bugün

Çocuktum. Köyde dolanır dururdum. Çok bir şey değişmezdi; ama 1999’da olsa, her şey farklı olabilirdi.
o'na sevdiğimi söylerdim...
5 yaşındayım, Sehirdeki Üç katlı evimizin en üst katında koyun yününden döşeği olan yatağın üzerinde uyanmış olurdum. Köyden şehre geleli 1 sene olmuştur. Şu an evin etrafında olan koca koca binalar yerine evin balkonunun bir tarafından ekilmiş araziler diğer balkona bakan tarafta bağ ve bahçeler olurdu.

Sabah kahvaltısında belki de aklımda kaldığı haliyle, sacda pişen ekmek ve toprak altından çıkan peynir istiyorum diye anneme ağıt yakmışımdır. Kahvaltıdan sonra dışarı çıkıp yeni arkadaşlarımla taşla toprakla, oyunlar oynayıp ağacın en yüksek yerine tırmanmaya çalışmışızdır. Henüz 5 yaşında olduğum için çok şeyler yapamamışımdır belki ama. mahallenin doğal örtüsü beton yığınlarına dönüşmeden önce çocukluğumu doya doya yaşadım diyebilirim.
Hemen bakkala gidip uzun Maltepe alırdım malum ötv olmadığı için sigara sudan ucuz.
lan ödevleri yaptım mı acaba diye panik olmama neden olabilir ama en azından kahvaltım hazır, önlük yakam kolalı ve babam hayatta ne güzel.
(bkz: 1986 doğumlu musunuz)
Dünyada henüz var olmadığım bir tarihin sabahına uyanmak nasıl olurdu acaba diye sorgulattı bir an. Ama hep şey denir ya, ‘eskiler çok daha güzeldi’ güzeldir herhalde…
Şahane olurdu. Annemin saçlarını okşar alnına öpücük kondururdum. Biliyorum ki çok boynu büküktü. Elini tutar yanlız değilsin derdim.
ciddi bir zenginlik getiridi.

mac sonuclari, film seneryolari, diziler, sarki sözleri ve beste, önemli olaylara kahinlik yapmak gibi sektörlerden para kaldirilirdi.
Meksika dünya kupasıni yeniden izlemek güzel olurdu.
Pek hatırlanmayan 4-5 yaş çocukluğuna uyanmak. Nasıl bir çocuktum acaba?
Dark dizisindeki gibi karışabilir her şey. Sevdiğiniz kız halanız çıkabilir.
Henüz Olmadığım bir yıla uyanmaktır.
Annemle babamın ortaokulda falan olduğu bir yıl hatta.
imkansız bir şeydir çünkü o yıllar geride kaldı ancak takvimden tarih değiştirilebilir.
görsel
ben biraz korkardım o zamanlara gitmeye. neler vardı o zaman kim bilir.
internetteki bütün popüler alan adlarını satın almak için birikim yapmaya başlardım.
babama başakşehirden arazi aldırtırdım. o zamanlar bir çuval un fiyatına alırdı 1 dönüm araziyi.
sözlüğün yarısının doğamayacağı sabahtır.
şu an ülke 1970'ler türkiye'sini yaşıyor.
yanlış anlamayın, yokluk satınalma beslenme açısından 1970'ler den daha beteriz ama ticaret-sermaye-piyasa-rekabet hukuku kanunları açısından suç teşkil edecek emir ile fiyat düşürme 1970 türkiye de ekonomik sistemden daha beter (işletmeler firmaların haksız rekabete yol açacak) uygulamalar kararlar alınıyor.
https://www.msn.com/tr-tr...17bac4a2ebd4f6135ebeadb15
Doktor Emmet Brown u bulur; "Allah'ını seversen beni geleceğe ışınla" derdim. Ayrıca "2015 te uçan kaykaylar yok. o cdler de öyle değil amk" derdim.
Of bizim aile için zor yıl. Ben küçüktüm anlamıyordum ama gerçekten zor yıllardan biriymiş. Fakirlik ve kimsesizlik zormuş.
96'yı tercih ederdim. 80li yıllar bomboktu. Yokluktu. Darbe yıllarıydı. 90lar efsaneydi.
Cicim haftası sonunda günümüz dünyevi konforundan yoksun kalarak 2 ay sonra kafayı yiyeceğin bir evrilme süreci. (bkz: bulmaca çözmek)
Annemin kollarında dışarısını izlediğim, onun hayatta olduğu bir sabaha uyanmaktır. Sıcacık bir özlemdir.