiye'de sol hareketi frenleyerek ''ortanın solu'' gibi anlamsız bir kavrama oturtan kişi olup milyonların umutlarını boşa çıkaran en büyük hayal kırıklıklarımızdan biridir ve pek muhtemel cia ajanıdır. şöyle ki :
I- nerede ve nasıl beyni yıkandı :
- 1955 yılında ABD'nin Kuzey Karolina eyaletinin Winston-Salem kentinde, The Journal and Sentinel'de
konuk gazeteci olarak çalıştı.
- 1957'de Rockefeller Foundation Fellowship Bursu ile yeniden ABD'ye gitti, Harvard Üniversitesi'nde
sekiz ay sosyal psikoloji ve Orta Doğu tarihi üzerine incelemeler yaptı. Bu sırada Ecevit'in
sürekli ''Hocam'' diye bahsettiği Henry A. Kissinger Harvard rektörü idi. Harvard'da 1957 yılında,
1950-1960 arasından verilen antikomünizm seminerlerine katıldı.
II- belli başlı icraatları :
-MSP ile koalisyon kurarak bu radikal dinci partiyi meclise sokmak.
- türkiye'de zamanının en büyük kaçakçılarından olan tuncay mataracı'yı gümrük ve tekel bakanı yapmak.
- başbakanlığı sırasında özel harp dairesi'ni* keşfetmek, ama devamına izin vermek.
- abd talimatıyla kıbrıs barış harekatı'nı gerçekleştirerek ülkemizin başına en büyük sorunlardan birini
açmak. (bkz: demokles'in kılıcı)
-dsp'yi kurarak ''merkez sol''u bölmek, birleşme çağrılarına kulak tıkamak, sürekli chp'yi eleştirerek
politika yapmak; chp'yi eriterek yükselmek, ölene dek de solda birliğe karşı durmak.
-ahmet necdet sezer'e dalaşarak anayasa krizini çıkarmak, bile bile ekonomik krizlerimizin en
kötülerinden
birini başlatmak.
- bazı tarikatlar iyidir diyerek fettullah gülen'e destek vermek, reklamını yapmak, devlette
örgütlenmesini sağlamak.
- abd ajanı olduğu konusunda bugün hemen herkesin fikir birliğine vardığı kemal derviş'i kilit noktaya
getirmek.
- akp'nin iktidarına yol açan politik sürece en büyük hizmeti geçenlerden biri olmak.
google görsellerde ismi aratildiginda yirmiden fazla fotografina ulasilamayan rahmetli karaoglan dir. rte yazildiginda acaba kac albüm cikicak, merak etmekteyim.
