bugün

bazı hormanların salgılanmasıyla, belli vucut mekanzimalarının harekete gecirililmesini zamanlayan sistemdir.

gün ışığı, ruhsal durum ve alışkanlıklarla doğrudan ilgilidir.
gün ışığına göre vücudun istemsiz olarak gerçekleştirdiği olaylar bütünü.
kramer de fazlasiyla gelismis olarak bulunan ozellik, oyle ki adam biyolojik saatini ayarlayabiliyor ve istedigi saatte kalkabiliyordu.*
08.00: nikotinin sağlığa en fazla zarar verdiği saattir. kahvaltı sigarası damarları her zamankinden fazla daraltır.

09.00: vücudun kuvvetli olduğu saattir. iğne olacaksanız veya röntgen çektirecekseniz en uygun zaman.

10.00: vücut en yüksek ısısına ulaşmıştır,verimliliğiniz en üst düzeydedir. bellek yaratıcı ve dinamiktir. ama 10.00-12.00 arası enfarktüse sık rastlanır.

11.00: vücudumuzun tam formunda olduğu saat. zihnimiz hızlı çalışır ve özellikle hesap işleri zorlanmadan yapılabilir.

12.00: dikkat azalır, uyku basar. midedeki asit fazlalaşır, beyindeki kan azalır.

13.00: vücut formdan düşmüştür. verimlilik gün ortalamasının yüzde 20 altındadır.

14.00: tansiyon ve hormon düzeyi düştüğünden kendimizi bitkin hissederiz.diş hekiminden korkanlar bu saatte randevu almalı. çünkü bu saatte acıyı daha az hissederiz.

15.00: enerjimiz geri gelmiştir, belleğimiz tam formundadır. sabahkinden az olmakla birlikte ikinci
verimliliğe yaklaşırız.

16.00: spor için en iyi saat. tansiyon ve dolaşım çok iyi durumdadır. mide asidini önleyici ilaçların etkisi bu saatte daha verimlidir.

17.00: organların faaliyeti üst düzeyde.kuvvetimiz artar. böbrekler, mesane çok çalışır. akşam üstü
midedeki asit miktarı fazlalaşır. 17'ye doğru mide kanaması geçirenler artar.

18.00: akşam yemeği için iyi bir saattir.pankreas özellikle aktiftir. karaciğer alkole karşı her
zamankinden daha dayanıklı sayılır.

19.00: tansiyon ve nabız tembelleşir. bu nedenle, tansiyonu düşüren ilaçlar konusunda dikkatli
olmalısınız. sinir sistemi üzerinde etkili olan ilaçların tesir derecesi de fazladır.

20.00: karaciğerdeki yağ düzeyi düşer ve kullanılmış kan kalbe tekrar her zamankinden fazla akar. alerjisi olanlar,astımlılar ilaçlarını bu saatte almalı. antibiyotiklerin etkisi de artar.

21.00: sindirim organlarının günlük görevi sona erer. yenen her şey midede sabaha kadar hazmedilmeden kalır.

22.00: sigara içenler de son sigaralarını içmeli çünkü vücut nikotini daha zor atar.

23.00: tam dinlenme saatidir. organizma stres hormonu salgılamasını durdurur. sakinleşir, gevşeriz. tansiyon ve vücudun ısısı düşer.

24.00: uyuduğumuz sırada deri hücreleri durmaksızın çalışır. ilk rüya safhası başlar.

01.00: vücut kendini uykuya programlar. dikkat azaldığından bu saatte çalışanların hata yapma
olasılığı, iş ve trafik kazaları artar.

02.00: görme duyusu ve refleksler zayıflar. bu nedenle trafik kazalarının çoğu bu saatte olur. vücut soğuğa karşı aşırı hassastır.

03.00: melatonin hormonunun salgılanması tembelleştirir, kararsız yapar. melankolik hissetme artar ve intihar vakalarına çokça rastlanır.

04.00: stres hormonundan enerji kazanırız.enfarktüsler 04.00 - 06.00 arasında özellikle fazlalaşır. çünkü tansiyon oldukça fazla yükselir, kalp damarları çabuk gerilir.

05.00: bu saatte vücuttaki erkeklik hormonu çok fazla salgılanır. stres hormonu gündüz değerinin 6 katına çıkar.kaybolan enerji geri gelir.

06.00: kortizon salgılanmasıyla organizma uyanır. metabolizma hareketlenerek günün işleri için enerji ve proteini hizmete sunar.

07.00: vücut hâlâ zayıf safhadadır. bu nedenle spor yapmaktan kaçının. kalbe ve dolaşıma gereksiz yere yüklenilmiş olur.sindirim organları bu saatte iyi çalışır, güzel bir kahvaltı edin.
çocuk yapmak istemiyorum dediğiniz zaman, hemen ardından insanların size

''vardır senin de bir biyolojik saatin'' dediği, genelde bu tür konuşmalarda geçen artık meşhur olmuş bir saat cinsi. *
tum uzuv ve organlarin sistematik bir sekilde calismasi durumudur. evet bizzat kendi uzerimde inceledim, cis vaktime kadar sistematik arkadas; makina gibi calisiyor.
koşullanmanın yarattığı bir saattir.

pavlov'un köpekleri deneyindende bilinen, bir şeyi devamlı tekrarlama sonucu o şeyin alışkanlık haline gelmesi.

lakin bu deneydeki gibi insanlar zil sesini duyar duymaz salya salgılamaz.

peki nasıl bir koşullamadır bu?
bazen farkında olmadan çevreye ve ya iş koşullarına adapte olmak için sağlanan tutumun, daha sonralarıda devamlı ortaya çıkması.

bunlardan en fazla sorun yaratanları; erken boşalma ve uyku bozukluğudur.

ama devamlı bu sorunlarla yaşanacak diye bir kaide yoktur. sadece saati yeniden kurmak gerekir.
kimi insanda hiç olmayandır.

