özellikle güzelse, tarif edilemeyecek kadar erkeğin içinde dopamin ürettirir. tanrının yarattığı en estetik canlı olan kadın vücudunu kollarının arasında hisseden ve kavrayan erkek için ruhu nirvanaya çıkarmaktır.
huzur veren eylemdir. benim pamuk nine kıvamındaki halalarıma sarılmak benim için herzaman özel olmuştur. onun haricinde arada denk gelen sarılmalar yara sarar. hani bazı insanlar vardır. ortama girdiğinde şevkat yayarlar. işte onlardan çok var bende. bunlardan hangisinin yanına gitsem sarılırken içine sokasım gelir.
bu kadar yazınca sık sık yapıyormuşum gibi oldu. bu bahsettiklerimin bazıları arasında aylar yıllar oluyor genelde. soğuk bir insanım. öpüşmek, sohbet muhabbet, sosyal aktivite bende yok. yalnızca sarılmak benim için özel.
son olarak doctor who sözlerimizden alıntı: sarılan insanlara güvenme. sarılmak yüzünü gizlemenin en iyi yoludur. (bkz: Ziya paşa) (bkz: ikilik)
Güvende ve yalnız olmadığınızı hissettirir size ve ansızın gelen huzur ve masumiyet ele verir sizi duygularınız dışarıya çıkar ve önemsemezsiniz o an hiç bir şeyi sadece sarılmak istersiniz. Susar ve boş düşüncelere dalarsınız sorgusuzca.
dünyadaki diğer duygulardan açık ara farkla sıyrılmış bu eylemi yaptığınız kişi canından çok sevdiğiniz insan ise, hele de bütünleşiyorsanız bununla yıllarca aradım buldum demektir anlamı veya her sarılışınıza onun yanınızda olduğunu ona sarılabildiğiniz sevinciyle dolduruz içinizi. o olmadığında hayalinizi kurarak başka şeylere sarılabilirsiniz veya o güzel hissi hayal kurarak da yaşamak istersiniz( (bkz: yastığa sarılmak) ve yastık da sizin sevginizden nasibini alır böylece.
insanın içinde saklı olup da çıkartılmayı bekleyen hisleri çıkarmak görevi bazen değil çoğu zaman sevdiğiniz kadına düşer bir erkeğin gözünde. bunu yıllarca görmediğiniz veya bakmadığınız bir eşyanın üzerinde birikmiş tozlar olarak düşünebilirsiniz. hayatına girecek olan kadına bu duygularınızı açığa çıkarmak onları sevgisiyle beslemek düşer. aslında doğası itibariyle kötü dediğimiz insanı açığa çıkarmak hiç de zor değildir ve biraz çabalansa ve çıplak gözle bakılsa aslında yeni doğduğu gibi ki çocuk hallerine bile dönebilir yeter ki siyahla boyanmış gözlükler ve mesafeler olmasın.
insanlar cansız ve duygusuz şeylere sarılır bazen, bu bir oyuncak ayı veya yastığa. gönülden geçen odur ki yaşamın gelecek yüzyıllarında kümeler konusunda anlatıldığı gibi herkes birebir örten ve eşleşen durumunu yaşasın.
biz, bir sevgili olan kadına sarılmayı ele alalım.
bir kadına sarılmak kabulleniştir. bir kadına sarılmak masumiyettir. bir kadına sarılmak kışkırmak öncesi çocuk masumiyetidir. bir kadına sarılmak neşe öncesi hüzündür. bir kadına sarılmak şehvet öncesi masumiyettir. bir kadına sarılmak kahkaha öncesi ağlamaktır.
boyu boyunuza yakınsa, ellerinizi sırtına yapıştırıp, çok hafif okşayarak, kafanızı boynuna gömüp, o da ensenizle oynadığında varoluşunuzu tamamlayabileceğiniz duygu.
sizin yüzünüz o meleğin kulak memesine değdiğinde hangi azrail alabilir canınızı? siz o meleğin kokusunu ciğerlerinize çektiğinizde hangi çernobil dokunabilir size?
