küfür dolu entryler ve başlıklarda boy göstermesini bekleyen yazar düşüncesidir. edebiyat, yazı, tarih, felsefe ve bilimum güncel konularda onlara rastlayabilirsiniz.
her entry'lerine "bunu yazan bayandır" şeklinde bir işaret bırakmadıkları için hangi nickin bayan veya erkek olduğunun bilinememesinden kaynaklanan durumdur. her fikir belirten yazarın girdiği entry'de cinsiyet belirleyici bir durum olamaz.
olmadı kadın yazarların nickleri pembe, erkeklerinki mavi olsun.
bazen herkesin bişeyler söyleği bi yerlerdesinizdir ama orda olduğunuz halde yoksunuzdur.. yer ve zamana bağlı olarak kabullenmek anlamına da gelebilen eylem. susma hakkını kullanmaktır... bütün yapılan saçmalıklara karşı gayet bilgeç bir ifadeyle bencil bencil bildiğini kendine saklamak, çoğu zaman uzatmamak veya karşıdakini kendi cümleleriyle başbaşa bırakıp zevkini çıkarmasını sağlamaktır.... bazen en iyi cevap olabilecek eylemdir. çoğu zaman birçok seyin çözümü,susmak ve beklemektir.. iç seslerin beyni istilasıdır... kimi zaman agızdan çıkacak şeylerden korkmak kırmaktan, parçalara ayırıp onarılmaz hale getirmekten çekinmektir... bazen kalakalmaktır bazen de olması gereken. "konuşacak ne kaldıysa kalsın susmaktır birşeylere saygılı kılan kabulleniştir, kimi zaman da reddediş. isyanların ya da vicdanların sözcükleri bastırışıdır bir anlamda da kayıtsızlıktır...kimi zaman en etkili protesto yontemidir sessiz kalmak. karşılaşılan eyleme tepki olarak birsey yapmamak, kabullenmemektir ve bunu karsidaki kisinin kendiliginden anlamasini beklemektir. bilindiği gibi amerikada bu bir haktır. polis yakaldığında ilk önce bunu söyler. sonra avukatla, mahkemeyle falan devam eder. söylenen sözlerin bir işe yaramadığı fark edildiğinde, daha fazla yorulmamak için yapılan eylem. vurmaya gerek duymayacak derecede farkına varmak/farkında olmak seslerin, dış seslere yankı olmamak, ayrıntılara gömülüp konuşmakla sessiz kalmak arasında karar vermeye sonuçsuz çabalamak, içevurmak... ya da "sessizlik içkanamasıdır ilişkilerin, vadesi gelmemiş yenilgilerin" ve hatta bazen ciltleri dolduracak cümleleri sıralamaktan kat kat zor olandır... bazen zorunluluktan, fırsat bulamamaktan dolayı mecbur olunandır. hayat öyle hızlı akar ki, konuşmak için ağız açıldığında, akıntının anaforik etkisiyle boğuluverir insan. tuhaf bir şey bu yaşamak. denklemin iki tarafındaki fonksiyonlar öylesine uzun ve öylesine yüksek bir dereceden ki; grafikleştirmek için tamı tamına bir ömür gerekiyor. insanoglunun en yeteneksiz oldugu konulardan biri... hele ki dogru zaman goz onunde tutulursa... yerine göre tehlikeli tepki. sessiz atın çiftesi pek olur gelmeyen sözlerin geç vakit çığlıklarına gebe olduğunu göze almaktır düşünceleriyle sessiz kalan bayan yazarların koymuş olduğu tavırlardır...
önce lafa bakarım laf mı diye; sonra söyleyene bakarım adam mı diye diye düşünen bayanların cevap vermeye tenezzül etmedikleri için öyle görünen durumdur.
sözlükteki bayan yazarların sesini duyurabileceği bir başlık olmuştur. hem böylece acaba kız mı erkek mi diye tek tek entrilerini okumanıza da gerek kalmadı.
i) hepsinin agzinin ayni anda dolu olmasidir.
ii) bir hollywood dedektifinin sadece bayanlara ozel bir zirveyi basmasi, akabinde yazarlarin hepsinin sessiz kalma haklarini kullanmasidir.
saçma sapan bir kısır döngü halini almış, kokuşmuş başlıklara prim verme gereği duymayan yazar tepkisidir. yazarsın, tersleyip dalga geçerler, yazmazsın neden yazmıyolar, bilgisizler mi, neye tepki veriyolar derler.