öyle bir insan düşünün ki;
ilk gece sabaha kadar içip, 6'da yatıp öğlen 1'de uyanıyor ve iştahı olmadığından bir paket bisküviyi kendini zorlayarak yiyor.
ikinci gece hiç uyumuyor ve okula gidiyor, okulda yemek yemeye çalışıyor fakat yine iştahsızlıktan dolayı aldığı yemeğin yarısından fazlasını çöpe döküyor, akşama da arkadaşlarıyla gezip dolaştıktan sonra evine dönüyor.
üçüncü gece artık yemek yer ve uyurum diye düşünürken yine zorlamayla atıştırdığı bir kaç abur cuburla sabahlıyor uyumadan... *

(bkz: mal olmak)
Şu anda bana bu entryi yazdırandır.Hayır her sabah aynı saatte uyandırdığı için işe yarıyor yaramasınada, cumartesi günü sabahın 6 sında ne işim var benim sözlükte bozuk mu olm bu saat karmaşasını yaşatmasıda cabası.
Canlının metabolik reaksiyonlarının, günlük güneş ışığı miktarına ve güneş ışığının alınabilme saatlerine göre izlediği döngüdür. uykuda kalma ve uyanıklık süresi ve Özellikle hormon salgılarının 24 saatlik ritimler halinde düzenlenmesi biyolojik saate göre belirlenir. Herhangi bir nedenle bu döngüde düzensizlik yaşanması biyolojik saatin şaşırmasına neden olur. böylece altüst olan bu bünye saat sabahın 8 inde hala ayakta olur ve "o herhangi nedenin" ne olduğunu bir türlü bulamayarak isyan eder;

"bir adet biyolojik saat kaybolmuştur, bulanlar insanlık namına bildirsin!"

mecburi edit: al işte, saat sekiz buçukmuş...
ev arkadasım olacak kişiliğin biyolojik saati normalden çok daha feci bir şekilde çalışmaktadır. normal insanlar da her sabah 08:00'de 09:00'da kendiliğinden uyanırken, bahsi geçen kişilik, her akşam düzenli olarak yemek sonrasında uyuduktan sonra bir daha uyanmamakta ancak perşembe günleri saat 21:30'da süper loto çekilişine; alarm, saat, telefon hazırlamadan haftalardır kendiliğinden uyanmaktdır.
hayatımın amına koymakla meşgul bu aralar. olm dön hadi geri evine affettim lan seni.
bir türlü tatmin olmayandır. sırasıyla günlük 0-4-8-12 saatlerini hepsini denemiş biri olarak, bir türlü tatmin edemedim kendisini. sürekli fazlasını istiyor. varsa bi çaresini bilen, öneri alınır.
alarm kurmadan hergün aynı saatte kalkmanızı sağlayan, elle tutulur olsa bozacağım saattir.
eğer hayatınız dengesiz bir uyku düzeninde ise yani günün her saatinde uyuyup uyanma potansiyeliniz varsa amına koyulmuş saattir.
bir de metrodan her çıktığımda sigara yakasım geliyor.
yüce rabbimin bir lütfudur.
geceleri uzun uzun vakit geçirmeye yarayan insansal özellik.

nitekim sabah uyandıktan sonra kahvaltı 4-5 saat sonra öğle yemeği yine 4-5 saat sonra akşam yemeği, gece 1 gibi uyku. Uyku süresince yemek yemediğim için en son saat 8'de yemek yememe rağmen hala herhangi bir açlık hissiyatı, yeme içgüdüsü duymamaktayım.
hiç sahip olamadığım, bu gidişle de olamayacağım durumdur. her sabah alarmla ve anne zoruyla 6'da kalkmama rağmen alarm kurmadığım günlerde 10- 10.30- 11e doğru uyanırım.
aynı şey öğünlerde de geçerli. ne zaman acıkırsam yerim ama saatler hiç uyuşmaz.
(eğer biyolojik saatin içine wc saatleri de giriyorsa onu da söyliyim: onunda saatleri hiç tutmuyor)
göte pamuğun sıkıştırılacağı zamanı gosteren saat.
bazılarında olmayandır. (bkz: kendinden bilmek)
gececi tayfanın amına koymak suretiyle bozduğu saat.

çalışmıyor amına koyayım.
(bkz: her gün aynı saatte çişe gitmek)
4 aydır 7'de uyandıran 24'te uyutan saattir.
ben de öğlenlere kadar uyuyup sabahlara kadar muhabbet etmek istiyorum...
final dönemlerinde göt olan saattir. yaz okulu falan dinlemiyor efendim yalan oluyor bu sistem bende.

33 saat sonra özlenen uykuya kavuşunca iftarı da geçip sahura 2 saat kala uyanmışız. ulan iftarı yaptık arada birşeyler yiyip sahuru da öyle hallettik. şimdi de böyle baykuş gibi oturuyoruz işte.
şahsım için sabah 8 olan saattir. kaçta uyuduğum hiç farketmez, 8'de açılır gözlerim.