bildiğin hacı*,
bir aralar arkasından fena bir savunma yazdımdı ki aman Allah. kapıştırdık. demokrat zihniyetini dahi küffara karşı savaş ile faşizanlaştırabildik. **
sonunda mekana hoşgelmiş,yine, yeni, yeniden, iyi etmiş. Msn niyetine mesaj kutumu kullanmayı özlemiştim yav.
bir de çok dertli bir günde yazıyorum bunları ondan diyeceklerim hep eksik, diyeceklerim hep ruhsuz.
lakin nerde kalmistik o nasıl bir giriş be kardeşim. Allah senin de yüzünü güldürsün.
cumadan sonra görüşelim.
mesajları bile toplumsal alana açtım var git sen düşün gerisini: ben ne haldeyim.**
samimi bir durum değerlendirmesine samimi bir cevap; belki biraz atlaya zıplaya yazılmış olarak ama tamamen içten.
en az 4000 yıllık bir tarih. üç kıtaya hükmetmiş bir cihan imparatorluğu'nun torunları. bizler.. yani Türk yurdu üzerinde tekrar dirilenler. müstesna adımız "Türkiye Cumhuriyeti." Birçok özellik sayılır; hukuk devleti, sosyal devlet, laik devlet vs. Mutlak olan özellik ise Türk Devleti oluşudur.
Şimdi geldiğimiz duruma bakıyorum. Milli devlet ülkümüzden, türk kültürümüzden, öz kimliğimizden arındırılmış bireyci bir anlayış empoze ettirilmeye çalışılıyor. Ben Türk'üm diyenlerin payına ise; kendi vatanında parya olmak, faşist olmak düşüyor. "tahammül bütün kötülüklerin mezarıdır" geliyor akla, bir de sabır oluyor payımıza düşen.
kaç kere içimiz yandı? Kaç çocuk babasız, kaç anne evlatsız, kaç kadın kocasız kaldı? Kaç kere vatan sağolsun denildi? Kürtler ayrımcılığa maruz kalmıştır diyen, kürt milliyetçiliği yapan müptezeller uğruna. Şimdi siz yani açılım mücahitleri! adına kürt sorunu diyorsunuz. Türk milleti demek ırkçılık ama mekanları kabile adlarıyla söylemek barış dili. Türk milliyetçisi faşist, kürt milliyetçisi ise mazlum.
evet bir sorun vardır. o da; bütün müteğallib güçlere karşı şeref mücadelesi vermiş bu toprakların Türk'e yaraşır bir şekilde yönetilememe sorunudur. bundan gayrısı; laf-ı güzaf!
Anadolu'nun en ağır bedelini ödemiş ve ödemeye razı olan, ilk önce ekmek verdikleri tarafından vurulan türkler için sonuna kadar türk milliyetçiliği..
sözlükte kemalist akıl tutulmasına uğramamış nadir kaliteli yazarlardan biri. kemalist'in en tipik özelliği nedir? diye sorulduğunda; "karşı çıkarlar ama karşı bir teorileri yoktur " diyebilmekte.
pkk ve dhkp-c'nin aynı bokun laciverti olduğunu bildiğinden bölücülüğün her türlüsünü dışlamasıyla takdirleri kazanan yazardan öte, bu satırların yazarı için ahiret kardeşidir.
çaylaklığı ile bezdiren yazardır. Buradan yönetime çağrı yapılacak ve artık yeterin denecektir.
Ha dönse ne olur? gene genelde anlaşıp ayrıntıda çeliştiğim fikirleri ile karşıma dikilir. Hay Allah diye tebessüm edilir. Kızılır sinirlenilir.
ama sözlük ortamı ortak paydaların dile getirilmesinden çok marjinalliği dile getirdiği için gelir bu kardeşimiz ile biz ayrı tellerden çalarız. yoksa genellesek aynı kefedeyiz maalesef *Hoş sohbette de ayrı tellerden çalıyoruz *
Yani özledik kendisini. En azından çaylak pozisyonunda mesaj serbest kalsın. msn facebook kesmiyor ben sözlükten hasbihal edeceğim yav.
Bu arada iddia ediyor ve diyorum ki güler zere'ye ne dediyse sonuna kadar aynı düşünüyorum. Ha çakallık edip de onun dediğini demiyorum orası başka.
