bugün

1898'de atlanta - georgia'da doğdu. doğumundan itibaren kördü. erken yaşlarda gitar öğrendi. 1927'de ilk plaklarını doldurdu. bir sürü takma ad kullandı. iyi bir gitarcıydı, sıcak bir vokali vardı. atlanta çevresinde 30'lu yıllar boyunca dolaşıp şarkı söyledi.

genellikle, ustası olduğu 12 telli gitar kullanıyordu; birden çok gitar çalıyormuş gibi bir izlenim yaratabiliyordu. 1934'te evlendiği eşi kate'le düetler kaydetti. 1940'ta john lomax tarafından kongre kütüphanesi için kayıtları alındı. '40'lı yıllarda dini müziğe yöneldi. 1956'da yeniden keşfedilişinden kısa bir süre sonra müziği bırakma kararı aldı, bir kilisede papaz oldu. 1959'da beyin kanamasından öldü.

vokaliyle de, gitarıyla da blues'un dev isimlerinden biriydi, ama ragtime'a, hillbilly'ye, spiritüellere de hakimdi. bob dylan onun için blind willie mctell şarkısını yazdı. statesboro blues, mama tain't long fo day, georgia rag, talkin' to your mama ve the razor ball gibi önemli parçaları vardır.
bob dylan, ustası olarak gördüğü (woody guthrie, leadbelly, etc.) müzisyenler adına şarkılar besteleme, ya da şarkılarında onlara değinme geleneğini sürdürerek, blind willie mctell'e de, blues üstadının adını verdiği bir şarkı yapmıştır. piyanonun ağırlıklı olduğu, melankolik, isyankar ve taş gibi bir bob dylan şarkısıdır.

seen the arrow on the doorpost
saying, "this land is condemned
all the way from new orleans
to jerusalem."
i traveled through east texas
where many martyrs fell
and i know no one can sing the blues
like blind willie mctell

well, i heard the hoot owl singing
as they were taking down the tents
the stars above the barren trees
were his only audience
them charcoal gypsy maidens
can strut their feathers well
but nobody can sing the blues
like blind willie mctell

see them big plantations burning
hear the cracking of the whips
smell that sweet magnolia blooming
(and) see the ghosts of slavery ships
i can hear them tribes a-moaning
(i can) hear the undertaker's bell
(yeah), nobody can sing the blues
like blind willie mctell

there's a woman by the river
with some fine young handsome man
he's dressed up like a squire
bootlegged whiskey in his hand
there's a chain gang on the highway
i can hear them rebels yell
and i know no one can sing the blues
like blind willie mctell

well, god is in heaven
and we all want what's his
but power and greed and corruptible seed
seem to be all that there is
i'm gazing out the window
of the st. james hotel
and i know no one can sing the blues
like blind willie mctell
bob dylan, tom waits, keith richards, beck, jack white, roger mcguinn, allman bros gibi yerel/geleneksel ezgilerden/şiirlerden modern/post-modern mükemmellikler çıkarmayı başarabilen müzisyenlerin duydukları saygıyı gerek yaptıkları coverlarla, gerek verdikleri röportajlarda muntazaman gösterdikleri blues müzisyenlerinden birisi. iki eric clapton, stevie ray vaughan ya da jimi hendrix dinleyip "ben blues adamıyım olm" diye gezinenler tanımazlar tabii - tıpkı ma rainey'i (dylan'ın "tombstone blues"unda adı geçen kadın), howlin' wolf'u, hatta muddy waters'ı bile bilmeyenler gibi. ha ben blues adamı filan değilim.
blues müziğin vazgeçilmezlerindendir. ayrıca bob dylan'ın şahane bir şarkısı vardır blind willie mctell adına.
bob dylan'ın şahsa yazdığı şarkı için:http://www.youtube.com/watch?v=96r_Ik65_d0
blind willie mctell'in herhangi bir şarkısı için:http://www.youtube.com/watch?v=h3bA3BcEBkQ&playnext=1&list=PLA1E19F781AE40709&feature=results_main