bugün

beş ayrı yazar tarafından aynı konu üzerine yazılmış ortaklaşa romandır. bu yazarlar murathan mungan,faruk ulay,elif şafak,celil oker ve pınar kür'dür. ikinci yazarın yazdığı kısımdan sonra deneysel bir yapıt olduğunu alenen hissettiren bir kitaptır. bana göre en başarılı olan yazar murathan mungan olmuştur. pınar kür'ün üslubuna da güvenirim ancak onun yazdığı bölümlerden önce konu öylesine dağılmıştır ki,pınar kür konuyu toplayıp romanı sonlandırmakta epey güçlük çekmiştir zannımca.. yine de okunmaya değer bir kitaptır. insan dünyasını anlamada başka başka kapılar,pencereler açar ve köprüler kurar bu enteresan kitap..
sınırlı sayıda basıldıgından bulunması zor kitap.* kitap tasarımı ile dikkat cekicidir. bir yapragın tek yüzüne basılmıstır, plastik kapaktır. okurken kitaba zarar vermemek ugraş gerektirir.

su an düşündügümde bile içimde kıpırtılar olusturmaktadır, bir yerlerden bulunup okunmalıdır.
5 türk yazarın yazdığı ortak kitabın adı.

kitabın yapısı bir yazarın bıraktığı yerden diğer yazarın hikayeye kendi uslup ve anlatımıyla spontan olarak devam etmesinden oluşuyor.

böyle bir kitap fikri çok cazip geldiği için yayınlanır yayınlanmaz edinmiş olan ben okurken fazlasıyla hayalkırıklığına uğramıştım. kitabı sadece murathan mungan ve elif şafak yazsaymış çok daha başarılı ve tutarlı olabilirmiş. zira pınar kür ciddi anlamda çıkıntılık yapmış ve son bölüm kendisine ait olduğu için yazılmış tüm bölümleri neredeyse yok sayarak kitap içinde kitap yazmaya kalkmıştır. yine de ilk olması sebebi ile değişik bir çalışma olduğu bir gerçek.
murathan munganın yazdığı bölümde kendi kitaplarından baska karakterlere de değindiği ilginç kitap. murathan bey şahsımın da hayran olduğu üç aynalı kırk oda'daki muştik adlı kadın pazarlayıcısının vecizlerine karakterin ağzından "okuduğum bir kitaptakı kişi" olarak değinmiş; böyle cin oyunlara hayran olan şahsımı kendisine bir kere daha aşık etmiştir..
Murathan Mungan, Faruk Ulay, Elif Şafak, Celil Oker ve Pınar Kür'ün kaleminden çıkan farklı bir kitap.Bu beş yazar sırasıyla kendi sıraları geldiğinde, daha önce yazılmış olan metinleri okuyarak metinlerini yazdılar ve her metin son hali verilmiş şekilde bir sonraki yazara teslim edildi.hiç bir şekilde tekrar bir düzeltme yapılmadı.beşpeşe aynı zamanda bir "nesne-kitap". kitabın baskısı, ofset tekniğinin yanı sıra günümüzde kullanılmayan çinko alaşımlı klişe kullanılarak tipoyla yapıldı.
kitabı elinize aldığınız an farklı olduğunu anlarsınız.beşpeşe ilkokul yıllarındaki bir defteri anımsatır aslında mor plastik kabıyla..kağıdı o kadar incedir ki korkarsınız yırtılacak diye. harfler, sayfa sayıları bir başkadır.sadece sağ tarafta baskı vardır.sol taraflar boştur. baskı tekniğini de öğrenince fiyatının diğer kitaplardan neden farklı olduğunu anlarsınız.
sınırlı sayıda basılmıştır ve bir tanesi bendedir. tahmin edersiniz ki ana karakterin ruhunu en iyi betimleyen elif şafak'tır. dengeyi sağlamak adına olsa gerek üçüncü sıradadır.

"Anne! Seksek tebeşirim nerede?"
dakikalar önce bitirdiğim kitaptır. kitaptaki üslup farklılıkları kitabı o kadar zenginleştirmiş ki. her bölümde farklı bir tarafa yönelen hikayeyi pınar kür ün sonuca bağlayabilmesi de gerçekten büyük bir başarı. okuyun derim.
sırf meraktan okuduğum, daha önce benzerinin olup olmadığını bilmediğim eser. evet kesinlikle herkes kendi edebi kişiliğini yansıtmıştı. murathan mungan daha özgür olduğu için en şanslıydı. pınar kür ise sonda olduğu için en şansız. elif şafak karmaşık hale getirmek adına saçmalamış. zaten sevmem kendisini bir yazar olarak ama ön yargısız okudum valla. resmen bir arpa boyu yol gitmemiş, edebi edebi kaçmış. aradaki yazarlar fena değil. pınar kür romanın sonunda hem meydan okuyup hepsine ters köşe yapmış; hem de olabildiğine basitleştirip s.çmış içine. hülasa beğenmedim efenim.
güncel Önemli Başlıklar