belleğe dolanip kopmayan, işte güçte performans düşüren, çok şükür ki "bir" tanesinden "bir" tanesine, "pek" tanesinden "çok" tanesine olsa halimiz nice olurdu dedirten nihat doğan eseri.
"e duy sesimi" dediği an... işte o an varya...yaaa.. yığhh bıhh... içinizden gelen tüm küfürleri binbeşyüzle çarpın karekökünüde bu kıronun bi tarafına sokun demek istediğim çalgıdır.
"canısından canısına" da o tüyleri diken diken eden sevgi sözcüklerinden biridir ki; bir dönemimizi mahveden şarkıdır. unutulması dileğiyle...
(bkz: canısı)
karmasık iliskilerin oldugu sarkıdır. once bitanesinden bitanesine, sonra cantanesinden cantanesine, kartanesinden gültanesine, sonra hepsi birden bi tanesine.
(bkz: grup indirimi)
(bkz: ersan kuneri)
canımmmmmmm canım canım canım canım canım canım
canım canım
canımmmmmmm canımcanımcanımcanımcanımcanım...
aadlı mustafa topaloğlu şarkısını hatırlatan, akla düşünce (ya da herhangi bir şşekilde kulağa giren) dile pelesenk olan ve söküp atılamayan şarkıdır.**
bir ara bayağı popülerdi bu şarkı.hatta okuldan eve gelince nedense hep show tv açık olurdu ve oradaki şarkı indirme kodlarında "gesi bağlarında"n sonra çalardı bu birde.