iliskilerde bir zaman sonra olan durumdur. cunku iliskinin baslangicinda her sey gulluk gulistanliktir ve bir bilinmezlik ceperine girer kişi. cogu zaman bu ceper esir alir kişiyi yahut esir almasa bile cevresel kosullardan dolayi insanlar degisir ve yabancılasir. hatta bir dusmana bile gerek yoktur zamandir cunku en buyuk dusman. oyle yada böyle insanlar yabancilasir birbirine ve bir bakarlar bir hayale asik olduklarini zorlada olsa kabul ederler. ki bunlar azinlıktır bu arada. cogu ise bu hakikati gormemezlıkten gelirler ve kendilerini bozuk para gibi beyhude harcarlar gider. ama ne yapalim hayat bu .....
+ben senin hayalini sevdim!
-ben de seni seviyorum!!!
+yok yanlış anladın ben seni haylimde zayıflatıp sevdim.
-nasıl..?
+göğüslerini de büyttüm..
-aaa...
+bi de soydum oğh...
-terbiyesiiiz... şrakkk
gönlün yerlere göklere sığdıramadığı güzeller güzeli prensesin hayal edilen kişiyle aynısı olamayacağından korkularak, yüzde tebessümle devam ettirilendir bazen.
--spoiler--
bağdat' ı almak bağdat' tan daha mı güzeldi?
--spoiler--
ilk heyecan. sanal gibi birşey. görmeden bilmeden hayale tutulmak. genelde 12-13 lü yaşlarda çoğu kişinin başına gelebilecek durum. gerçek olduğunu anladığında üzüntüsünün geçmesi zaman alır.
yaşamayanın bilemeyeceği duygu. öyle ki kısa bir tanım yapmak gerekirse. yaşadığınız tüm aşklar yalan ve eksiktir. ve siz hiç yaşamadığınız hiçbir zamanda yaşamayacağınız bir şakı diğer tüm aşklarınızla karşılaştırırsınız. işte bu bitiştir. ve bu bitiş yaşadığınız sürece bitmez, çünkü vazgeçemezsiniz bir hayali sevmekten. çünkü o hayal sizin yaşama sebebinizdir. hayal bunu bilmesede bilip önem vermesede.