gripinin son albümündeki en vurucu parça. öyle sözlere sahiptir ki, insanın suratına suratına vurur gerçekleri, ve gecenin bi vaktinde gözlerin dolmasına sebebiyet verir. mümkünse klip falan çekmesinler bu parçaya, zaten bu şarkıyı dinlerken gözümüzün önünden akan geçmişimiz, bize yeter de artar...
uyandım saat üç,dört,beş bana hiç fark etmez diyerek yalnızlığın dibine çomak sokmuş şarkıdır. gripin kocaman bir aferimi bu şarkı ile sonuna kadar hakatmiştir.
gripin'in son albümünden bir şarkıdır. çarpmıyor dersem yalan olur.
'dört işlemden ibaret parmak hesabıyla bütün hayatım.
eksildikçe saatler ömrümden, artıyor gelecek telaşı.'
gripin' in yeni albümlerinin en can alıcı şarkılarından biridir. hayalkırıklıklarını, farkındalıkları başarılı bir şekilde anlatır ve nedense giriş kısmını portishead' ın road şarkısına benzetiyorum.
Gripin'in m.s. 2010 albümünde yer alan en güzel şarkılarından biri 3 ve 4 ün devamı gibidir.
tek başına albümü dinleme nedeni olabilir, bestesi kadar sözleri de çok güzeldir;
yalnızlıktan unutuldu benim adım
siz üzülmeyin, ben alışığım
kedim bile uğramazken evime
çift kişilik yatak benim neyime
dört işlemden ibaret parmak hesabıyla bütün hayatım
eksildikçe saatler ömrümden, artıyor gelecek telaşım
anlattıkça bölmüşüm, umutlarımı duvarlara çarpa çarpa
uyandım
saat üç, dört, beş
bana hiç fark etmez
ne zaman çalınsa kalbim
derler ki "bir arkadaşa bakıp da çıkacaktık"
kalan umutlarımdan birini seçip
hepsini, hepsini hep kaybettim
şimdi kendimden geri
ne kaldı, ne kaldı
kimseler duymadı
sadece duvarlar ağladı
düşün düşün hep bir sonraki adımı
bu yüzden unuttum ben yaşamayı
peşin peşin söyledim lafımı
acımadan kanattılar yaralarımı
dört işlemden ibaret parmak hesabıyla bütün hayatım
eksildikçe saatler ömrümden, artıyor gelecek telaşım
anlattıkça bölmüşüm, umutlarımı duvarlara çarpa çarpa
uyandım
saat üç, saat dört, saat beş
bana hiç fark etmez
ne zaman çalınsa kalbim
derler ki "bir arkadaşa bakıp da çıkacaktık"
kalan umutlarımdan birini seçip
hepsini, hepsini hep kaybettim
şimdi kendimden geri
ne kaldı, ne kaldı
kimseler duymadı
sadece duvarlar ağladı