Eskide olsa bu ege kasabası güzellemelerini abartı bulurdum. Görüp yaşamadıgım icin. Annemin köyü eskişehirde. Ben oldum olası o cır cır böcegi sesini, o sessizligi hic sevemedim. Köy asla yaşayamayacagım, sadece yaşlıların gün boyu kahvehanede takılıp gün dordurdugu bir yerdi gözümde.
Suan bulunduğum ilcenin köylerinde hayat var, pandemi öncesi sürekli ot, peynir, ekmek, cicek türleri üzerine bir festival olurdu. Köy meydanında tezgahlarda yöresel ürünler, gün boyu müzik ve eğlence. Köy evlerinin duvarları rengarenk desenlerle boyanmış insana mutluluk veriyor. Kahvehaneler erkeklerin tekelinde degil ve köylerde ailenle oturup kahvaltı yapabilecegin bir çok yer mevcut. Betonlaşma şuan yok ama ileriki yıllarda ne olur bilemiyorum. Umarım bu el degmemiş ve canlı hayatını asla kaybetmezler. O köylerin ormanları villalarla dolmaz, bizde canımız istediginde agacların altında gidip güzel uykular çekmeye devam edebiliriz.
anlık hatta saniyelik olmasıyla insanı derin düşüncelere gark ettiren, sorgulatan kimi zamanda ürküten kişinin duygu durumudur. Hoş birkaç dakika sonra yine eski haline, özüne döner kişi. *
bende son bir yıldır varolan istek. ses istemiyorum, araba, avm görmek istemiyorum. ordan oraya manasız koşturmak istemiyorum. gerçek insanlar, gerçek bir hayat istiyorum.