son derece klişe bir konuya sahip olmasına rağmen kendini izlettiren bir dizidir. fakat benim için hiç bir zaman bir hana yori dango
olamayacaktır.
ama kore versiyonunun beğenilme sebebinin oyuncular ve dizideki gösteriş olduğunu düşünüyorum. japon versiyonunun görselliği o kadar iyi olmamasına rağmen kanımca duyguyu daha iyi yansıtabilmiştir.
dizinin konusu ve içeriğine gelirsek;
shinhwa, korenin yüz akı bir şirkettir. ve shinhwa okulu da çok zengin, hatta zenginliğin bile girmek için tek başına yeterli olmadığı müthiş lüks bir okuldur. shinhwa grubunun varisi gu jun pyo da bu okula gitmektedir. gu jun pyo ve kendisi gibi zengin olan üç arkadaşı okulda f4 adında bir grup olarak bilinirler. ve bu grup herkesin çok çekindiği, korktuğu bir çetedir. gözüne batan ya da kendisine saygısızlık eden, kafa tutan kişileri tüm okula düşman etmekte ve eziyet edip okuldan attırmaktadırlar.
yine bir gün okuldan attırılacak, eziyet görmüş bir öğrenciyi kuru temizlemeci olan fakir bir kız geum jan di tarafından kurtarılır.
bu olay ülkede büyük skandala sebep olur. shinhwa şirketi halkın ağzını kapatmak için geum jan di'yi burslu olarak okula alırlar.
geum jan di en baştan beri f4 grubuna sinir olur ama kendi kendine bu çeteye bulaşmamaya söz verir. içten içe de grubun beyaz atlı sessiz ve gizemli prensi yoon ji ho'dan hoşlanmaktadır, onun iyi ve farklı olduğunu düşünmektedir. ve fakir kızımız okula yeni gelen transfer bir öğrenciyle arkadaşlık kurar. bu fakir kızımız, arkadaşı transfer öğrencinin yaptığı hata ile birden kendisini f4 grubuna karşı olarak bulur. ve eziyet görür.
f4'ün lideri gu jun pyo da geum jan di'den hoşlanmaya başlar.
her şeye rağmen japon versiyonunu izleyin diyorum zira kore versiyonunda başroldeki kıza sinir olmuştum.
2 gün önce başladığım dizi. lakin bugün bırakmaya karar verdim hemide tam ortasında.
neden mi?
çünkü, tam bir ergen dizisi.
haa ben korece duymak istiyorum, kültürlerine bakmak istiyorum diye bir şey duydum? evet onun için 3 bölüm katlanılabilir.
lakin, elinde sonunda sizin başroldeki kızın viyak viyak bağırması, uslanmaz yauşukluların bunun etrafında pervane olması bir süre sonra yorucu ve yavan hale geliyor.
kore dizisi yerine romantik filmleri izleyin, bu konuda eline su dökülemez güney korenin.
misal, old boy(tamam romantik değil lakin izlemeyen ölsün)
romantik olarak da evim sensin in esinlenildiği film, ki dehşet hıçkırıklı salyalı sümüklü ağlamaya hazır olun.
always only you, bunda biraz yavanlık olsa da size istediğinizi verecektir.
demem o ki,
büsbüyük hilmi boys over flowers ı beğenmedi.
japon menşeilidir. kore olduğunu nerden çıkardınız diye kafalara gazete rulo yapılarak vurulasıdır. komedi dozlu dram, ağır da tearjerker'dir. şımarık, itici jun'un devleştiği seridir. shun'dan bahsetmeye gerek yok zaten. asıl kazandırdığı inoue'dir.
