buyudukce degisenler

entry15 galeri0
    15.
  1. 14.
  2. yalanlar. nerde o çocukluğumuzdaki şeker pembesi yalanlar? büyüdükçe daha bir can yakıcı oluyor, söylediğimiz ve duyduğumuz yalanlar...
    0 ...
  3. 13.
  4. patika yollar,daglar kırlar,dünya,aşk,arkadaslık,aile,cevre,alıskanlıklar,karakter. *
    1 ...
  5. 12.
  6. 11.
  7. zamana uyanakıllı olan insan grubudur.yaşı 40 gelipte hala gözü çöplükte olanlardan daha mantıklı olanlardır.
    1 ...
  8. 10.
  9. önceden kışın dondurma olmazdı, hayal bile edemezdik kışın dondurma yenebileceğini. şimdi her an bulunabilen bir şey...
    önceden anneler kızardı yaz aylarında bile dondurma yememize, limiti vardı. ya şimdi...
    bizleri sokaktan içeri almak annenin en büyük derdiydi, tehditler savrulurdu " baban gelsin, görürsün"... şimdi anneler hiç uğraşmıyor. çünkü çocuklar zaten evde, internetteler.
    evcilikmiş, istopmuş... yok artık. internette barbi bebek giydiriyorlar, strateji oyunları oynuyorlar.
    "kalk artık şu bilgisayarın başından, gözlerin bozulacak" en çok kullanılan cümle.
    hiç gerçek arkadaşı olmayan çocuklar biliyorum. hepsi internetten tanıştığı kişiler, bildikleri sanallıklardan ibaret.
    önceden biriyle sevgili olduğunda korkulurdu bir şeylerden. aman babam, aman abim, aman nimet teyze görürse anneme söyler... elele tutuşmak için aylar geçmesi gerekirdi, şimdi kısa sürede tükeniyor her şey.
    makyaj yapmak için lisenin bitmesi bile yetmezdi, hele bi üniversiteye başla... ya şimdi? orta okulda okuyan kızların full makyajla gittiğini her sabah görüyorum.
    saçlar desen ayrı bi değişiklik; bizler yarım bile toplayamazdık. at kuyruk öyle bi sıkı bağlanırdı ki deriler kavlardı kafamızdan da bit zanneder korkardık.
    şimdi gölgeli saçlar hep fönlü liselerde.

    önceden şeftaliyi yazın, portakalı kışın yerdik. özlerdik o doğal lezzetleri. şimdi her an her meyve var ama mevsiminde bile tadı yok...
    hamileler aş ererdi yiyeceklere, ona o şeyi bulabilmek nasıl da güzel bir uğraştı sevdikleri için. birlik vardı, herkes bi şekilde bulmaya çalışırdı. ben uzun zamandır aşeren hamile bile görmedim, her şey gözünün önünde zaten.
    belki mahrum kaldık bir şeylerden ama çocukluğu tam anlamıyla biz yaşadık, bisikletten düşmekten korkmadık, en bilinmez yeri bulmaya çalıştık saklanbaç oynarken, cesaret de vardı...
    şimdi teknoloji var çocuklarımızın hayatında, zaten bi onun getirdikleri var. başka da bir şey yok... huzur yok.
    emotional diyor ya onlarda kendilerine, mutlu olamıyorlar hani...

    "biz büyüdük kirlendi dünya" benden yeni nesile gitsin...
    5 ...
  10. 9.
  11. değişmeyen tek şey annenize, babanıza duyduğunuz sevgidir. geri kalanlar için * ilgili başlık budur.
    1 ...
  12. 8.
  13. 7.
  14. istekler
    beklentiler
    çevreniz
    sizden beklenenler
    çekirdek aileniz *
    eğlence anlayışınız
    okuduğunuz yazarlar
    birazcık ve de zoraki birazcık giyim tarzınız
    aşkınız
    aşk anlayışınız
    kaygılarınız
    stres nedenleriniz
    kilonuz, bedeniniz belki saç renginiz
    oturmaya başladığı için karakteriniz. *
    2 ...
  15. 6.
  16. zamanın algılanış biçimidir. yaş kemale erdikçe daha bir hızlıcana geçer yıllar.
    1 ...
  17. 5.
  18. insanların size sevgisi de değişir geçen zamanla...
    1 ...
  19. 4.
  20. kişinin yaşı ilerledikçe maskesini indiren dünyadır. büyüdükçe kişinin iç dünyası ve dolayısıyla çevresindeki dünya değişir. eskisi gibi bayramdan tat alamamak bir örnek olabilir. eski bayramları özlersin ama değişen bayram değildir. yine vardır el öpmeler, harçlıklar, yeni elbiseler, ziyaretler, barışmalar, bayramlaşmalar, eğlenceler vs. oysa kişi eski bayramı değil, eski kendisi etrafında dönen dünyayı, çocukluğunu özler. hiç bir çocuktan nerede o eski bayramları duyamayız büyüdüğünü farkedene kadar. nasıl farkeder büyüdüğünü ? nerede o eski bayramlar der ise eğer bir gün, işte o gün farkeder.

    ikinci olarak; anne komşularla gün yapar ve çocuksan henüz sen de aralarındasındır. dinlersin dedikodularını meraklı meraklı. unutacaksın birazdan zaten bir oyuna dalıp. karnın doyunca kalkıp gidersin zaten. ve büyüdükçe bu durum da değişir. o odaya alınmazsın dahi. kim bilir neler konuşuluyor orada diye merak edersin ? çocukken kulak asmamıştın oysa. ayrı bir tepside başka bir odada yersin tüm o ganimeti. ayrı bir tepside yaşarsın hayatını.

    ve son olarak aklıma gelen ise değişen bu dünyanın acımasızlığı ! aslında hep var olandır bu fakat çocukluk safligiyla farketmediğin... acımasızca çevrenkileri bir bir alır götürür yanıbaşından. öylece izlersin. çocukken sevdiğin oyuncağını kaybettiğinkinden daha içten, daha dolu, daha büyük, daha yastık altı gözyaşlarıyla...
    1 ...
  21. 3.
  22. insanlar mıdır gerçekten, yoksa onlara bakan gözler mi değişmiştir.
    bilinmez.
    2 ...
  23. 2.
  24. 1.
  25. insanogludur.devamli degisir yasaminda hersey.devamli degisir dusunceleri.en cokta bir yil daha yaslanmak bir yas daha buyumek buyutuyor insani.her uflenen mumlar bir dostu daha aliyor yanindan.her gecen zaman bir hayali daha cope attirip gercekci yapar acimasizca.zaman icinde yurumeye baslarsin.kirisikligin arttikca sinirlendigin seylere gulumsemeye baslar artik.gerek yok diyip evde oturursun artik haftasonlari.hersey degisir.zaman bir torpu gibi genclikten gelen ne varsa kimi zaman acimasizca bileyler.arkaya bakinca geriye kalan toz topraktir.kirintidir.dudaklara yerlesen ufak bir tebessumle daha ufak hayaller kurarak yine yola devam edilir.buyudukce cizgiler saca dusen aklar arttikca alisirsin herseye...
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük