serra yılmazın çarpıtılmış sözü, kendisinin korktuğu aslında ''çarşaftır'' başörtüsü değil ama tabiki farketmez, o söz tv karşısına çıkıp söylenilecek söz değildir, haddi hiç değildir.
bende korkuyorum, serra yılmaz gibilerinin bu toplumun değerlerini hakir görmesinden korkuyorum
güzel yurdumda ''bidon kafalılar'', ''göbeğini kaşıyanlar'' kelimesini türetenlerin son ürünü tv karşısına geçip bende varım diyen hazımsız üyesi
sözü üstada bırakalım;
--spoiler--
Deden bile söndüremedi islam'ın nurunu. Sen mi söndüreceksin Ebu Cehilin torunu
--spoiler--
yazık günah bu zihniyete bu düşünceye. bir de atatürk gençleri olacaksınız. çok duyguladım. bu ne sığ bi beyin . bu ne kadar çağ dışı bir düşünce. ha size göre bi insan götünü başını açarak dışarı çıkabiliyor hiç bi sorun yok ama konu babanelerimizin ananelerimizin annemizin örttüğü örtüye gelince herkesin kendi isteği düşüncesi olmuyor. bence bu insan kendinden korkmalı hacı böyle giderse bu sıfır beyinle bi yere varamaz.
tam bir geri zekalı sözüdür. ne eşim ne annem ne de kız kardeşim kapalı değiller ancak ben bu zihniyeti anlamıyorum. kapalılardan korkmak ne demek yahu? bu nasıl bir ayrımcılıktır?
toplumu getirdikleri noktaya bak. komşu komşudan korkar mı ya? sırf başında bir örtü var diye.
serra yılmaz'a kendi fotoğrafıyla ayar verdiğini zannedenler her zaman kadın üzerinden prim yapanlar aslında.
size çirkin görünen bir insanın içinden başka bir güzel bir kadın, çirkin bir kadın, kanun kaçağı bir seri katil, sapık vs çıkmaz. o gördüğünüz kişidir. sizi yanıltmaz ve onu Allah yaratmıştır.
ama kara çarşaftan herşey çıkabilir. öcülüğü de buradadır zaten.
size zarar verebilecek kadar yaklaşmadan içinde ne olduğunu anlayamazsınız.
başınıza bir olay geldiğinde kara çarşaflı birini teşhis edemezsiniz.
çirkinlik korkutucu olamaz korkutucu olan karanlıktır, belirsizliktir.
başörtülüyle çarşaflıyı karıştırmış söylemdir. haber okunduğunda ifade kendi içinde bile çelişmektedir. başörtüsnüden bahsediyor karşısına çıkan çarşaflıdan korkuyor.
çarşaf dinimizin emrettiği bir kapanma şekli değildir. bozuk şia'nın kapanma şeklidir ve gerçekten ürkütücüdür lakin başörtüsü ise gayet yerinde bir kapanma şeklidir.
öncelikle başörtüsüyle çarşafın farkını bilmek lazım. korktuğu kişiler çarşaflılar iken serra yılmaz gibi kültürlü bilgili bir insanın çarşaflı kelimesi yerine başörtülü demesini ben bilinçli yapılmış bir hareket olarak görüyorum.
sonrasında demişki "Ama hiçbir zaman kimseye "Neden başını örttün?" deme hakkını kendimde görmüyorum". bu hakkı kendinde görmüyorsun da öcü deme hakkını nasıl görüyorsun kendinde. o kadar söylediklerinden sonra kendine bir kaçış kapısı olarak hazırlanmış bir söz.
bu arada başörtülüler öcü gibi onlardan korkuyorum haberinin yanına serra yılmazın öcü gibi fotoğrafını koyanın medyaya da başarı ödülü vermek lazım. hay sizin zihniyetinize.
başörtülü değil de kara çarşaflılardan dese daha doğru olacaktır. zira öcü gibi olanlar onlar. içindeki kimdir, nedir anlamak mümkün değil.
bir de yaşını kabullenemeyip botoksla suratına şekil veren kırklık lolitalar. ben onlardan da korkuyorum serra abla. hele güldüler mi topuklarım kıçıma çarpa çarpa kaçasım geliyor.
ya size ne insanlardan? diye atar yapılacak konudur... isteyen miniyle gezer, isteyen çarşafla biraz düz adam olup takmayın ya. ben hippileride seviyorum, çarşaflılarıda...
bundan yaklaşık 15 yıl önce ortaokuldaki din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenimizle aynı fikirdedir. Saygıyla andığım ve tüm sınıfa gayet sevdirerek tüm namaz dualarını öğretmiş olan genç ve idealist bir öğretmendi. kapalılık değil ama kara çarşaf için o da öcüler derdi. belki de bizi korumak içindi. siyah çarşafın içinde ne olduğunu kimse bilemez sonuçta. ama bir insan size güzel görünmüyor diye ondan korkmak saçmadır. saçmalamaktır...