yazarın anlam ve anlatım üzerine eser vermek amacıyla, kararsızlık ve öfke nöbetinde kendini paralayarak, anlam ve ifade aramasını anlatandır. o vakit bilgisayarı kapattıran, hayal dolu uykulara ya da sessiz boş sokaklara vurdurandır. yazarı en çok üzendir, çünkü o üretendir.
an itibariyle içinde bulunduğum ruh hali. uzun süre sözlükten uzak kalmanın bir sonucu olabilir. insana yazma yeteneğini kaybettiği hissi veren bir durum. *
"Ah, neler hissediyorum da tahlil edemiyorum. Bir şey yazmak, o duyguların içinden bir şey çıkarmak istiyorum ama bir kere ne yazmak istediğimi tayin edebilsem. Şurada -beynini gösteriyordu- bir şey var, bir şey duyuyorum ama rüyalarda tutulamayan şekiller gibi parmaklarımın arasından kaçıyor.
Bilir misin, nasıl bir şey?
Bak şu semaya, ne görüyorsun, mailiklerden mürekkep bir derya..." *
o kadar yoğun duygular içinde olmak ki, hangi birinden başlayacağını, neyi nasıl en iyi şekilde anlatacağını, aktarabileceğini bilemememek. ve hissettiğini yazıya dökememekten, dökerken de hissettiğinin hissettiğinden çok daha küçük bir şey gibi yansımasından çekinmek.
yazmak istenir. kalem ele alınır yada klavye başına geçilir. tam başlarken hiç birşey yazılmaz. sadece bakılır. herşey düşünülmüştür tasarlanmıştır ancak düşünceler kafadan çıkmak istemez.
sırf istatistiklere girmek için günün ilk girdisini ben yazıyım dedim yazacak birşey bulamadım. kasıyorum ulan bir saattir.*
tanım: yaratıcılığı geçici olarak kaybetmektir.**
sevişmek isteyip sevişememek kadar kötü olmayan durum. tabi bunun da iki türü var. bir; kukusuzluktan sevişememe durumu iki; iktidarsızlıktan sevişememe durumu. taktir edersinizki ikinci durum ilkinde bir hayli daha vahimdir. onun için bırakın yazamadığınız için üzülmeyi sevişmeye bakın. sevişemediğinize üzülün ki yerini bulsun. elbette bir şeyler bir vakit yazılır bak bir metin çıktı bile ortaya. her zaman yazarsın ama her zaman sevişemezsin hele belli bir yaştan sonra hiç sevişemezsin oysa yaş ilerledikçe yazma kabiliyetin ise artar. birikimini kağıda dökersin sevişin işte seviş ohhş.
genellikle gecenin geç saatlerinde ortaya çıkan sorunsal.başlıklarla ilgili akıldan çok şey geçer ancak bu geçenler mantıklı bi cümle içine yerleştirilemez, yerleştirilse de anlam bütünlüğünde mutlaka sorun yaşanır. sabrın sonunda neyse yarın sabah sakin kafayla yazarım diye sözlük kapatılır ancak sabahın da ilk saatlerinde bünyedeki uyku sersemliği durumu, kahvaltının mayışıklığı geçmez ve yazar kişi yine kafasındaki entry'i malesef giremez ve zamanla yazmayı düşünülen şey unutulur, güzelim entry'ler heba olur.