bursa'nın acımasız halk otobüsünün uyarı sesidir*, bu aletle yeni tanışan halk; bukart sahibine mülteciymiş gibi bakar. bu sorunu ortadan kaldıracak tek şey yanınızda yedek bilet bulundurmaktır.
metroda ise böyle bir sorun yoktur boşsa doldurursunuz. ama halk otobüsü ise iş değişir. şöfor: "in durakta doldur" der, basar gider arkasına bile bakmadan.
Bu sorunsalla ilgili bir de efsane vardır :
Adamın biri biner otobüse, o aci sesi duyar ve etraftakilere sorar :
- Bukartı olan var mı ?
Kimseden çıt çıkmaz. Adam sorar yine :
- Bukartı olan var mı ?
kimse birşey demez.
Eleman sinirlenir ve patlatır : " E siz nası bindiniz o zaman aminaa koyiium ?!? "
Otobüsten iner , ve kalabalığa karışır.*
bursalı toplu taşıma araçlarını kullanan kişilerimizin bukartında limit kalmamasının akabinde kullandıkları yardım cümlesidir. kimi hayırsever vatandaşlar sesinizi duyup yardımcı olurlarken kimileri de sizi umursamaz yardım çağrınıza tınlamaz. sinek vızıltısı kadar umurlarında değildir. bu durumda sizlere karmayı hatırlatmayı bir görev bilirim. bir gün bizimde bitebilir ve yardım ettiysek yardım görürüz. bursalılar iyidir, hoştur hatta cinsleri de vardır ama yine de bursalı olmak güzeldir.
(bkz: bursa'nın ufak tefek taşları)
masum kız bıyıklı şoförün hayvani bakışları altında tecavüze uğrarken fırladım ve bip bip tamam önemli değil hayır hiç önemli değil. kratostol ben hi hii.
