Sınava 1 saat var. Herkes gergin. Kantinde oturuyoz. Bizim yabani arkadaş aniden ben sıçmaya gidiyom diye fırladı. Dedik n’oluyo. Eleman uzun bi süre dönmedi. Dedik bu motoru bozmuş herhalde. Ne yedi lan bu gibisi muhabbetler. Lan 25 dakika geçti herif hâla yok. Dedim dur şuna bi bakim. Tuvalete mi düştü noldu diye. WC’ye girdim. Harıl harıl su akıyor. Bizimkisi kabine yetişmiş, ama klozeti tutturamamış. Olduğu gibi duvara şlak diye yapıştırmış ama o ne bok öyle. Lan kamyon dolusu inek tezeği gibi. Lan hAyvanmısın sen.
eski sevgilime bir keresinde samimi olduğum kız arkadaşın adıyla hitap etmiştim saatlerce trip yiyip, izah etmiştim durumu. o kızın adını söylemem ile gözlerimi yumup şimdi sıçtın oğlum demiştim içimden.
üniversite 1 de etkilendiğim hoş tatlı bir kız vardı. kendi halinde takılan ama endamlı, zarif, şaheser bir kızdı. bunun yanına oturdum. dersten 10 dakika önceydi. ders başlamadan bu kızla sohbet etmek istiyordum. bisküvi çıkardım önce kendi ağzıma attım sonra buna ikram ettim. teşekkür etti ve aldı. daha sonra benimle sohbet etmeye başladı. birkaç bir şey dedi. bende kızın konuşmasına sevinmiş olmalıyım ki ağzımda bisküvilerle cevap verirken kızın üstüne büskivi parçaları döktüm baya. rezil bir andı. bütün plan suya düştü. aşırı randıman düşürücü bir andı. neyseki kız mütevazi olmalı ki önemli değil dese de ben 1 hafta falan kendime sövmüştüm.
sıçış değilde kusma ile ilgili bir hikaye anlatayım. ben takribi 5 yaşındayken bizim köyde ilkokul öğrencileri müze gezisine gidiyordu. ben okumsam da abim ve babam katıldığı için beni de götürdüler. sonra müze gezisi sırasında kapıda bir seyyar satıcı dondurmacı vardı. neredeyse tüm öğrenciler gidip ordan dondurma aldılar, biz de istedik babam bayattır ben paket alırım size deyip oradan almadı. iyi ki de almamış. dondurma bayatmış ve arabada gelirken -ki yol yaklaşık 1 saat- sırayla öğrencilerin mideleri bulanmaya başladı. bir iki tanesi tam otobüsün içine milletin üstüne kustu, diğerini zor yetiştik otobüsü durdurup yolun kenarıan kustu. otobüs adeta böyle kusma etkinliğine dönüşmüştü. pis pis kokusu hala aklımda amk. hayatımın en travmatik günlerinden biriydi. o gün bugündür açık dondurma ile aram mesafelidir.
halk beni seçti diyerek istediğini yapan her şeyi ben bilirim diyen diktatör zihniyetlinin ülkeyi batırması. üstelik bu sıçışın suçunu da dış güçler amerika diye başkalarının üzerine yıkıyor.
yok lan...
tek adam putin den değil madoro - arjantin'den bahsediyorum.
Siçış değilde bir utanma var.
10-11 yaşlarındayken bir tanıdığın dükkanına ziyaret sırasında oradaki abilerden biri elini uzattı sıkıntı şu ki adamın eli yokmuş korkarak elimi geri kaçırdım sonrasinda özür dilerim abi desemde hala utanırım.Onun pişmanlığı bir ömür geçmez muhtemelen.
Üniversiteden tanıdığım biri vardı. Beraber projeler yapmıştık vs. Babasıyla muhatap olmuştum o zamanlar beni bayağı sevmişti hatta garip gelecek ama beraber oturmamızı vs. istemişti. Temiz biri olduğumu düşündüğü için evlenmemizi istiyordu bunu ima etmişti.
Aradan 6 sene geçti geçen sene ancak düzenli bir işim oldu.
iki ay evvel rüyamda kızla nişanlandığımı vs. Görmüştüm. Bir deneyeyim konuşayım dedim salakça.
Kıza mesaj attım görüşelim mi diye. Kız araştırma görevlisi müsait değilim bu aralar sınavlar var dedi.
Bir ay geçti öyle. Arada mesajlar attım hatta yüz buldum diye ilan-ı aşk ettim mal mal. Görmüyordu mesajları facebook'ta.
En son çalıştığı üniv e gideceğim dedim. Mesaj attım ertesi gün gittim.
Kapısını çaldım kız suratıma bile bakmadan sinirli bir şekilde ne işin var burada dedi. Rezil olmuş hissettim kendimi. Üzerime yürüdü odada masa üzerindeki çanta vs. düştü hatta. Aşağı inelim konuşalım dedi.
Yolda yürürken ben böyle bir şey istemiyorum dedi. Arkama bile bakmadan iyi günler dedim uzaklaştım.
Çaycumada çalışırken kabız olmuştum,iki hafta sıcak çorba,su çay , yürüyüş her şeyi denedim olmadı neyse derse 10 dakika kala bir sıkıştırdı tam altı parça kolum kalınlığında diskilamistim.acayip rahatlamıştım.
ben bu rezil cümle yüzünden o programı izlemeyi bıraktım lakin burada da karşıma çıktı.
bak dikkat et küfür etmesi o kadar itici degil ama bu çok çocukca ve de rezil bi şey.
Umumi tuvalette gerçekleşen hikayemdir.
Soğuk bir şubat ayıydı. Umumi helaya zoraki attım kendimi.
ayıptır söylemesi büyüğü yaptım. Tam ohh deyip rahatladım ki, tuvalet kağıdı olmadığını farkettim.
Neyle silicem şimdi? Derken aklıma ağzımdaki maske geldi. Ve çıkarıp iç tarafı ile bir güzel sildim. Çünkü maskenin dışında virüs olabilirdi. Böyle zeki düşüncelerim vardır!
Neyse işte o günden beri Avm ve opet benzinliği dışında tuvalete gitmem. Bu yerler de tuvalet kağıdı, sıvı sabun ve kağıt havlu kaliteli olarak bulunuyor.
Hatta bazen sırf büyüğü yapmak için Avm tuvaletine gidiyorum.