eger karisinin haciyla hristiyan din sistemini ulkemize getirmeye calisiyorsa karsi cikacagim kisi. hi eger yonetimi kliselerin ele gecirme sansi yoksa hic takmam bile hacini. zaten hristiyanlar reform yaptilar onun icin korkulacak birsey yok. ayrica muslumanlikla hristiyanlik arasinda cok fark var. bunu muslumnalarda soyluyor bizde soyluyoruz.
karısının haç'ına takılanlar, türban'a söz söylendiği zaman aslan kesiliyorlardı...
bence türban tamamen siyasi bir sorun olup toplumu gerilimde** tutmak için siyasetçilerin oyuncağı olmuştur.
türban eleştirildiğinde "brööööüğhhhh" diye karşı çıkılıyorsa, başkasının hele de bir kadının haç'ı(*) söz konusu olunca da aynı tavır gösterilmeli.
(*): hıristiyan bi ülkede doğmuş biri olarak... özellikle doğu avrupa* ülkelerinde, genç yaşlı fark etmeksizin pek çok kadının boynunda haç görebilirsiniz. tahmin edileceği üzere kadınlar bu takıyı dini inançlarını vurgulamak için kullanıyorlar. tıpkı bizim kadınlarımızın türban'ı gibi...
not: entry tamamen "birey üzerinden giderek sistem hakkında tespitte bulunma" durumu içerisinde.
inanamıyorum artık bu insanların samimi olduğuna. hep içimden bir ses bunların hepsi tiyatro deyip duruyor.
hepsi aynı bu insanların. kendileri bi$ey söyler, insanlar çemkirir arkalarından. beyinlerinin içine girip herşeyi keşfetmek istiyorum yeter ulan.
bekir coşkun
apdullah gül
emin çölaşan
tayyip erdoğan
ajdar anık
banu alkan
hülya avşar
deniz baykal
...
...
...
biraz daha geriye alırsak ;
süleyman demirel
bülent ecevit
ulan bunlar yıllarca sağ sol diye türkiye'nin anasını belledikten sonra, kardeşi kardeşi vurdurttuktan sonra kameraların kar$ısına geçip öpüşüp yalaşmadılar mı ? ne malum bu saydığım insanların aynanın kar$ısına geçip "ulan bugun de milleti peşimden sürükledim beee ehehehhe. düşünsene herkes sıradan ben farklıyım puahahah" demediğini nereden bileceğim ?
mesala tayyip amca ya da bekir coşkun du$unu alıp aynanın karşısında saçını tararken, peşinden sürüklünen bu kadar büyük bir kitleyi ne kadar s.kliyorlar acaba ? bekir coşkun'un "o benim blablam olmayacak" demesi, tayyip'in "memleketi terk et" demesinin şov amaçlı olmadığını ya da sıradan bir otokontrülsüz ego tatmininden farkı olmadığını kim ispat edebilir ?
''Aydınlara çek git denmiş ve bütün iran'daki aydınlar ülkelerinden uzaklaşmak zorunda kalmıştı'' diyerek kendini aydın sanan bi insan evladı olduğunu bizlere göstermiş bir kez daha güldürmüştür bizleri. allah razı olsun diyoruz kendisine. siz de olmasanız gülemicez şöyle ağız tadıyla.
edit: ben ilk 3'ü bekliyodum ama en kötülerde 12. olabilmiş bu entry. olsun idare etcez artık.
müslümanlıkla derinden problemi olduğu anlaşılan sıkı! laikçi güya türkiye sevdalısı abidik gubidik yazar. bi kere bile köşesinde türklükle problemi olan ermeni taciri orhan pamuk benim yazarım olamaz demedi, bi kere bile köşesinde türk medyası mördakı aydın doğan benim patronum olamaz demedi, ama yüzyıllardır bu topraklarda örtünen kadınlarımız bu toprakalrda yaşayamaz der.
ntv: Başbakanın üslubu sizde nasıl bir çağrışım yaptı?
bekir coşkun: Daha çok iran'da mollaların gelişinden önceki havaya benziyor. Aydınlara çek git denmiş ve bütün iran'daki aydınlar ülkelerinden uzaklaşmak zorunda kalmıştı. Bu tür bir benzetmeyi yapmaktan dolayı hem tüylerim diken diken oluyor, hem çok canım sıkılıyor. Fakat gazetecinin yazgısıdır, bir şeyi söylemesi gerekiyorsa söylemek zorundadır. Söylemiyorsa o yaptığı şey gazetecilik değildir. Biz bunu yapmak zorundayız.
bir insanın sadece din hakkında ileri geri konuşmakla akıllı, ilerici, çağdaş, zeki ve yazar sayılabileceğinin kanıtıdır kendileri. hiçbir şey ürettiği görülmemiştir. sıfır fikir.
-başbakan tuvalete sol ayakla girdi.
bc-irticacı sapık. şeriatçı anam bunlar, siz gerizekalı olduğunuz için görmüyorsunuz.
-başbakan bu sefer tuvalete sağ ayakla girdi.
bc-takıyye anam, takıyye yapar. siz salak olduğunuz için anlamıyorsunuz. göbeğinizi kaşımayın, bir ibadet olabilir aman diyim.
önce göbeğimi kaşıttı bugünde dizimi dövdürttü yarın bir gün mazallah g.tümü falan parmaklatıcak ondan korkuyorum... *
ayrıca aşağıda ki satırların sahibi objektif, aydın kürek mahkumumuz.
emin çölaşan'ın hürriyet'ten ayrılmasından sonra çıkan söylentileri önemsemeyip, kaldığı yerden devam edeceğini yazarak ne kadar omurgalı olduğunu gösteriyor.
ama kullandığı 'kürek mahkumu' metaforu aslında tam anlamıyla durumun acı bir analojisi. o kayıkta daha önce emin çölaşan ve bekir coşkun varken de yaptıkları kendi etraflarında dönmekti. şimdi tek başına daha rahat dönecek. tek kürekli bir kayık denizin ortasında dönmekten başka bir hareket yapamaz.
istifa dedikodularına istifa etmeyeceğini açıklayarak son veren ve ayrıca "sırada ben olabilirim fakat asla taviz vermeyeceğim. bu ülke yeterince taviz verdi, abdullah gül'ü cumhurbaşkanı seçiyoruz, yetmez mi?" sözleriyle takdirimi kazanan yazar.
kelime oyunlarını çok iyi beceren, hakkında kötü birşey söylememe imkan olmayan, emin çölaşan ile birlikte iktidarı yalayan gazetesinin satılma sebebi yazar.