sizin senelerdir dönüp de bitiremediğiniz turları biz bir kerede geçtik. siz gidin havuzunuzda bekaretle, cinsellikle, partizanlıkla, karıyla kızla uğraşın.*
yazar olmanın mantığı ne de olsa anlamazlar tepkiler den de korkuyorum kalıbı arkasına saklanmadan yanlış gördüğüne tepki vermek olsa da bu tepkiye sağlılklı üsluplarla karşılık vermesi beklenmeyen bir güruh karşısında kızıyor ve üzülüyor olsa da tepki veremem durumudur. bir mecburi kendinle çelişmedir. kimi zaman yetiştirme tarzı ve çevresi sebebiyle ben bilmem beyim bilir zihniyetli bayan yazarların konuyu doğru bulduğu da oluyor olabilir esasen korkulması gereken budur çünkü adapla saygıyla namusla itaati karıştıran mağdurun kendisiyken bu insanları nasıl ezilmekten kurtarırız sorusunu tokat gibi çarpar bu düşünce.
insanlara laf anlatmak deveye hendek anlatmaktan zor olduğu için veya cevap verilse bile anlaşılmayarak burnunun dikine gidilecek olmasından kaynaklanan durum. sonuçta kadınları aşağılayan entry leri açanlar için denilecek tek bir şey var.
(bkz: okumak cehaleti alır eşşeklik baki kalır.)
tehlikeli durumdur. eminim ki atalarımız sessiz olandan korkacaksın temalı bir söz de söylemişlerdir ama şimdi bilemiyciim.
nasıl tehlikeli? şimdi bu kadın beyni denen şey bir takım verileri depolayıp, kilitleyerek lazım olduğu zaman kilidini açıp muhatabına kan kusturmak gibi işlevleri olan garip bir organ. kendini sözlüğe adamış bay yazarların kadınların her hareketinden, her durumdan ve hatta bizatihi kendi fantazi dünyasından çıkarımlarını sözlükle paylaşmasını sessizce okur okur okur. ve erkeğin düşünsel dünyasına bir nevi vakıf olur. erkek kendini deşifre eder yani. vermek, almak, çakmak, futbol, sevgili özeti bu. kendini böylesine deşifre eden şeyin ise hiçbir çekiciliği kalmaz.
halbuki bak "bayan" yazarlara, erkekleri kendileri hakkında her şeyi öğrenmekten mahrum bırakıyorlar, gizem halini devam ettiriyorlar. bu kadar çok yazılmasının da sebebi belki de budur, kimbilir.
cunku topluma gore, bagyanın cinsel durtusu yoktur, onu goren erkegin durtusu vardır, o azar. bir kadın erkekler hakkında konusamaz. gerci bu durum kendi islerine de gider hoslarına da gelir.
sessizler evet.
kendi cinsel durtulerini, ayse hanım teyze ile mahmut amca dan kotu laf yememek icin soylemezler. komsularının ne dedigi de cok onemlidir.
sözlükte bu kadar alma verme meraklısı yazar(!) varken, yazdığı her şeyi "aman yanlış yere gitmesin" diye düşünerek yazıp, bel altı esprilere kurban gitmek istemeyen kadın yazarın davranışıdır. haklı mıdır değil midir tartışılır. evet bazı durumlarda sesini çıkarıp, düşüncelerini ortaya koymasında yarar vardır ama bunu yaparken de karşısındaki insanın en az onun dengi olabilme ihtimalini düşünür. sözlüğün gidişatı da bunun hiç de öyle olmadığını gayet açık ve net göstermektedir. sırf tutulsun, altına saçma da olsa bir sürü entry girilsin diye dişi varlık üzerinden yapılan "gereksiz" muhabbetler, artık gerçekten kabak tadı vermiştir.
sadece bu da değil, fazlaca ve yine gereksizce açılan cinsel içerikli başlıklardan da fenalık gelmesinden dolayı kadın yazarların kendisini geri çekmesi, zaten polemik yaratacak şeyler yazmadığı müddetçe, kendisinin bir dişi olduğunu her entrysinde alenen bağıra bağıra söylemediği müddetçe de okunmasınnın zor olduğunu bildiğinden gerek, sessiz kalmayı daha uygun bulmasıdır. zira bu sözlükte ne kadar polemik yaratır, ne kadar abuk ve saçma entry girersen o kadar oylanır ve sevilirsin. kısa sözlük hayatımda bunu anlamış bulunmaktayım. bu şekilde devam edin ne diyeyim!
