çoğumuz için 80ler diyince akla gelen ilk şarkı. melodisi akılda kalıcı ve güzeldir, sözleri ise bir o kadar gerçek..
"shall i stay here at the zoo
or should i go and change my point of view
for other ugly scenes"
romantizm de unutulmamıştır:
"i had no illusions
that id ever find a glimpse of summer heatwaves
in your eyes..."
tam icq infosuna koymalık güzel sözleri vardı, ben de koymuştum nitekim. big in japan olduğuna inanmayan çok olmuştu.
alphaville in klavye synthesisleriyle* marion gold un da sesi ve vurgusuyla devleştiği şarkıdır. bir diğeri ve albüme ismini veren şarkı ise (bkz: forever young)
yüzlerce japon un arasında medikal fuarında son ses çaldığım ve japonların daha şarkı başlar başlamaz kafalarını bana çevirmesine sebep olan efsane şarkı.
kimin ne garezi vardı, neden nem kaptı bilemem ama doksanların sonunda "abi bu dünyanın en kötü şarkısı seçilmiş" gibi absürd bir dedikodusu olan şarkı. anlam veremedim o zaman. ulan ne güzel şarkı işte.
tabi doksanlarda olan doksanlarda kalır. sorgulamamak lazım.
80'lere yolculuk için...
görüntüleriyle beni bitiren klip, adamın yüzüne vuran ışıklar ve sonlara doğru güneşin yükselişini canlandırdıkları sahne muhteşem.