Ben anlatamadım. Bi insan bu kadar mı kendi bildiğini okur. Haksızmışım. Çocuk gibiymişim. Benim yaptıklarımı o yapsaymış neler olurmuş. Ve daha bi sürü şey.
ilk olarak kafamdaki " haksız " yargısından uzaklaşıyorum. Sonra onun gibi düşünmeye başlıyorum. Duymak istediği cümleleri bak burası önemli " duymak istediği cümleleri " kendi yorumumu katarak farklı bir bakış açısı ile söylüyorum. Ve hemen anlamasını beklemiyorum. Biraz zaman tanıyorum. Eğer o zaman içerisinde de anlamadıysa daha fazla üstünde durmuyorum. Çünkü biliyorum ki bir insan anlamak istemiyorsa ona istediğin şekilde anlat, anlamaz. Aynen kulaklarını iki eliyle beraber sonuna kadar kapamış bir insana laf anlatıyormuşsun gibi oluyor. Uğraşıp, zaman harcamaya değmeyeceğini düşünüp, yoluma bakıyorum.
Bunca zaman kendi derdimi anlatırken bile ortaya hemen kendi derdini sokan arkadaşım geçenlerde bana güç manyağı dedi. Şimdi ben bu aptala söz mü anlatacağım. Yo hayır anlatmayacağım kendi bokunda boğulsun. Anlatsan da anlamaz çünkü.
Arkadaşım senin sorunun ne?
Kafan çalışmıyor mu yoksa bilinçli mi yapıyorsun bunu?
Otur bakalım şuraya benim canımı sıkan bi problem var Konuşmamız gerekiyor.
Çözüm odaklı mı konuşalım yoksa direk alakayı mı keselim?
Trip atmak mı?
Asla!
Bana göre değil üzgünüm,hem o kadar vaktim de yok zaten...
neyi anlatmaya çalıştığınıza ve kime anlatmaya çalıştığınıza göre değişecek olan eylemdir.
sevdiğiniz bir insan ise ve anlayışlı ise tatlı tatlı sakin sakin şeklinde.
sevdiğiniz bir insan ancak anlayışsız ise sakin sakin şeklinde.
sevmediğiniz ama anlayışlı bir insan ise gene tatlı tatlı sakin sakin şeklinde.
sevmediğiniz ve anlayışsız bir insan ise hiç uğraşmayın..
siyasi bir mevzu ise malum taraftan ise gene hiç uğraşmayın. yıllardır uğraşılıyor işe yaradığı görülmedi..
hata dediğiniz şey kırmızı ışıkta geçmek gibi barizse anlaması kolay olacaktır. ancak bu hata sizin istemediğiniz bir şey olduğu için hataysa zaten gerçekten bir hata değildir. senin için doğru olan karşındaki için de doğru olmak zorunda değildir. sorunun temeli de aslında herkesin kendi doğrusunun peşinden koşmasıdır.
Adı ustunde 'hata' bilinçli olarak yapılmaz..daha çok hatanın yapıldıktan sonra telafi edilip edilmedigine bakarım. Şayet bi insan hata yapıp üstünde durmuyorsa, amaan deyip geciyorsa, hata degil kasıt ararım.!
anlatırsın ama anlamaz. en basit ve saçma bir örnek veriyim. arkadasımla yolda cok hızlı araba kullandıgını soyledim. tek başınayken istediğini yapabilileceğini ama ben onun yanındayken bir can tasıdıno unutmaması gerektiğini soyledim. bana ne dedi biliyo musun . senin canın cok mu kıymetli sen öldüğünde sizin milyondolarlık şirketnize geçicem gibi sacma sapan olmayan hikayeler uydurdu üstelik bunu 4 yıldır tanıdım bi insandan duydum. anladım ki aşağılık kompleksi varmış elemanda...
Bi guzel anlattirirsin derdini. Sonra herkes kendine yakisani yapar dersin. Ilk 2 gun koymaz sonraki gun yalniz kalir koyar hatasini anlar ama ustune giderek anlatamazsin.
"uygun bir dille" şeklinde cevaplanan soru.
konuşurken takınılan tavır önemlidir. suçlayıcı bir dil ile konuşmaya başlamak; reddedilmenize; mesajın, hedefe ulaşamamasına sebep olabilir.
bu yüzden iyi bir giriş ile başlamalısınız. yapıcı bir dil kullanmalısınız. aşağılayıcı ve suçlayıcı ifadelere yer vermemelisiniz.
anlayacaktır.
