bugün

2 çeşit versiyonu vardır ; eğer boş olduğundan haberiniz varsa gidip doldurabileceğiniz akbildir, fakat boş olduğundan haberiniz yoksa ve paranız da yoksa o "dığnı" sesini duyduğunuzda tüm umutlarınızın yok olmasına sebep olan akbildir.
"dünyayı yerinden oynatırım" gazıyla dışarı çıktım. boş akbil sesiyle kendime geldim. boş akbil, insanı kibirlerinden arındırır.*
boş akbil dayanışmayı, birliği, beraberliği geliştirir.

sezgileri kuvvetlendirir: " fazla akbil'i olan var mı ?" sorusu yöneltildiğinde "bu adamda bozuk yoktur hiç bulaşmayayım" demek, doğru zamanda demek sezgi değil de nedir?. istanbulluda bu sezgi olayı akbil sayesinde çok gelişmiştir.
ele biraz para geçtiğinde ilk fırsatta doldurulacak akbildir.
dododot şeklindeki sesiyle tüm otobüsün size dönüp baktığını, ulan zurna akbilinden haberin yok diye iç monologların yaşandığını, duymasanız da hissedersiniz ve gereksiz heidini al yanağı gibi yüzünüze bir ifade düşer.
sesi boş mide sesine o kadar yakındır ki acikirsin. edit: bu başlıklar başıma hey bu başlıklar başıma belalım belalım belalım belalım belaaaaaaaalım...
edit2: tamam doğru yere koydular. önceki başlık bos akbil idi.
bir akbil hiçbir zaman boş değildir. http://www.izlesene.com/v...-bos-akbil-sakasi/4823079
not: yazarlarımız kusura bakmasın, bilgisayarım youtube amcaya girmiyor.
Canakkale gecilmez demiyor allahtan..
Bana gurur meselesi yaptıran şey.

Akbilin boş olduğunun sinyalini o irrite edici sesle alır almaz, dönüp otobüse bile bakmam ben. Fazla akbiliniz var mı diye sormak mı? Hayatta ! Vakt-i zamanında sorduk da ne oldu ? Bilirim ki yolcular o an hep fakir kesilirler. Küçük emrah bakışı atsan kar etmez. Üstüne yüklü bir miktar para teklif etsen belki. Ama ben bu kadar curcunaya gelemeyeceğim için boş akbil ile yüz yüze geldiğim durumlarda önemli bir yere yetişecek de olsam, kırk yılın başı gelen bir araç da olsa o otobüsten iner ve uzaklaşırım. Sonunda bu hale geldim.
(bkz: hayata dair iç burkan akbiller)