en çekilmez değil de en eğlenceli kısmı bütün yabancılar dağılır peşine sadece yakın akrabalar kalır ya o sırada çekilen halayın tadını hiç bir şey vermez. olsa da halay çeksek.
bence, bir düğünün en katlanılabilir anı, adlı bir başlıkta iki kelam şey yazılsa da olurdu dediğim başlık. çünkü , en çekilmez olduğu an'dan bir hayli fazla an'lar var.
Direkt düğünün kendisidir. Müziklerin başladığı an o, bangır bangır sesler, ayrıca ses kolonlarının dibine oturanlar için tam anlamıyla işkence olduğunu söylemeliyim. Takı töreni de sıkıcılığın hat safhada yaşandığı dakikaları içerir. Tamamiyle çekilmezdir konvoy kısmını saymazsak tabiki.
salona girildiği andan çıkana kadarki anlardır. mutlaka ki iki insanın hayatlarını birleştirmesi güzel bir şey arada sevgi saygı varsa bunu resmiyete dökmek mantıklı olanı.
benim yıllardır anlayamadığım o iki insan haricindeki herkesin o aktiviteden aşırı keyif almaları. gelin ile damat süs eşyası gibiler aynı. tüm derdi sıkıntıyı ve düğünden sonraki sıkıntıları yaşamakta / yaşayacak olan onlar ancak onlar haricinde hiç kimsenin umurunda değil bu sıkıntılar sanki. bu yazdıklarım tabi bizler gibi orta sınıf vatandaşlar için maddi olarak sıkıntısı olmayanların fazlaca derdi tasası olmuyor. hem maddi hem düğünlerinde öyle pistlere çıkıp coşanlar saatlerce ayakta durdurup zorla oynatanlar da olmuyor..
Salon biraz dolmuşsa siz girdiginiz an sanki herkes size bakiyormuş gibi geliyor ama aslinda gerçekten bakiyorlar. Amk. Sanki düğünün başlamasi icin sizi bekliyorlar.
yüzlerce kişilik kalabalığın karşısında, bilim adamlarının gözlem yaptığı deney faresi gibi tüm gözlerin üzerinde hissedildiği, gelin & damat sıfatında kalındığı an.