küçükken sık sık başıma gelen, tv kanalını değiştirmeme sebebiyet veren, büyüdükçe geçeceğini düşündüğüm halde bir türlü geçmeyen olgudur. şahsi tanımı geçecek olursak,
tv de ya da normal hayatta abuk subuk bir şey yaptığı halde pişkin pişkin duran insanın yerine utanma, kızarıp bozarma durumudur.
şahsen bu durumu fazlasıyla yaşamaktayım.hatta benim durumum abartı şeklinde, sanırım psikolojik yardım almalıyım.bir arkadaş ortamında kim ne anlatsa "lan ne diyo bu amınakoyum" diye yüzümü başka başka yerlere çevirip dururum, hatta ortada bir bok yokken durumu kurtarma çabalarına girerim.
bu yılbaşında başıma gelen olaylardan birisidir. yılbaşında bir gece kulübünde bistro rezervasyonu yaptırdım. bilen bilir normalde bistro satışları ayrı yapılır loca satışları ayrı. bu ikisinin dışında bir de ayakta diye bir seçenek vardır. bistromuzda eğlenirken iki çift geldi bistromuza yakın bir yere. daha sonra içkilerini bizim bistroya koydular. biz de tepki vermedik ama zaman ilerledikçe bistroya istediğimiz çerezlerden meyvelerden takıldılar bunlar * biz yine ses çıkarmadık. rahatsız oluyor insan aslında böyle durumlarda. utanıyor da.
utanmazların cirit attığı bir dünyada, utancın kendisinin bile bir erdem olduğunu düşünecek olursak; kendi rezilliğine değil de bir başkasının rezilliğine utanmak, utanabilmek takdire şayan olsa gerek.
tv'de rezil olan kişiyi görünce kanal değiştirmek gibidir.
psikiyatrik danışmanlık alan bir arkadaşıma, psikiyatr bunun empati yeteneğinin gelişmiş olmasından kaynaklandığını söylemiş.
aynı şey bende de oluyor, hemen kanalı değiştiririm.
filmlerde ki aldatılan erkek sahnelerine de dayanamıyorum. hemen kapatıp sağa sola kurşun yağdırasım geliyor.
sevineyim mi bilemedim?
En lanet duygudur. Durakta adam arkadaşına seslenir, kimse duymaz. Karizmayı kurtarmak için; "Duymadı ya" der ve ben orada yerin dibine girerim. Adam programa çıkıp mal mal hareketler yapar. Ben evde koltuğa uzanırken krize girerim.