türkçe meali:
"kardeşim sen bnm tarzım değilsin. ıyyy sana sarılıp öptüğümü düşünemiyorum" dur.
böyle bir söz duyacağımıza, "hayır!" ı tercih etmek gerektiğini hatırlatan tümce.
söylenmemesi gereken cümledir. reddetmek böyle olmaz, karşı tarafa da ayıptır. şöyle şöyle şöyle ama aslında böyle. bana bir kere söylendi, bir kere de ben söyleyecek gibi oldum söylemedim. aslında sen çok şöyle şöyle iyi bir insansın ama ben seni şöyle görüyorum, yok ya.
(bkz: yok böyle birşey)
-ben seni arkadaş olarak görüyorum cezmi
+ben de seni safinaz
-ne adi herif ne yani bana aşık değil misin?
+senin popon niye bir karış havaya kalktı safinaz
iki küçük veletken birlikte portakalla tek kale maç yaptığınız, aldığınız gevreği paylaştığınız, yeri gelip beraber gülüp ağladığınız, her derdinize ortak olan 'kardeşim 'dye hitap ettiğiniz insanın sizden hoşlanması, sizinse onu kardeş gibi gördüğünüzü söylemeniz ve araya birden soğukluk girmesi durumu...
- benimle çıkarmısın ayşe?*
+ ben seni arkadas olarak goruyorum mehmet
- o zaman esrayı bana yapsana ayse
+ o nebicim laf mehmet ben pezevenk miyim?
- arkadas arkadasın pezevengidir ayse.
+ ?%&&%??!!!
kendisini sevgili adayı sanan şahsı hemen aday adaylığına kibarca indirme şeklidir ki kim bilir belki ilerde lazım da olabilir yani düşüncesini de içinde taşır...
-benimle çıkarmısın ?
-ya ali ama ben seni arkadaşım olarak görüyorum
-şaka yapmıştım bende zaten sana
-tamam canım o zaman bu akşam size geleyim mi?
-hobaaa
çoğu kez gerzek kızların karşıdakini kırmamak için sarf ettikleri cümle.. ama bilmezler ki er kişi en çok bu söze kırılacaktır, ve herkes bilirki bu düpedüz bir bahanedir.. bugüne kadar hiçbir erkeğin söylediğine şahit olmadığım cümledir aynı zamanda... niye bahanedir çünkü: bir erkekle kızın arkadaş olma ihtimali nedir ki? her şeyleri farklı olan iki insan nasıl arkadaş olabilir ki? ben arkadaşlarıma her şeyimi anlatabilmeyilim, ama bir kıza gidipte ben bu gece kamyonu devirmiştim, banyo yaptım o yüzden okula geç kaldım diyemem... ya da bir kız bana gelipte ay bugün senle basket oynayamam çünkü adet dönemindeyim vb. bir şey söyleyemeyeceğine göre biz arkadaş olamayız...sonuç olarak bu kızların en çok söylediği yalanlardan biridir... (bkz: mumkansiz)
bazen de arkadaş olmayı bilmeyen türk erkeğinin hanzoluğundan kaynaklanır bu hadise. misal vermek gerekirse, fakülte kantininde otururken karşı masada oturan hatunla bi saniyeliğine gözgöze gelme sonucu arkadaşların "lan olm seni kesiyo", "git konuş lan konnuuuuşşşş" gibi gazlara gelen delikanlı öncelikle gider zorla dost olmaya kalkar. kampüste bikaç kez görüşüldükten sonra zart diye hoşlandığını söyler. böyle bi durumda asıl olan küfür edip er kişiyi sktiretmektir. ama hatun kişi bakın ne demiş:
- ben seni arkadaş olarak görüyorum
ulan hanzo kız sana en nazik en kibar şekilde "sktir git" demiş, sen gelmiş sözlükte vay efendim haksızlık bilmem ne deyip bıdı bıdı yapıyosun. sevin ulan sevin iyi bişey demiş hatun...
(bkz: tanıdık geldi de mi) *
hatun kişi yapabilceği bütün işveleri cilveleri yapmıştır. son bır ışık beklenir. son ışığı gördükten sonra delikanlı türk gence bütün ceseratini toplar konuşmayı hazırlar...
- selin senle biraz konuşabilirmiyiz.
- tamam mehmet
- şey ... şeyy
- ???
- ben senden hoşlanıyorumm ( oh be rahatladım )
- ama amam mehmet ben seni arkadaş olarak görüyorum.
- höng
sonuç : alınmış derin yara kalp acısı yürek sancısı dolu günler ..
Ben seni arkadaş olarak görüyorum..
nereye çekersen çek. acaba seni reddetmek için başka birşey bulamadı da mı söyledi, yoksa hakikaten öyle mi düşünüyordu? bunu hiçbir zaman bilemezsin, bilemem, bilemez. belki sorarsan cevap verir. ama yalan söylediği de çok olur, bilirsin...
e: seni deli gibi seviyorum berna**
b: bilmiyorum emre*** seni ben arkadasım gibi seviyorum.en iyisi bizim icin arkadaslık
e: ben bole işin taa *mına koyayım soylemedim farz et!
işler bu sözü söylemeyi gerektirecek kadar sarpa sarmışsa zaten ortada arkadaşlık diye birşey kalmamalıdır, bunu diyen kişiden koşarak uzaklaşmak lazımdır.
- 2 seneden fazla oldu tanışalı.. seni kafeteryada her yalnız görüşümde arkadaşlarımı ekip yanına geldim, dersin 2. yarısına girmek yerine oturup saatlerce sohbet ettik. 6 defa ev arkadaşımın beni ektiğini ve elimde sinema biletinin kaldığını bahane ederek birlikte filme gittik, her defasında aynı koltuklara oturduk. gün oldu sabahın 4'ünde arayıp uyandırdın, ev arkadaşların ile yaşadığın kavgayı telefonda anlatmanı 1 saat dinledim. seninle biraz daha vakit geçirmek için hayranı olduğun ally mcbeal dizisinden nefret etmeme rağmen bütün bölümlerini internetten çekip arşivledim, daha sonra teker teker getirdim ve oturup seyrettik. sırf zayıf erkeklerden hoşlandığını söylediğin için ihtiyacım olmamasına rağmen diyet yapıp 7 kg verdim. kampüsten inerken aynı minübüse binip birlikte gitmek için haftanın iki günü dersin benimkisinden 3 saat sonra bitmesine rağmen seni bekledim.
şimdi sen bana tutmuş arkadaşlarımı bırakıp yanına gelmemin, ders arasından sonra 2. kısma germeyip seninle konuşmamın, defalarca sinemaya gidip aynı koltuklarda oturmamızın, gecenin ilerleyen vakitlerinde telefonda bıkmadan senin sorunlarını dinlememin, nefret ettiğim bir dizinin tüm bölümlerini seviyormuş taklidi yaparak izlememin, biraz daha iyi görünmek uğruna açlıktan ölmeme rağmen yemek yemememin ve fakülte önünde bıkıp usanmadan saatlerce seni beklememin nedeninin arkadaş olmamız olduğunu söylüyorsun öyle mi?