sevgilimi koluma takarım,
bebek'te üç beş tur atarım,
olmadı bi de sinema yaparım,
gördüğün gibi çok unutkanım.
gördüğüm gibi o kadar derin ve o kadar mesaj dolu şarkı ki evde bekliyorum sözüyle mahvetmiştir beni. sonrasında birde tribi vardır. gelme istemiyorum diye. ve mesaja geldiğimiz zaman; hemen yeni bir aşık bulunuryerin çabuk doldurulur sözleri.
harbiden olmadı diyoruz ve bir de miami yap ve orada kal gözünü seveyim. bünyemiz kaldırmaz oldu.
küçücükken daracık yokuşundan ayağım kayarak inmeme rağmen elimde kovam,küreğim elimde annemle parkında oynadığım yer.insan büyüdükçe her şey değişiyor ya bebek de değişti zamanla.küçüktü bebek, içinde sadece oranın halkı vardı tanırdık her gün gördüklerimizi sonra noldu?yıktılar eski evleri otopark yaptılar, parkında oturacak yer bırakmadılar, yeni yetmelere özgü kafeler açıp onların ilgisini çekme peşine düştüler, sokaklarını kocaman jipleriyle işgal ettiler...öyle kalabalık oldu ki sanki istanbul'dan uzak saklanacağın bir yerken dahil ettiler kalabalığa ,şarkı sözü yaptılar iki tur attılar...bilemedim ne biçim iştir bu.
duyulduğu yerlerde insana hoparlörü patlatma sevdası aşılayan, demet akalın'dan beklenebilecek kalitedeki züper ötesi nota kümesi (kafiyeyi de korum acımam). banka soygunu falan olsa da "eller havaya" yapsak sevdasındaki angutların yepyeni gözdesidir bu şarkı, kendilerine isviçreli bilim adamları bilem derman olamamaktadır. demet ablacım merak ediyorum bu ibrahim kutluay isimli muhterem vatandaşımız sana naptı da 10 senedir bi susmadın gitti? valla albüm falan yapmayı keseceksen, şu adamla bi yüzyüze konuşayım yahu yeter be ben de insanım, duymak zorunda mıyım şu zırvalıkları her yaz? öz diyarbakırlı arkadaşlardan repleri bekliyorum emeğe saygı...
sakın büyüme bebek
hayat seni de harcar
dert tirkayisi yapar
katar önüne katar diyardan diyara atar
büyüme bebek büyüme
dert çekersin, hasretle yanarsın, isyan edersin
her geçen gün dünden beter
sakın büyüme bebek
sen bu halinle güzelsin
hergün umut verir
bakarsın unutuverir
acılarla güzelsin
yaşamaktan bıkar ölmek istersin
ne yazık ölemezsin
dost bildiklerin düşman çıkar
geriye dönemezsin*
ölümün hiç yakışmadığı canlı. ... ölümden sonra cansız.
bebekler ölmez diye isyan etmek var. ama lanet anti-arabesk... yapamıyor insan. gerçekçi davranıp kader, şans diyip sineye çekiyorum. elimde bir emzik. bir hayat korkarak sarılan kollarımdan geçti gitti diyorum.
emzik taşımazken çenesi, toprakları taşıyacaktır minicik bedeni...
demet akalin in $arkisi. Bo$ bir $arki, ama eglenceli, enerjik, bunda da verecegi tek mesaji veriyor cogu $arkisinda oldugu gibi: s.kimde degilsin eski sevgili. Peki. tamam. Ama "olmadi bi de sinema yaparim" ne allasen? Bula bula bu sözü mü buldun?
Gece baykuslarin cigligiyla beraber bir bebek dogdu
Agliyordu, dogduklarinda tüm bebeklerin yaptigi gibi
Günün ilk isiklariyla beraber ses kesilmisti
Ve acilan gözleriyle ilk defa dünyayi görmüstü bebek
Sagina soluna bakindi, sorular sordu
Onu ögrendi, sunu bildi
Kimisiyle tanisti, birisiyle atisti, digeriyle baristi
Bazilari ise, icin icin aglamayi ögretti ona
Agladi, güldü, kimi zaman sasirdi
Aci cekti, aci cektirmeyi ögrendi
Yer yer dolasti, cok yer gördü, cok kimseler tanidi
Zamani geldiginde ruhundaki bileti kesti Azrail, göc zamaniydi...
tümör. sonra büyüyor, büyüyor, büyüyor... elde var kanser.
her taraf kanser hücresi doluyor zamanla. kemiriyorlar her tarafı -kaval kemiğinizi bile kemiriyorlar. adını da içgüdü koymuşlar kemirgen yaratmanın. bu da hastalığa tedavi uygulamak yerine ona destek çıkmanın en temel sığınağı olmuş. bir dişi bir de erkek kanser yaratalım, onları okutalım, doyuralım ve "sevelim".