Staj döneminde akşamları vakit öldürmemi sağlayan ergenimsi de olsa izlemesi keyif veren dizi. Bir noktada sinir oluyorum orası ayrı. Kızlar hayvan gibi yemelerine rağmen çok zayıflar ve bu durumu kıskanmamak elde değil. Neyse diziye geri dönelim. Geum jan di nin yaşadıkları insanı üzüyor ve bir noktadan sonra sinirlendirmeye başlıyor insanı. Bu kadarı da fazla artık diyorsunuz aşk meşk olaylarında başına gelenlere. Goo Jun pyo nun elinden bir şey gelmemesine kızıyorsun. Dizi nasıl sonlanacak merak ediyorum ama kötü biterse hayal kırıklığına uğrayacağım bir gerçek.
lee min ho yüzünden izleyemediğim dizi. bir insan bu kadar mı itici olur lan! üstelik çekik olmasına rağmen itici, şu güzelim diziyi ağız tadı ile izlemek nasip olmadı ya ona yanıyorum.
ikinci Kore dizimdir kendisi bir ara tiryakisi oldum bitsin istemiyordum. Lee min hoo bu rol de o kadar tatlıydi ki kıskanmaları olsun hele ki tan Di evin de kaldığı Zaman'lar da ki sahne kahkaha atmıştım. Keşke hiç bitmeseydi ya. Lee min ho tek beğendiğim rolü burada oynamış. Ya da ilk burada gördüğüm için onu hep böyle beğenmişimdir.
Bu diziye de secret garden gibi mükemmel bir diziyi keşfettikten sonra top 10 listesine güvenerek başladım. iki dizinin konusu tema olarak aynı: fakir kıza aşık olan zengin çocuk ve onun fakir gelin istemeyen kötü kalpli anası. Bu klişe tema beni secret garden'da hiç rahatsız etmedi fakat bof'da başrol kızdan dolayı sürekli bir gıcıklanma bir antipati gelişti. izlemeyenler devamını okumasın plz..
--spoiler--
Birbiriyle kanka cillop gibi iki über zengin oppa (bkz: lee min ho) ve (bkz: kim hyun joong) bu her seferinde kıtlıktan çıkmış gibi yemek yiyen atarlı fakir kıza aşık oluyor. Hatta içlerinden biri bu kıza türlü türlü jestler işte adalarda yemekler helikopterle gezdirip aşkını ilan etmesine rağmen bizim köylü kızı donuk donuk çocuğun suratına bakıyor cevap vermiyor ağzını yüzünü buruşturuyor. Sonra gidip diğer çocuğa kur yapıyor. Helikopterliyle sevgili olup öpüşüyor sonra hop diğer sahnede öteki çocukla yaptığı tekne gezintisini düşlüyor. Sonra da viyak viyak bağırıp herkesi tersliyor. Ergenliğin doruklarında salak bir kız karakterin bir diziyi nasıl hiç ettiğini biz de izliyoruz. Ekranda tatlı bir aşk görmek isterken kendini beğenmiş bir edayla sürekli iki yakışıklı çocuğu reddeden bir kız izlemek gözlerimi kanattı.
--spoiler--
Daha finale gelemedim 12. bölümdeyim ama bu saçmalığa kim hyun joong gibi muhteşem gülüşlü güzel adam ve lee min ho'nun canlandırdığı güzel karakterli çocuk için katlanıyorum.
--spoiler--
Bitirdim diziyi ama fikrim değişmedi. Çocuk kıza Dedi ki başkasıyla evlenmeyeceğim bana sadece gitme demen yeterli Dedi ama bizim kız gene mal mal suratına bakıp konuşmadan gitti. Çocuk Amerika'lara okumaya gitti 4 yıl başka kız bulmadan geldi ve buluştular. insan çocuğa bir sarılır yakınlık gösterir birşey yapar. Gene suratına bakıyor bön bön. En sonunda çocuk diz çöktü evlenme teklif etti ama kız sadece gülümsemekle yetindi. insanı resmen kabız ettin jandi. Ayrıca çok dandik bir final yapmışlar. Sırf gu jun pyo ve ji hoo'nun yansıttığı dostluk ve aşk için izlenebilir bir dizi.
--spoiler--
izlediğim üÇ Kore dizisinden biridir. Bir ara onu izlerken sabahları uyudum geceleri onu izledim pek konuşmadım, aksanım bozulacaktı neredeyse ve cidden konuşurken Jan Di gibi bağırasım geliyordu. Jan Di'ye ve onun kaynanasına (!) uyuz olmayan var mı?