Sevgiler moderatörlerim, amirim. bilgilerinize arz ederim.
Gel dostum gel. Özlettin kendini...
laf attığı katı cumhuriyetçilerden hiçbir farkı olmayan yazar. aynı şeyi kendi de yapıyor, farkında değil ve inkar ediyor. kendine bir dünya kurmuş ufak, bolca arapça kökenli kelimeli, orda yaşıyor...
okumakla çok meşgul olsa da işine geleni okuyamayan kardeşim. Allah'tan zaman onun görüşlerine yakın olanlar ortamda, yazılı, görsel ve sanal medyada, oldukça etkin durumdalar. Eskiden olsa okumak yerine başka eylemlerde görürdük kendisini sanırsam.
bana bir yerde kendi tarafındaki adamlar gibi cevap vererek görüşlerini aktarmış. Lakin ohal meselesine ufak bir örnek vererek durumu anlatmış, ancak o zaman yapılan yanlışların bugün aynen yapılacağını iddia etmek kendilerinin sürekli düştüğü anakronizmden başka bir şey değildir. varolan sorunun çözüm değil de kan getirmesinde de tek suçlu kendi tarafındaki adamlardır. sorumluluk almak yerine başkalarına laf atmakla meşgul olmaları acz içinde olmalarından kaynaklanıyor.
ama süreci belirtelim de anlatalım:
pkk ile gayri nizami harp öncesinde, doğrudan harp tanımlamasına uygun bir mücadele verildiği zamanlar ki pkk bu sıralar kendi şerefsizlerini "ordu" olarak tanımladığı dönem ve bu sırada küçük sayılarda değil 200 - 500 kişiye yakın gruplarla saldırılar düzenliyordu. işte bu saldırılarda büyük kayıplar veriliyordu. böyle bir zamanda ohal ilan edildi. kimi olumsuz durumlarla birlikte doğrudan bir başarı da sağlandı ve pkk stratejisini değiştirdi. bu ohal in başarısıydı. Fakat başarı sadece şehit sayısındaki azalmadaydı. ve tek bir kardeşini bile feda edemeyen güzel ülkem tek bir hain kalmayıncaya mücadele edecekti. Yeni gelişen dönem yeni durumları da beraberinde getirdi. ohal kalktı. terörü "0" alanlar yüzlerce şehitle sürece devam etti. ve hala kahpelere kardeş diyebilecek kelimeleri kendilerinde buluyorlar. Senelerdir devlet hatalı diyen, iktidara 2002 ye kadar gelemeyen kardeşlerim devletin hatalarını düzeltmek için çabalarken hala devlete suç atıyorlar. Çünkü kendileri de başkanları gibi belediye zihniyetiyle entelektüalizmin peşindeler. sanmaktadırlar ki hep kendileri başta olacaklar. sanmaktalar ki kendileri gidince olacaklar yeni gelenlerin suçu olacak. Devlet için düzeltme değil, kendilerini kurtarma için iş yapmak peşindeler çünkü. bir zamanların Ezik büzük megaloman karakterinin parayı bulan sonradan görmeler gibi davranması bu zihniyeti karakterize edecektir. Maalesef bunlar kendilerini de tüm yakındakileriyle aşağıya çekecekler.
neyse edebiyat yapmadan önce demokrasi şehidinin demokratlığını gösterecek bir bağlantı veriyorum.
Ayrıca muhaliflerini taşlatması, haklarında soruşturmalar açtırması, illeri ilçe yapması da buna dahil. isim vermeyeceğim, bana başkalarını da hatırlatıyor. üzgünüm dostum, savundukların senin beğenmediğin işleri yapsa da ve sen bunları eleştirsen de, bunlardan sen sorumlusundur. Kaçamak iş yok. Buna biz ideoloji diyoruz, garip post modern tanımlamalara girme.
anadolu yakası belediye otobüsleri üzerine ihtisasını sürdürmekte. bu çalışmalarını akademik alana taşır mı bilinmez ama siyasi partilerin websiteleri ile anadolu yakası belediye otobüsleri arasında yapacağı tez konusu seçimini merakla bekliyorum.
