üvey misin nesin anlamıyorum. yani ikimizden birinde bir gariplik var. aynı genleri taşıyor olamayız. iki kardeş bu kadar mı zıt olur insan. nasıl bencil nasıl pislik nasıl bana dokunmayan yılan bin yaşasın insanı oldun sen böyle. sana karşı hislerim yıllara göre hep değişik yoğunluklarda, hep başka dünyalarda oldu.
çocukken sevmezdim seni. ben evin çirkin kara kızı, sen herkesin güzelliğine hayran olduğu, sürekli fotoğrafları çekilen, duvarlara boy boy fotoğrafı asılan erkek çocuğu. kıskandım seni çok kıskandım. babaannemle ankara'ya gittiğinde yaşadık ilk ayrı kalışımızı. akşamları babam benimle oynuyordu ilk defa, ilk defa sadece üçümüz o pazar beraber yemeğe çıktık. ilk defa 4 kişi değildik. gece sabahlara kadar, ne zaman geleceğinizi bilmediğimden dua ederdim. "nolur yarın gelme günü olmasın" diye.
sonra geldin tabi. babam da bize tenis seti almıştı. büyük salonda tenis oynuyorduk. sana söyledim bu raketler küçük o bezbol topu sert. vitrine gelirse annem döver dedim dinletemedim. sen attın ben vurdum, sen ben, sen ben, ben sen ve vitrin. ardından o büyük şangırtı. allahtan annem evde yoktu da toparlama fırsatımız oldu sandım, sen hadi sen camları topla ben de çöp torbasını getireyim dedin. ben her camı elime alışımda elimi kesiyordum. ama annem seni döver diye korkumdan elimdeki kana aldırmadan cam topluyordum. ve annem geldi. sen mutfakta meyve suyu içiyordun. hani çöp poşeti. yanımda bezbol topu o lanet yeşili, elimde kan kırmızısı cam parçaları. annem aldı beni eline bi güzel kaşıdı. bir de elimi kestim diye o kadar dayak yedim, çıkıp demedin anne ben yaptım diye. cam kırıldınca toplamak yasaktı. babam yasaklamıştı. elime dikiş atıldı. babamdan azar yedim. ilk kazığını attın.
sonra okula başladık. artık güzel bir çocuk değildin. dişlektin, öğrenci traşı sana hiç yakışmıyordu ama hala herkes çok seviyordu seni. sen karnende 3 ile gelirdin, ben hepsi beş. bütün tatillerde sen kurslara kamplara giderdin ben zaten başarılıyım diye evdse oturur sarı zihinden problemler kitabını çözerdim. bir sürü tüm dersler kitabımolurdu. sen havuzlu, spor kompleksi yaz kurslarında gününü gün ederdin. yine kazığı yiyen ben olurdum.
ve o lanet ergen dönemlerin. sesin değişti hani. nasıl bir çirkinliktir yarabbim. saatlerce saçını yapmaya uğraşırdın. jöle sürerdin istediğin gibi olmaz beni çağırır su tuttururdun saçına, sonra bir daha sürer, bir daha yıkardın. ne salaktın farkında mısın?
sonra ben büyüdüm. her seni şikayet edecek olduğumda, sen abine bakma dendi. önce bluzuma karıştın, sonra etek boyuma. sonra saçlarıma. sonra balkonda oturuşuma. makyajıma, elbiseme herşeyime. tam bir kro olma yolunda ilerliyordun ki sana bir şey oldu. sanki bir günde arkadaş gibi olduk. sanki bir gece uyuduk ve uyandık büyüdük değil mi? sen bensiz ben sensiz yapamaz olduk. biraz hasta biraz yorgun üniversiteyi kazandım. annem babam gayet soğukkanlı iken bile, sen ağlardın. sen ağlamayan adamdın. lan beni de ağlatırdın.
şimdi yoksun, tek başınayım.
ve sen senin için yazdığım tek kelimeyi bile haketmiyorsun.
çok çirkinsin artık, hiç özlemedim seni.
seni çok özledim.
daha bugün gittin. artık yeni bir düzenin var. yeni evin, yeni işin, yeni arkadaşların. en güzelide yaşamaktan nefret ettiğin şehirden kurtuldun. ne de mutlusundur şimdi. az birazda hüzünlü. üzülme ama. sen de ben de hepimiz alışıcaz zamanla... bir günde iki kişinin özlemi biraz kötü oldu. böyle kalbim sıkışıyor gibi. nefes alamıyorum sanki. güçlük çekiyorum. sen ve o gitti ya kendimi çok yalnız hissediyorum. ne kadar sürede alışırım acaba? hayır ben iş dönüşü kimin başını şişircem artık, ha? kiminle her şeyimi paylaşıcam? seni şimdiden çok özledim. yolun açık olsun kardeşim...
