üniversitelerin çoluk çocuk yuvası haline geldiğini, boş beleş insanlar barındırdığını gösteren durumdur. çalışmadıysan siktir git çalış demezler mi adama. ne sik yedin şimdiye kadar. derse de mi girmedin. seni okutan babanın ben...
iki sınavım olmasına rağmen daha hiçbirine başlamadım. bu gece birine çalışmayı düşünüyorum digeri de allaha emanet. ama ikisini de sağsalim anlatacağımı umuyorum sizin de yardımlarınızla tabi.
Amk ne vizesiymiş arkadaş bu, vizeniz batsın, sosyal medyada vize sözlükte vize, Avrupa da vize, amk iyi ki olmuş o vize, olmasa ne yarrak yiycediniz bilmiyom.
vize zamanı daha çok uykunun gelmesi, daha çok dışarı çıkmak istemek, sevgiliyi çok daha çok özlemek sonucu - bünyenin kendine bulduğu bahaneler sonucu - olan olaylar. asla telafisi yok bu vizelerin anlamıyo musun çalış işte ama yok o tembellik bi kere ruha işlemiş illa o dersler bırakılacak illa okul uzayacak. **
işini finallere bırakan rahat öğrencinin yaptığı eylemdir. nasılsa finallerde kasıcaz simdi baharın tadını çıkaralım. aynı eziyeti bir dönem boyunca iki kere yasamanın bir anlamı yok.
okul hayatında bunu yapan öğrenci, yarın mezun olup çalışmaya başladığında, ay sonuna yetiştirmesi gereken raporlar olduğunu bildiği halde, ay sonunun gelmesini bekler. son gün sabaha kadar pörtlek gözlerle masa başında zombilere döner.
(bkz: yapma çocuğum yapma evladım)
bu bir alışkanlık meselesidir. bu günün işini yarına bırakma gibi bir atasözü var ortada. ama maalesef alışkanlıklara pek bir etkisi yoktur. sonuç %90 hüsrandır.