ne yaparsanız yapın girdiğinizde kurtulamadığınız durum. sizi seven çok güzel bir eşiniz olsa da, size her türlü desteği veren aileleriniz olsa da, güzel bir eviniz olsa da, iyi ve rahat bir işiniz olsa da, altınızda arabanız olsa da, cebinizde paranız olsa da olmuyor. biliyorum bu cümlelerin ulaştığı birçok kişi bana şu an küfür edip "daha ne istiyorsun lan it" diyecek. işte benim de değinmek istediğim nokta bu, bunalım böyle bir şey. nelere sahip olduğunuz önemsizleşiyor bir anda. keyif alamaz hale geliyorsunuz hayattan.
Haftanın en az 3 günü üzerimde olandır. iki gündür bok gibi hissetmemek için çabalıyorum. Bırakmıyor peşimi. insanı aklının üzerinde hakimiyet kuramaması mahvediyor. Bakın hiçbir sebep yok mutsuzum sabah böyle kalktım. Kendimi değersiz, hiç ve layıksız hissediyorum. Neden böyle bilmiyorum. Evden kaçıyorum, yürüyorum, spor yapıyorum, tuval boyuyorum, killeri şekillendiriyorum, insanlarla kendimi meşgul etmeye çalışıyorum, okuyorum, derslere giriyorum. Daha kendimi ne kadar meşgul edebilirim. Böyle olduğum günlerde psikiyatriye ihtiyacım var ben kendimle başa çıkamıyorum diyorum. iyi olduğum günler nasıl bugün gibi hissettiğime inanamıyorum. Yoluna girecek psikiyatriye gerek yok diyorum. Sürekli bu ikili olma halindeyim. Ve benim sarılıp ağlayamadığım birinin olmayışı bu durumu daha da kötü hale getiriyor. Yoğunluklu olarak son 2 senedir böyle hissediyorum.
Bergen'in olayını öğrendiğimden beri maalesef istemsiz bir şekilde içinde bulunduğum durumdur. Öyle ki psikologlar bile düzeltemeyebilir çünkü cinayet çok kötü bir şey. Bugün silah sesi duydum topkapı'da maganda mıdır nedir? Karaköy'de tartışma oldu. Dünya'nın kötüye gitmesinden korkuyorum. Herkes şaka gibi kadın cinayeti konuşur oldu. Karaköy'deki adam da sen affetsen ben affetmem dedi. Bergen gündem oldu. Keşke bergen'in filmi yapılmasaymış çünkü insanlar bunalıma giriyor.
Ben var ya ben doğduğum günden beri bunalımdayım. En kesintisiz mutluluk sürem toplamda 3 ay falan onda da aşık olmuştum küçükken aq geri kalan hep bi keder. Ama böyle dışım algida dondurma reklamı içim uçurumdan boşluğa çığlık atmak.
Bugün şöyle bi düşündüm de aslında hep bu aynı anda her şeyi oldurmaya çalışmaktan oluyor. Yani istediğim bi şeyin gerçekleşmesi için diğerinden fedakarlık etmem gerekiyor ve bunu bilinçli tercih etmiş olsam da içten içe kendimi suçluyorum. Hep yapmam düzeltmem halletmem gereken bi şey olduğu için de ne kadar ilerlemiş, başarmış olsam bile bunlara mutlu olamıyorum.
Vay be acayip rahatladım aq.