böyle başlardı liseli yıllarımda bizi etkilemeye çalışan hikayecilerin hepsi fakat çok sonraları anlayacaktık aslında hiçbir boka benzemediklerini...
4 yıl önce çocukluğumdan beri ayrılmadığım koskoca akdeniz'e bile veda etmiştim ama bu kadar koymamıştı, 4 sene önce gelmiştim bu şehre başta alışamamak, ve koskoca şehrin içinde kaybolmakla geçmişti zaman. bir an önce gitmekti amacım ne bir arkadaş ne bir dert ortağı ne de başka bir şey, hiçbir şey yoktu ya da yok gibiydi bu şehirde. üniversiteyi ilk kazanan birinci sınıf öğrencisi kıvamında ''yok abi ben kesin yatay geçiş yapacam, ya ankara ya istanbul''du tabi başta biraz erteleme sonra hoca geçirmedi bahaneleriyle bursa'da kalıcı olduğumu yavaş yavaş anlamıştım.
seneler ilerledikçe bursa'nın aslında çok da kötü bir şehir olmadığı, sonraları ortalama bir şehir olduğu, daha sonraları 'ulaşımı iyi abi ankara'nın, istanbul'un, izmir'in ortasında nereye canın isterse oraya git' demeler en sonrası için 'bursa gibi süper bir şehir yok bir yan dağ bir yan deniz' demeye hatta bursa'da kalma planları yapmaya başlanmıştır. böyledir bursa insana ilk başta soğuk davranır, ama tanıdıkça bursa'yı candır, canandır, vazgeçilmezdir...
vazgeçemedik biz de gecenin 3'ünde sarhoş kafayla yazı yazdırdı bu şehir belki bursa'da olan birilerinin okuyup bu şehrin değerini bir kez daha düşünsünler diye belki de yeni vedalar olmasın diye belki de...
işin kısası bu yazı bursa'da yazacağım son yazı sözlük memcos gider artık sözlük başka bir şehirde başka bir güneşin doğuşunu izlerken yine yazacağım sözlük..
memcos gider gitmesine de bursa memcos u unutur mu bak işte orası yalan olur, geride bırakıp gittiğin şehrin sana soluttuğu, sana içirdiği, sana sevdirdiği ve seviştiğin onca bakire kaldırım, onca ilk dokunduğun ve onca medet umduğun sefil aydınlıklar seni unutur mu ?
bursa öyle bir yerdir...
adamı siker aslanım bursa, adını unutturur. aklına kazınır...
sen bursa dan gideceksin diye bursa öksüz mü kalacak sanırsın, bursa unutmaz, hep bir yanında, hep en yakınında, sigaran gibi, çakmağın gibi durur yanıbaşında.
izmir'e gidecektim, iş bulup hayallerimi yaşayacaktım..
son final dönemi gelip çatmıştı işte.. koşturmaca, sınavlar derken veda etmek aklımın ucunda bile degildi ki..
kritik olan turizm işletmeciligi finalinden gectigimi ögrenip de maksimum sevincimi yasarken, evimin duvarlarına baktıgımda anlamıstım vedanın cok yakın oldugunu..
tek ders sınavından cıkıp, not işlerine dogru yürürken anlamıstım..
mezun oldugumu ögrendikten sonra kampüsteki nilüfer turizm yazıhanesine yürürken..
bu kadar zor olacagını düşünmemiştim..
görükle'yi bırakıp gitmek.. altıparmak, heykel'i bırakıp gitmek.. evimi bırakıp gitmek.. sevgilimi bırakıp gitmek..
fakültenin kapısından cıkarken arkama dönüp bakmanın bu kadar canımı acıtacagını düşünmemiştim..
bursa'dan ayrılalı 5 ay olmasına ragmen hala gözlerimin dolabilecegini düşünmemiştim.
bursa'ya duydugum özlem yüzünden izmir'e alışamayacagımı düşünmemiştim..
bir türlü veda edemeyecegimi, her gün bursa'ya kacmak isteyecegimi, gittigim her mekanı bursadaki alıstıgım mekanlarla özdeşleştirmeye çalışacagımı, hiç birini..
-geçen yıl ki veda'm aklıma geldi, bende bir şeyler söyleyeyim dedim ama mümkünse tanpınar' ın dizeleri ve satırları üstüne kimse bursa hakında yazmasın.
evet sevgili bursa senden ayrılıyorum. sana ilk geldiğimde 11 yaşında küçük bir çocuktum. hiç sevmemiştim o zaman seni ki hala sevmiyorum ama çocukluğumun tüm hatıraları seninle kalacak burada. dostlarım arkadaşlarım hep seninle kalacak.
ilk sevdamı senin topraklarında yaşadım çok sevdim ve senin topraklarına emanet ettim sevdiğimi senin kara toprağına bursa. o toprağın içine yüreğimin yarısını da gömdüm. sen benden canımın yarısını aldın diğer yarısını almana izin vermeyeceğim bursa.
çok güzel dostluklarım oldu senin hududun içinde,ailemi koruyorsun barındırıyorsun yıllardır. bu sana ilk vedam değil ama son vedam bursa artık anca tatillerde bir kaç gün gelirim sınırlarına. yıllar yılı hep içten içten bitirdin beni bursa ama artık yapamayacaksın. çünkü senden uzaklaşacağım ve asla sana geri dönmeyeceğim bursa.
en büyük acılarımı sende tattım bursa. senin sınırlarında sevdim bir başkasını o da senin sınırlarındaymış vakt-i keraatinde. yine yıkıldım bursa. o yüzden artık seni hiç sevmiyorum aksine nefret ediyorum bursa.
sadece senede 1 gün gelip o benim için çok önemli kara toprağın olduğu mezarlığa gideceğim. sevdiğimi bağrına bastığın yere bursa. onu çok sevmiştim bursa onu benden aldılar bende senin toprağına emanet ettim ona iyi bak.
bunlar sana son satırlarım artık sana hiç yazmayacağım şehrin dahilinden belki gittiğim yerden de yazmayacağım. seni asla özlemeyeceğim bursa ama sende kalan anılarımı hep yad edeceğim.
18 yıllık bursa sevdamın sonunda muğlaya gittim.veda ederken ağlamak gibi bir huyum hiç olmadı fakat şampiyonlar ligi maçlarında bursaspor tezahüratlarını duydukça ve kantinde yemek yerken hava durumunda bursayı görünce gözlerim dolmuştur,tüylerim diken diken olmuştur.
çok seviyoruz be usta.
kısa vadeli veda eylemlerinden birisi olacağını düşündüğüm veda. zira bursa çok güzel bir kenttir; istanbul'dan çakma değildir, havası temiz, yerleşimi düzenli ve daha insancıl insanlara sahiptir. macır* nüfusun ağırlıklı olduğu, sakin bir kenttir. istanbul'da aradığınız şeylerin hepsini bulamayabilirsiniz elbette ama orası da size bir sürü ortamı ve güzelliği sunar. bu yüzden veda edilse bile yakın zamanda görüşmek üzere olur diye düşünmekteyim. bursa'yı yalnız bırakmayın lan.