evlatlarım,
bütün hayatım boyunca en büyük idealim süper baba olmaktı. zengin olmak. süper bir meslek sahibi olmak gibi hayalim yoktu. ama ne yaparsam yapayım en iyisini yapmak için uğraştım. Size belkide çok iyi bir hayat sunamayacağım, belki de kıt kanaat geçineceğiz ve siz bunları okurken anneniz beni terk etmiş de olabilir. bu da artılk normal bir durum oldu. fazla dolaştırdım lafı her zaman dürüst olun her ne kadar dünya yalan dünya olsa da.
evet ben böyle birşey yapmaya kalkıştım.sonu nolur bilmiyorum.doğmamış çocuklarıma yıllar öncesinden bir hediye bir sanal hediye bir entry...
bu entry burdan çocuklarıma gelsin ahmet,mehmet,ayşe,fatma sizi çok seviyorum anneniz bir melekti,ikinci annenizde öyle ve şimdiki de birgün melek olacak.
gerçekten aşık olduğun insanla birlikte olamazsın, olursan da artık ona aşık olamazsın. annenizle de bunu bile bile evlendim. ardından haliyle o benden çok sıkıldı ben de hem ondan hem kendimden sıkıldım. bu saatten sonra da kimsenin peşinden koşup tekrar kendimi aşık etmeye, sevdirmeye ne yeteneğim ne gücüm vardı. bir şekilde bu evliliği, bu kutsal olduğuna kendimizi inandırmaya çalıştığımız evliliği sürdürmemiz lazımdı. çünkü insan yalanlarla yaşayan, avunan, avunamazsa kafayı yiyen bir varlıktır.
neyse... sonra dedik ki çocuklarımız olsun bari. onları severiz, giydiririz, büyütürüz, şu hiçbir halta yaramadığımız dünyada belki kendimizi daha önemli hisseder de bir şekilde oyalanırız. belki yapamadıklarımızı, olamadıklarımızı çocuklarımız yapar, olur da biz yapmışız gibi övünürüz diye düşündük birbirimizden gizli gizli.
doğduğunuzda bir halt başarmış gibi "aman tanrım baba oldum! allahım inanamıyorum anne oldum!" dedik annenizle birlikte. sizi bu sikten dünyaya (çok affedersiniz çocuklar ama büyüyünce siz de küfür edeceksiniz boşuna aa ne dedi demeyin sikerim belanızı) evet sizi bu sikten dünyaya getirdik. size amaçlar ve değerler yükledik. yok efendim gökte bir yaratık varmış da o bizi kolluyormuş yok efendim şöyle yaparsan ayıpmış yok yemek böyle yenirmiş yok doğru insan böyle olunurmuş yok vatan için canını verecekmişsin... siz de doğal olarak kabul ettiniz her şeyi saf saf. neyse işte uzatmanın alemi yok. biz erdik sandık muradımıza siz de çıkın çıkabilirseniz bokun içinden.
Her hafta pazarda bana yardım edeceksiniz, en ucuz ve kaliteliyi beraber arayacağız. ben komşuya gittikten 10 dk sonra ocağın altını kapatacaksınız. Dışarıdaysam, sizi telefonla arayıp buzluktan kıyma çıkarttıracağım. Misafirlerin yanında size kaş göz yapıp ellerini öptüreceğim. Sonra gidip saçma da olsa onların ayakkabılarını çevireceksiniz. Her akşam bakkaldan ekmekle yogurt isteyecem. Çok heyecanlıyım şimdiden!
Bakın kız olursanız istediğiniz kadar para harcayın, istediğiniz kadar gezin ama asla geri dönülemez hatalar yapmayın!
Erkek olan çocuk senin içinde aynıları geçerli.
Ayrıca sigara içerseniz kızılcık sopasıyla 10 vurur 1 sayarım haberiniz olsun.
Icimde büyüyorsun.. Lütfen sağlıklı ol, başka ne diyebilirim ki bebekcik? Seni kucağıma alacağım anı tasavvur edemiyorum, muazzam bir korku ve heyecan karmaşası bu. Baban bana bağırdığında hissetmiyorsun henüz, ama birkaç ay içinde benimle beraber hissedeceksin.
Tek istediğim, sağlıklı doğman ve mutlu yaşaman. Umarım iyi bir anne olabilirim ve büyüduğünde seni böyle saçma salak bir dünyaya getirdiğim için benden nefret etmezsin.. Keşke seni alıp bambaşka bir yere kaçabilsem. Çok başka.
olmanizi istemiyorum ama olduki oldunuz olduki benden bu dunyaya bir parca olarak geldiniz, tavsiyem olur sizeki bir hayaliniz olsun ona sarilin hayatinizi ona gore yonlendirin. bos dolasmayin, bi ise yarayin, ergenlige girince isyanci stayla takilmayin evlat dinlemem birtane geciririm.
sana yazıyorum, ama var olacağın bile kesin değil daha, çocuğum.
şunu bil ki, eğer bugün bunu okursan, bir şekilde var olduysan, gerçekten deli cesaretine sahip bir annen var ve hayattaki en büyük kararsızlığı da son bulmuş. çok seviyor yani seni, aklının bir köşesinde hep bulunsun.
umarım beni seviyor olursun. iyi bir anne olabilecek miyim bilmiyorum. insanların hep kendi kararlarını kendilerinin vermeleri gerektiğini düşünmüşümdür. bu yüzden hep rahat bırakacağım seni ama içten içe, acaba yanlış mı yapıyorum diye ödüm kopuyor olacak. bil ki, ne bok yemiş olursan ol, kıçını kurtarmamı istediğinde hep burada olacağım. bir de, aramızdaki ilişki ne yaparsan yap yargılanmayacağın türden bir ilişki olacak.
büyüyeceğin ev, büyümek istediğin ev olur umarım. tom waits şarkılarını sen de benim kadar seversin, kitaplarımın üstüne yatar, geri vermez, gizli gizli kendi kitaplığına koyarsın onları. turgut uyar'larım, sabahattin ali'lerim, hepsi emrinde küçüğüm, yalandan söylensem de emin ol çok hoşuma gidecek bu tutkuları seninle paylaşıyor olmak.
ilk içkini benim yanımda iç ne olur. suratının ifadesiyle eğleneyim, içten içe büyüdüğünü farkedip gururlanayım. bana bir şey yapmıyor, havalarına girdiğinde, "heh işte tam annesinin kızı/oğlu" deyip bir kadeh daha doldurayım sana.
bana anlatamayacağın hiçbir şey olmadığını anlayarak, güvende, ama asla tutsak hissetmeyerek büyü. seni seviyorum.