keşke olsaydın da annemi biraz da sen idare etseydin. tek başıma çok zorlanıyorum. keşke olsaydın da kimseye anlatmadığım sırlarımı seninle paylaşabilseydim.. keşke param bittiğinde seni ütebilseydim. birlikte daha kolay göğüs gererdik her zorluğa. destek olurduk birbirimize. fena mı olurdu yani 21-22 yıl önce 1. gelseydin de 9 ay sonra da doğsaydın..
sevgili kızkardeşim, yıl olacak 2013 anca ayrılığın normal gelmeye başladı. evet artık seni düşünüp hüzünlenmiyor ve yoğun özlemler içine girmiyorum. yazdığım çok yazı oldu ya, bu son olabilir. artık senin 4 kişilik bi ailen var ve sen minik bir kuş değilsin artık, herhalde şu hayatta en çok senin ayrılığın koymuştu bana... seni seviyorum...
Benim için bu dünyada kardeşlik her şeyden ötede. en zor zamanlarında insanın kimsesi yokken kardeşi olur. çocukken en çok onunla oynar, en çokta onunla kavga edersin. yeri gelir ona karşı bencil olursun, yeri gelir onunsuz boğazından bir lokma geçmez. iyisiyle kötüsüyle bütün duyguları onunla yaşarsın aslında.
benim bir abim var. en büyük yol göstericim. bende emeği büyük olan yüce insan. yeri geldiğinde benim için anneme ve babama göğüs geren , bazen abilikten ziyade benim için herşeyi yapan ve beni anlayan tek insan. seni çok seviyorum.
sevgili kardeş diye koynumda beslediğim yılan.öncelikle allah belanı ver(me)sin.kardeş misin düşman mısın?
her defasında benden aldığın 50 tl ler nedense hiç geri gelmiyor.ben istesem vallahi yok diyon.olm bu ne cimriliktir.
nasıl bir hayvansın.zaten bana abi de demiyon.bu ne laubaliliktir la it.bazen diyorum bu çocuk son zamanlarda iyi bir
insan oldu diyorum.hoop yine içinden it çıktı.
her türlü hıyarlığına rağmen seni çok seviyorum canım kardeşim.
sen askere gideli altı gün oldu ama daha bir kez bile beni aramadın. sende haklısın aramamakta. zaten içine kapanık birisin. imkanın olmamıştır. imkan olunca da annemi aramışsın zaten ama mesele o değil. asker gecene geldiğimde kafam trilyondu ve o gün asker gecen olduğunu bilmiyordum apartmanın önüne yaklaşınca yine kızdım çünkü ne oluyor lan yine bu amk apartmanında diye kızdım. çünkü kafamı dinleyemeyecektim. sonra anladım ki senin asker gecen varmış. herkese selam ver falan milletin tuhaf tuhaf yorumlarını dinle yine mi içmiş bu gibi. salaklar hiçbir şey bildikleri yok.
ben senin yanına geldim bana çok tuhaf baktın. kınan yakıldı ve gece bitti. ertesi gün otogara gidecektik ama bu salak abin ertesi günde yine zil zurna geldi eve. otogara da o şekilde gittik. keşke en azından bu son bir ay içinde kendi derdime düşüp saçmalamak yerine seninle vakit geçirseydim. şu an karşımda duran yatağın boş. merak etme kız atmayacağım. üzerinde sadece kıyafetlerim ve içki şişeleri var. seni daha şimdiden öyle özledim ki bilemezsin. çabuk bitir şu askerliği de gel bir an evvel. abin seni çok özledi.
olum erkek olsan var ya tozunu silkelerdik lan senle bu dünyanın. hoş erkekten de farkın yok ya eşşek sıpası. ama ablam olsan var ya hiç çekilmezdin yeminle. daha mı iyi olurdu ki lan yoksa?
ilerde çocuğumu kardeş yapmama kararı alacak kadar kazık yedim kardeşimden.
ameliyat oldun nefes alıyor mu diye tüm gece sandalye tepesinde bekledim seni.. canın sıkıldı evde, sıkıntın geçsin diye yapmadığım şey kalmadı... onca hakaret ettin kardeştir dedim sustum unuttum.. babam sana vurmasın diye ben araya girdim dayağı yiyen ben oldum, babama hırsımdan vuran ben oldum.. iki ay sonra canım cicim oldun babamla ben ise günah keçisi.. ben senin kardeşindim ulan. bana destek olacağına hep köstek oldun.. sinsi sinsi anneme gidip şikayet ettin. karşıma çıkıpta tek kelime söyleyemedin. bu nasıl kardeşlik. hayatımda olsanda bir olmasanda. sensiz ben daha mutluyum, huzurluyum. iki yabancıyız birbirimize. aynı çatı altında oturan iki yabancı..
liseyi evde okudun, üniversiteyi evde okuyorsun, ben hep dışarda ben hep seni özlüyorum. annem babamdan çok özlediğim, özlediğim için ağladığım tek insan bitanem.